Giriş
(9)

ciddi kalamamak ne demek

zeggy557
kısaca özetliyorum:bir hatunla 12 mayıs 2021'de buluşmak için yıllar önce sözleşmiştik. geçen ay gibi tekrar konuşmaya başladık, bir yerde bana "not: 12 mayıs bayram" yazdı. ben de kendisinin hal ve tavırlarından dolayı buluşmamız bayram gibi olacak demeye çalışıyor diye düşündüm.gel zaman git zaman
kısaca özetliyorum:

bir hatunla 12 mayıs 2021'de buluşmak için yıllar önce sözleşmiştik. geçen ay gibi tekrar konuşmaya başladık, bir yerde bana "not: 12 mayıs bayram" yazdı. ben de kendisinin hal ve tavırlarından dolayı buluşmamız bayram gibi olacak demeye çalışıyor diye düşündüm.

gel zaman git zaman ben birkaç gün önce kendisini kızdırdım yaptığım bir şey dolayısıyla. benimle görüşmek istemediğini söyledi, mesajlarıma cevap vermedi. ben de kendisine hissettiğim şeylerden bahseden birkaç sayfalık uzunca bir şeyler yazıp gönderdim. içinde bir yerde "12 mayıs bayramımız" yazıyordu.

gönderdiğim gün bunları okudu, cevap vermedi. iki gün sonra beni ortak kullandığımız bir discord server'ından blokladı. ondan da iki gün sonra gecenin bir vakti şöyle bir mesaj attı: "yazdıklarında bayramımız demişsin, ciddi kalamadım. çünkü gerçekten bayram. ramazan bayramı".

12 mayıs'ın bayram değil arefe olması dışında, burada ne anlatılmak isteniyor? ben ve tüm erkek arkadaşlarım "hahahaha beni kendine aşık mı sandın söylediklerini ciddiye alamadım" olarak anlıyoruz. tüm kadın arkadaşlarım ise "sana sinirli kalamadım, güldürdün oç :)))" yazdığını, sevimlilik yapmaya çalıştığını söylüyor.

sizce hangisi doğru? cinsiyetinizi de belirtebilirsiniz çok sevinirim.

bir de tabii buna ne cevap verilmeli?
0
zeggy557
(28.01.21)
ikisi de değil bence. alaycı bir yaklaşımla o gün gerçekten bayram diye bir açıklama yapma gereği hissetmiş sen onun söylediğini yanlış anladığın için. ben öyle anladım.
sadece yazdığın kısmıyla yorumluyorum, buradan ne "beni kendine aşık mı sandın", ne de "sana sinirli kalamadım" yorumu çıkar bence.
0
veritaslibertas
(28.01.21)
@veritaslibertas, direkt cevap olarak böyle yazmış olsa ben de açıklama derdim ama bunu son iletişimden dört gün sonra gece 2'de durup dururken yazmış olması bizi açıklama gereği duyması dışında seçeneklere götürüyor.
0
🌸zeggy557
(28.01.21)
abla sana "12 mayıs'ta buluşamayız çünkü bayram ve muhtemelen sokağa çıkma yasağı olabilir" demiş aslında. sen uyanamışsın.

bu arada ramazan bayramında arefe olmaz. arefe kurban bayramında olur sadece.
0
alperz
(28.01.21)
ben de veritaslibertas gibi anladim valla. ciddi kalamadim kismi tam da durup dururken gecenin bi koru yazmasini acikliyor iste. olayi yanlis anlamissin kiz buna gulmus, hafif de alayci bi sekilde bunu sana soylemis. yazdigin iki secenege de uymuyor bence. tek yazdigi bu mu? baska seyler de yazdiysa bi adim atip atmama yonelimini belki anlariz ama tek bunu yazdiysa uzgunum umutlarin biraz bosuna gibi.
0
in vino veritas
(28.01.21)
@in vino veritas ve @veritaslibertas gibi anladım ben de.

Arkadaşların bu ilişki sürecinizi daha yakından ve daha uzun süreli takip ettikleri için öyle bir anlam yüklemişler. Bizde ise sadece eldeki veriler var.
0
nawar
(28.01.21)
"esasen suskunluğumu bozmayacaktım ama alakasız bir şeyi o kadar yanlış anlamışsın ki kayıtsız kalamadım, kendi kendine gelin güvey olmuşsun bu konuda; bunu da bilmiş ol, kib bye" demiş bana göre. kadınım.

bence hiç cevap verilmemeli.
0
brena
(28.01.21)
Bunu kendisine sorsan daha iyi olmaz mı? İletişimi onunla kur. Daha açık ve açıklayıcı şekilde cümleler kurun. Dizilerdeki gibi. Belli ki üstü kapalı diyaloglarla kendinizi yeterince doğru ifade edemeyip sorun yaşıyorsunuz.
0
pass
(28.01.21)
brena +1
0
barabas
(28.01.21)
brena +1

"yazmayacaktım ama tepkisiz kalamadım" demek istemiş.

sizi engelleyerek sergilediği ciddi tavrı ve duruşu bozarak açıklama yapma ihtiyacı hissetmiş yani.
o yüzden "ciddi kalamadım" diye ifade etmiş.
nereden baksanız sorunlu bir ifade zaten ama bunu demek istemiş.

"sana sinirli kalamadım, güldürdün" falan anlamında yazsa böyle mahkeme dilekçesi gibi değil, en azından bir emoji, smiley falan koyardı zaten.
yıllardır bir şekilde iletişimde olduğun insanı engelliyorsan, bir espriyle (ki burada espri yapmamışsınız da, sempatik bir şey olarak algıladı diyelim) ya da kendince komik bulduğu bir şeyle o engeli açmazsın.
yıllardır bir şekilde iletişimde olduğun insanı engelleyecek raddeye geldiysen ya da bu karara bir şekilde vardıysan, dünyanın en komik şeyi de olsa gülmezsin zaten.

cevap verilmemeli.


cinsiyet: kadın.
0
blatta hiberna
(28.01.21)
(11)

Ertesi Gün Hapı

parcaliham
Tek gecelik görüştüğünüz ama romantik bir şeye de evrilebilecek bir gecenin ardından kafalarda ufak bir kuşku kalınca ortak bir karar olarak ertesi gün hapına başvurmayı planlıyorsunuz.Siz erkek tarafısınız, karşınızdaki kişi ise kadın.Ertesi gün, erkek tarafı olarak kadın rahatsız olmasın diye hapı
Tek gecelik görüştüğünüz ama romantik bir şeye de evrilebilecek bir gecenin ardından kafalarda ufak bir kuşku kalınca ortak bir karar olarak ertesi gün hapına başvurmayı planlıyorsunuz.

Siz erkek tarafısınız, karşınızdaki kişi ise kadın.

Ertesi gün, erkek tarafı olarak kadın rahatsız olmasın diye hapı alıyorsunuz. (O da bunu tercih ediyor) Tam ayrılırken ne yaparsınız, içmesini görmek ister misiniz yoksa o kısmı ona mı bırakırsınız?

Eğer kadın olsanız ve erkek kişisi, yanınızda içmenizi rica etse tepkiniz ne olur?
0
parcaliham
(27.01.21)
hap ortak kararla alınmış. içme kısmı kadına kalır. zorla hap yutmasını isteyemem. tercih tamamen kadının.
0
uuth
(27.01.21)
bozulurum. içeceksem de bu ricadan sonra asla yanında içmem. ayrıca romantik bir şeye evrilme ihtimali ortadan kalkmış olur.

hapı hiç içmemeyi de düşünüyor olabilir kadın bu arada. sırf için rahatlasın diye aldırmış olabilir. bu da bir ihtimal. ama bunu sorma ve bilme bence, daha iyi.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(27.01.21)
İçer geçerim. Kötü benzetme olacak ama babamın oğlu değil ya neyime güvenecek? Problem etmezdim.
0
elorelia
(27.01.21)
Tek gecelikse yapılabilir ama zorbalıkla değil tabi ki.
Tek gecelik değilse, bir daha yüzünü görmek istemem o arkadaşın.
0
megalomaniac
(27.01.21)
Kadının doğurmak gibi bir amacı yoksa bu mevzuyu takmaz ama erkek "illa görcem" diye direttiyse bir daha görüşülmez.
0
lcha
(27.01.21)
Ben erkeklerin hamilelik konusunda kadın tarafına güvenmemesi tavrını anlamıyorum. Kadının hamile kalmayı senden daha fazla sorun edeceğini tahmin etmek niye bu kadar zor ki? En kötü ihtimalle kaçıp gideceksin, olan kadına olacak.

Ne olacağını sanıyorsun, sırf senin gıcıklığın için mi doğuracak o çocuğu? Ya da sana o kadar aşık ki çocuk bahanesiyle mi yüzüğü takmaya zorlayacak?
0
Jux
(27.01.21)
Herhalde tuhaf bulup yanında içer paranoyağa bak derim içimden. Bazen benim de kuşkucu düşüncelerim olduğu için yargılamam galiba. Tavır falan da önemli ama burada.
0
turkce konusan uzayli
(27.01.21)
Tanımadığı, doğru düzgün vakit geçirmediği adamdan çocuk doğurmak isteyecek vizyonsuzlukta biri olduğumu düşünmesine yol açacak ne yaptım diye düşünür, kendini kaf dağında gören bu adamla bir daha görüşmezdim. İlacı da imkanım olsa sekiz kere falan içerdim.
0
ruhen hastayim ben
(27.01.21)
Zengin çocuğu değilseniz sorun etmeyin. Zengin dediysem bir marka değerine sahip kişilerden bahsediyorum.
0
Unde bach canim
(27.01.21)
burada kişisel anılara pek girmem ama ben bir kere yaşadım bunu.

kendisi doktordu, birlikte bir gün geçirdik.
ki geçirdiğimiz tek gün de o oldu zaten ama tek gecelik gibi bir tarz da yoktu aslında.
bir ilişki olmasa da, önceden bir diyalogumuz vardı, sonra da devam etti.
neyse, "günün" sona erdiğine karar verince yan yana otururken ilacı istedi, öyle bir ortam oluştu ve ilacı içirdi bana bir şekilde.

böyle yazmam genelde ama büyük öküzlük, çapsızlık, artık ne derseniz.
ki bu genel halinin yanında kibarlık kalmıştı sağ olsun.

ruhen hastayim ben +1000

hamile kalmasından bu kadar endişe duyacağınız biriyle birlikte oluyorsanız kendiniz korunun.
0
blatta hiberna
(27.01.21)
@Jux, anlamayacak bir şey yok. Tamamen orta doğudaki yetiştirme tarzı ile ilgili bence.

Bir kadının günümüz Türkiye'si ve aile yapısında evlilik dışı hamile kalmasını ne kadar istemeyeceğini, korkacağını hepimiz biliyoruz.

Korkmasa bile tek gecelik ilişkiden bir çocuk dünyaya getirmemek isteyeceğini, iki tarafın da rızası olmadan aklı başında kimsenin bunu yapmayacağını da biliyoruz.

Eskiden birini hamile bıraktığında evlenme zorunluluğu gibi saçma bir gelenekten gelen toplumun korkularını hiçe sayamazsın. Erkek çocuklar yetiştirilirken "aman oğlum gül gibi çocuksun dikkat et uçkuruna sahip çık etraf cin gibi kız kaynıyor, biri gelir senden hamile kalır sonra uğraş dur" diye yetiştirildiği için, günümüzde böyle durumlar çok çok nadir de olsa erkeklerin içinde bu tarz korkuların olabileceğini tuhaf karşılamak tuhaf asıl bana göre. Özellikle ergen kızlarımızın ne düşünüp de ne yaptığını kestiremeyiz. Ailesinden ve hayatından memnun olmayan, bir şekilde kaçıp kurtulmayı düşünen bir dünya kız da var. Değişik bir psikolojiyle sevdiği adamın çocuğunu doğurmayı düşünebilir. Adamın mutlu olacağını düşünebilir.

Aklı başında yetişkin insanlar yapar mı.. pek sanmıyorum ama muhakkak yaşanmıştır. Hamilelik konusu evli değilsen ülkemizde ciddi bir konu. İki taraf da gayet korkabilir. İki taraf da bi zahmet iç rahatlatıcı davranmalıdır. Kendi düşüncem budur. Kadınların içi rahat etsin diye normalde "bu bana güvenmiyor mu ya" diye bozulunacak yerde "ya şimdi korkularını anlıyorum neyse yapayım bari" diye alttan alınan ve yapılan çok şey vardır. Kadınlar da yapsın ve bozulmasın bir zahmet. Yine de güven duymayı tercih ederim. Hiç böyle bir teklifte bulunmadım. Güvensiz biriyseniz oldu olacak yuttuktan sonra aç bakıyım ağzını deyin çünkü yutmuş gibi de yapabilir. Te allahım abartmaya gerek yok. Ama bu tarz iç rahatlatıcı isteklere şaşırmaya da gerek yok. Kim ne yaşadı ne gördü ne duydu bilemeyiz.
0
ananiyimioguz
(27.01.21)
(5)

Ortada geçerli bir şey yokken küsmek üzerine bir soru

kahver
Şimdi Ekşi ahalisi. burada aklı başında çok insan olduğunu biliyorum. Gece gece uyku tutmadı ama bu problem hakkında varsa bir kuple öneriniz, tavsiyeniz veya mantıklı yaklaşımınız, dinlemek isterim.Eşek kadar bir insan düşünün. çok da aptal olmayan, dengesiz olmayan birisi. Ama bu orta yaşlı insan,
Şimdi Ekşi ahalisi. burada aklı başında çok insan olduğunu biliyorum. Gece gece uyku tutmadı ama bu problem hakkında varsa bir kuple öneriniz, tavsiyeniz veya mantıklı yaklaşımınız, dinlemek isterim.

Eşek kadar bir insan düşünün. çok da aptal olmayan, dengesiz olmayan birisi. Ama bu orta yaşlı insan, hayatında birçok defa ortada hiçbir şey yokken insanlara, çalıştığı iş yerine, sevgilisine veya herhangi birine küsüp kendi hayatında olmadık saçmalıklara sebep oluyor. kaybeden doğal olarak hep kendisi oluyor. anlamsız küsmelerin ki haklı olsa bile, sonucunda hep bir kaçış olarak kullanıp gemileri yakabiliyor. soğukkanlı biri olmasına rağmen, o ana göre fazla duygusallık olabilir, o zamanlarda duygu mantığı eziyor olabilir. adı ne olursa olsun, bu hep olumsuz sonuç doğuruyor.

şimdi, bunun önüne geçilmesi lazım. bir psikatre, bir danışmana yönlendirmek bir seçenek. ama bunu gündelik hayatta tam tersine olmasa bile, nötrlememiz lazım. bu yapılan davranışın bilimsel açıklaması nedir? nasıl çözülebilir, nasıl önlemler alınabilir. Çünkü saçma hal ve tavırların kaybı sadece kendisine oluyor ve hiç de göze alınabilecek kayıplar değil bunlar. bu konuda aklı başında insanlar olduğuna inandığım buraya danışayım dedim. ne bileyim kitap olur, "bir cümle okudum hayatım değişti" dedirtecek bir söz olabilir, bir yaklaşım olur. dinlemek isterim güzel insanlar.
0
kahver
(27.01.21)
Dengesiz degil mi simdi bu? Kendisi bu durumun bir davranis bozuklugu oldugunu kabul ediyorsa psikiyatri degil psikolojik terapiyle çözebilir ama inadim inat kicim iki kanat bir tipse yalnız kalmaya devam eder.
0
pass
(27.01.21)
Psikiyatri de psikolog da bu sorunu çözemez çünkü adam küsüyor. Anladığım kadarıyla çözüme hiç yanaşmadan veya yanaşsa bile fazla çabalamadan küsüyor. Ben de küserim ama benim küsüşüm artık elimde başka hiçbir çözüm yolu kalmaması ve muhatabımın bunu anlamaması sebebiyle. Son çare yani. Ondan sonraki adım onu hayatımdan çıkarmak oluyor ki bunu da yaptım.

Yani küsmek aslında bir tepki, beni gör, ihtiyacımı fark et, bana değer ver çağrısı. Haklı veya haksız bu budur. Ama küsen insan zaten kendine %100 inandığı için küser, haksız olduğunu veya düzeltmesi gereken bir şey olduğunu düşünmez. Dolayısıyla profesyonel yardımı da kabul etmez. Önce onun sorununu anlamal ve ona o yönden yaklaşmak lazım. Ona onu gördüğünü, onu anladığını ve ona duyulan saygıyı göstermek gerek ki onun bu halinin çok hatalı olduğu düşüncesini hemen itmesin, o da karşıdakini görsün, anlamaya çalışsın, değer versin.

Küsen adamlar çok zor adamlardır, değişim onların en yakın çevrelerinde başlamalı bence. Çünkü bir yandan onların bu küsmelerine sebep olunmuş bir yandan da bu davranış tolere edilmiş. Yanlış büyük yani.
0
1bir1bir1
(27.01.21)
psikolog ya da psikiyatristle çözülebilir elbette ama ilaçla değil, terapiyle olacak bir şey.

bu ilişkiler konusunda bir pattern, yani bir davranış kalıbı.
kendini sabote etmekle ilgili olabilir.
ya da sonuca varmak istememesi her anlamda ilerleme korkusuyla ilişkilendirilebilir.
ilerleme korkusuysa babasıyla arasındaki bağda bir sorun vardır mesela.

bahsettiğiniz kişi erkekse ve babası başarıya ulaşıp sonra iflas etmiş ya da bir şekilde "düşmüş", mutsuz olmuş biriyse babasına kader ortaklığı yapıyor olabilir mesela bilinçaltında.
bunun gibi pek çok örnek olabilir.
çözülmesi çok zor bir şey değil, çözülebilecek bir şey ama kesinlikle terapiye gitmesi lazım.
0
blatta hiberna
(27.01.21)
Aynı ben :D Tahmin ediyorum aptal insanlardan çokça çekmiştir, tahammül eşiği düşüktür, kesip atmak kolayına geliyordur. "ortada hiçbir şey yokken" demişsiniz, bir sebebi vardır mutlaka, şimdi kişiyi dışarıdan sizin anlatımınızla bildik, eminim söyleyeceği çok şey vardır.
0
arph
(27.01.21)
david burns - iyi hissetmek

alsın bir tur okusun. aklına takılan yerleri bir daha okusun.
0
phonex
(27.01.21)
(5)

Koltuk takımı

bisorumolacaktı
Şöyle şık ve kaliteli uzun yıllar sorunsuz kullanılacak bir koltuk takımı nerden alınır? Bu işin iyi - üst sınıf markaları nelerdir?Teşekkürler..
Şöyle şık ve kaliteli uzun yıllar sorunsuz kullanılacak bir koltuk takımı nerden alınır?
Bu işin iyi - üst sınıf markaları nelerdir?
Teşekkürler..
0
bisorumolacaktı
(26.01.21)
www.krvn.com.tr
Siteleri kötüymüş.Mağzasına gitmek lazım.
0
aids rakun
(26.01.21)
Aklıma gelenleri sayayım: loda, lazzoni, fuga, classi...
Üst segment arayışına girerken bir adet 3'lü koltuğa 10.000-20.000 TL vereceğinizi kabullenin. Bir de, (ben sormuştum) yatak olabilen, bazalı koltuk var mı diye sormayın mağaza görevlisine. Üst segment mobilyalar 5 yatak odalı evler için üretiliyor.
0
zihua
(26.01.21)
grange, koleksiyon, metin kaşo ya da zevkinize uygunsa fatih kıral olabilir.
aklıma ilk gelenler bunlar.
bütçeniz o kadar yüksek değilse iyi bir mobilyacıya masif yaptırmak en kalitelisi olur.
ama o da pahalıya gelecektir.
0
blatta hiberna
(26.01.21)
Kervan ve Fatih Kral bu sektörün en bilinenlerindendir
Masko’da hem sağlam hem şık pek çok mobilyacı bulabilirsiniz. Ben Vatan Mobilya’yı çok beğenirim babaanne işi olmadan ağır ve şık modelleri var
0
cilekli pasta
(26.01.21)
Saloni
0
adivar
(26.01.21)
(5)

Kedilerde kizginlik

meyve parcacikli kadin
Kedim 6-7 aylık dişi ilk kızgınlığı ve bugün 4.gun, miyavlamaktan sesi kısıldı ne zaman biter acaba, ve bitince hemen kısırlaştırma yapılabilir mi?
Kedim 6-7 aylık dişi ilk kızgınlığı ve bugün 4.gun, miyavlamaktan sesi kısıldı ne zaman biter acaba, ve bitince hemen kısırlaştırma yapılabilir mi?
0
meyve parcacikli kadin
(23.01.21)
Ya doğru mu değil mi bilmiyorum ama bir vidyo izlemiştim. Adam kedisinin kuyruğunun dibine bastırdı parmağıyla bir kac saniye ve kediyi bu şekilde rahatlattı.
Fake olabilir tabi hiç bir fikrim Yok ama bir bakın isterseniz
0
kisa
(23.01.21)
evet bitince hemen kısırlaştırabilirsiniz.

veterinerinize danışırsanız bitkisel, hafif bir sakinleştirici verebilir belki şu süreç için.

edit:
ilaç konusunda detay vereyim.
antidepresan gibi şeyler kullanmamalısınız.
veterinere giderken, yolculuklarda strese giren vb. hayvanlar için özel "ilaç olmayan" preparatlar var.
düzgün bir veterineriniz varsa zaten doğru yönlendirecektir.
bunların doğru dozda kullanılmasının herhangi bir yan etkisi yoktur, zaten hepsi yaşlı veya hasta hayvanların da kullanabildiği tamamen bitkisel ürünler.
en fazla bitki çayı etkisi gösterirler, bu süreçte de hayvanın içinde bulunduğu strese çözüm olur.
0
blatta hiberna
(23.01.21)
basladiktan 10 gun sonra yapiyorlar genelde.
0
fakyoras
(23.01.21)
Bir hafta on gün sürüyor sanırım. Veteriner hekime danışın da ona göre randevu ayarlasın.

Pasiflora verilir diyen var, verilmez diyen var. Yine doğru bilgiyi hekim verir.
0
elorelia
(23.01.21)
eğer kısırlaştırmazsanız gelecek sene veya bi altı ay sonra, şu anki ciyaklamalarının 10 katını duyacaksınız. o yüzden, bu süreç biter bitmez şu ikisinden birine karar vermeniz gerekiyor: kısırlaştırmak ya da yavru yapmasına izin vermek. ikisinden biri olmazsa ya siz çıldırırsınız ya da o :) kolay gelsin.
0
alessandro del pieroglu
(23.01.21)
(5)

Türkiye'de olan arabesk kültür nedir?

neil manke
sizin tanımınıza göre?
sizin tanımınıza göre?
0
neil manke
(21.01.21)
oryantalizm.
geçmiş hastalığı (nostalji).
arap kültürü etkisi.
acı pazarlaması. kültürel değişime adaptasyon sırasında yaşanan kriz ve getirdiği acı, bunun psikolojik tezahürü.
0
rewlack
(21.01.21)
Bana göre önce dindir.
0
olaylar olaylar
(21.01.21)
Köyden kente göçüp adapte olamayanların, yaşadıkları zorluklar sonucunda kendilerini buldukları yer.
0
bagcivan
(21.01.21)
öz değerden yoksun olmanın, kaderciliğin, acı ve yoksulluk çekmenin saygı ve takdir görmesi.
çile çekmeye yönelik inanç.
dini yaşama şeklinden, arabesk kültürüne kadar hepsi bunları pompalıyor.
0
blatta hiberna
(21.01.21)
acıdan beslenen bir milletiz, sadece arabesk değil türkülerimiz de böyle acılı, üzülmeli büzülmeli şeyleri çok seviyoruz, hissetmek önemli bizler için, mutlu olup da bir şey hissedemiyorsanız en kolay tedarik edilen his acıdır. Bir arkadaş "acı ve yoksulluk çekmenin saygı ve takdir görmesi" demiş, katılıyorum bu toplumun çocukluğuna, çocuklara davranış biçimine bakmak lazım.
0
arph
(22.01.21)
(7)

kisirlastirilmis british shorthair - hangi mama ?

fakyoras
selamlar,kedimiz 2 yasinda sayilir. yetiskin oldugundan beri N&D Tavuk Etli Narlı Tahilsiz aliyorduk ancak yasadigimiz yerde ND mama bulunmuyor. bir kere sansa bulduk ama su anda hicbir yerde yok :/baska hangi mamayi onerirsiniz acaba ? royal canin'in british shorthair icin mamasi varmis ama hicbir
selamlar,

kedimiz 2 yasinda sayilir. yetiskin oldugundan beri N&D Tavuk Etli Narlı Tahilsiz aliyorduk ancak yasadigimiz yerde ND mama bulunmuyor. bir kere sansa bulduk ama su anda hicbir yerde yok :/

baska hangi mamayi onerirsiniz acaba ?

royal canin'in british shorthair icin mamasi varmis ama hicbir yerde kisirlastirilmis kedilere verilip verilemeyecegi ile ilgili bir sey goremedim. bunun disinda da direkt kisirlastirilmis kediler icin olan mama bir tek pro planda var sanki(balikli olan), onun da hem tahil icerigi yuksek hem de et orani dusuk gibi.
0
fakyoras
(21.01.21)
nd sonrası diğerleri lahana haşlaması gibi gelir ama proplan'ın ürünleri shortair'e iyi gider bazan.
0
iddaaci
(21.01.21)
Orijen Regional Red onerilmis bir sitede ama nd'yi burda 50 pounda alirken orijen 80 pound, adini da duymadigimiz mama bilemedik.
0
🌸fakyoras
(21.01.21)
orijen ev kedisine fazla gelebilir, biraz yoğun bir mama o içerik olarak.
nd'nin yerini ne tutar ben de tam bilemedim.

internetten falan sipariş imkanı yok mu?

biraz araştırırım ama şu an için bilemiyorum.
0
blatta hiberna
(21.01.21)
amazon'dan aliyorduk normalde, amazon disindaki nerdeyse tum sitelere de baktik ama bulunmuyor :/

orijen eger ev kedisine fazla gelecekse onu dusunmeyelim o halde.
0
🌸fakyoras
(21.01.21)
denemelik royal canin Neutered young female aldik. kucuk pakedini alip deneyecegiz, eger begenirse/memnun kalirsak 10 kilolugu dayariz :)

www.royalcanin.com
0
🌸fakyoras
(22.01.21)
Almanya'daysaniz purizon'un kisirlastirilmis kediler icin bir mamasi var, fiyati makul. Biz memnunuz. Kedimiz(erkek, kisir, 7 yasinda, british shorthair) fazlasiyla memnun, yas mamanin yuzune bakmaz oldu neredeyse.
0
the end of time
(22.01.21)
Sansliyiz ki yemek secmiyor. Onune koyduk birazcik royal canin Neutered young female mamasini, duraksamadan bitirdi. Biraz daha eski mamasindan kaldi karistirarak veririz bitsin diye sonra buna devam ederiz herhalde.
0
🌸fakyoras
(27.01.21)
(14)

Hangi kredi kartını kullanıyorsunuz?

six packsiz
Ek olarak yıllık kart ücretleri konusunda ne yapıyorsunuz? minimum 150-200 arası tutarlar, ödüyor musunuz her yıl? Daha önce işte üniv. kullandığım için hiç ödemedim ama birkaç ay sonra yaştan dolayı kullanamıyorum.world platinum vardı, maaş müşterisiyken sorun yoktu ama artık maaş müşterisi değilim
Ek olarak yıllık kart ücretleri konusunda ne yapıyorsunuz? minimum 150-200 arası tutarlar, ödüyor musunuz her yıl? Daha önce işte üniv. kullandığım için hiç ödemedim ama birkaç ay sonra yaştan dolayı kullanamıyorum.
world platinum vardı, maaş müşterisiyken sorun yoktu ama artık maaş müşterisi değilim ve yıllık ücreti 180 tl.
0
six packsiz
(21.01.21)
Word Eco Kullanıyorum Yapı Kredi Bankasından
Hesap işletim ücreti, kart aidatı vs ödemiyorum.
Uzun zamandan bu yanan bankalar müşterilerine aidatlı ve aidatsız olmak üzere iki alternatif kart sunmak zorundalar.
0
paramolacak
(21.01.21)
aidatsız kart kullanıyorum. her bankanın en az bir aidatsız kartı olmak zorunda.

hesap işletim ücreti hiçbir bankada yasal değil zaten, yok.
0
jelly bear
(21.01.21)
bonus kullanıyorum memnun değlim ceptetebe geçmeyi düşünüyorum. yıllık kart ücretinin yarısı belli bi süre daha kullanma sözüne karşılık bonus olarak iade ediliyor ama yine de yüksek bence.
0
lesfeuxdartifice
(21.01.21)
Bonus Gold ve Enpara/Cardfinans var, Bonus Gold maaştan dolayı ücretsiz ama ücretli olsa da koymazdı, her ay 20-30 lira düzenli bonusu oluyor genelde, özel alışverişlerde 100-200 liralık bonus toplamak zor değil, ör; sadece kasımda 1000 liralık tek seferlik n11 alışverişinde birleşen kampanyalar ile 230 lira puan veriyordu galiba mesela.
0
atom karincanin torunu
(21.01.21)
cepteteb
odemiyorum
hesapta eft vb ucretsiz
havalimanlarında fast track hakkı
zaman zaman birçok kampanya var; netflix spotify yarı yarıya indirim, araba kiralamlarda indirim vb
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(21.01.21)
Kampanya, puan bakımından bonus daha önde gibi sanki her zaman.
0
🌸six packsiz
(21.01.21)
ykb world gold + worl platinum ikisine de kk aidatı almıyorlar. platinum müşteri hizmetlerini arayıp ödemek istemiyorum dediğimde siliniyor. ama her sene aramam lazım öyle bir saçmalık var.

neden ykb dersen daha önce garanti ve akbank ile de çalıştım. en insaflı banka ykb. diğerleri ödeme gününü iki defa, bir iki gün geçir sonraki ayda en ufak gecikmede kartını kapatır, 15 gün gecik telefonla günde 5 defa arar. ykb böyle darlamıyor.
0
orpheus
(22.01.21)
Cepteteb ve iki bankanın aidatsız kartları var. Taksit, kampanya vs aidatsız kartla yararlanılıyor. Aidatlı almak saçma bana göre.
0
baal
(22.01.21)
Orpheus+1
0
primetime
(22.01.21)
Ağırlıklı enpara kredi kartı kullanıyorum, Ücretsiz kendileri 2 senedir 100 küsür lira verdi daha da

Garanti GS Bonus buna 150 küsür mü ne aidat ödüyorum maç bileti vs almak için kullanıyordum, şimdi aile market vs alışverişinde kullanıyor
0
birbilsem
(22.01.21)
enpara kredi kartı kullanıyorum. aidat işletim ücreti yok
0
sizofren06
(22.01.21)
enpara kredi kartı kullanıyorum memnunum
0
nahtoderfahrung
(22.01.21)
sadece tek kart kullanıyorum. gs bonus platinum.
0
makarnavodka
(22.01.21)
kullandıklarım:
garanti bonus
yk world
denizbank bonus ve bonus business
hsbc advantage

en kullanışlı olanlar ve en çok yüklendiklerim world ve bonus business.

garanti bonus'u iptal ettirecektim unuttum, bir türlü ettiremedim.
iki yıl önce bir kere kartın asgarisini yatırmıştım, ki normalde ne aksatırım ne de asgari tutar öderim ama o ay öyle gerekmişti.
şak diye kartın limitini yarıya düşürdüler, o gün bugündür de yükseltmediler.

kart ücreti de alıyorlar.
hatta bonus business gönderip asıl kartımla ortak limit kullandırmaya kalktılar.
"bonus business var nasılsa, o yüzden diğer bonus'u iptal edeyim" de diyemiyorsun, asıl kartı kapattırmıyor.
nasıl kazıklayacağını şaşırmış vaziyette yani.

orpheus'un dediği doğru, yapı kredi bence de en düzgün işleyişe sahip olan banka.
world de en kullanışlı kart zaten.
0
blatta hiberna
(22.01.21)
(17)

bir kadının eşini kurtarmak gibi bir sorumluluğu var mıdır sizce?

denizince
selamlar,bugün böyle hareketsiz adamlardan çok başlık açıldı, ben de derdimi açayım. evet sorum başlıkla... yani hayattan duygusal olarak beklentisini tüketmiş, zaruri ihtiyaçları dışında bilgisayarın başından kalkmayan, konuştuğunda ya sarkazm yapan ya da ümitsiz gelecekten bahseden, 2 ayda bir art
selamlar,

bugün böyle hareketsiz adamlardan çok başlık açıldı, ben de derdimi açayım. evet sorum başlıkla... yani hayattan duygusal olarak beklentisini tüketmiş, zaruri ihtiyaçları dışında bilgisayarın başından kalkmayan, konuştuğunda ya sarkazm yapan ya da ümitsiz gelecekten bahseden, 2 ayda bir artık durumundan sıkılıp hareketlenen sonra eski haline geri dönen, tasarruf yapmak için keyif alacağı aktivitelere bahane bulan bir adamı kurtarmak gibi bir vazifem var mı? "iyi günde kötü günde"deki kötü gün bu mu, yani onun depresif halini tolere etmek mi? şahsen aile bütünlüğümüz bozulacak olsa bile (boşanmaktan bahsetMİyorum) ben kendi yolumu çizmeliyim gibi hissediyorum. zira ömür geçiyor ve ben 5 yılımı yüzümü ona dönerek, kendimi dış dünyaya kapatarak geçirdim. benim yapım da içedönük ama bu kadarı fazla geliyor.
0
denizince
(21.01.21)
İtfaiye misin sen yoksa psikiyatr mı. Senin adam hayattan emekli olmuş. TV kumandası gibi düşün. İki tane dandik pil alırsın hemen biter. Sonra birini atar yerine Duracell takarsın. Kumanda bir tane bitik pil ve bir tane Duracell pille canavar gibi çalışır. Sen bu ilişkideki Duracell'sin.

Kendi hayatını kurtar önce.
0
pass
(21.01.21)
evlenmeden önce durum neydi? geçici bir durumsa, işsiz vs kalmış bunalıma girmişse ilerde toparlayabilir, destek olunabilir. ama kadınların erkeklere bakışı çok farklı. karşı tarafa saygıyı yitirdikten sonra toparlaması zor oluyor oldukça. ki ben öyle algıladım. yetersiz görüyorsun eşini.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(21.01.21)
@benim adim kerim
evlenmeden önce de ağırbaşlı bir yapısı vardı ama bu kadar kötümser değildi. ülkenin hali malum, sadece memlekette olan biteni takip etmek bile insanın ruhunu yıpratıyor. iş yerinde beklediği değeri göremiyor, işini iyi yapsa da sosyal olmamaktan kaybediyor. ayrıca finansal olarak da zamanla geriye gittik. bütün bunlar birikince bu noktaya geldi. ama bence bunlar bahane olmamalı, insanın içinde yaşama hevesi varsa yine bu duruma gelmez. aslında ilk zamanlarımızı düşününce baştan beri böyle bir kara delik varmış içinde ama ben iyimser bakmışım hep, görmezden gelmişim.
0
🌸denizince
(21.01.21)
Böyle bir sorumluluğun yok tabi ki. 5 yıl uzun süre. Umut kalmamış. Yola başka şekilde devam etmelisin belli ki.
0
elorelia
(21.01.21)
Evet eş kurtarılmayı istiyor mu acaba?
Siz neden böyle bir rol üstlenmeye çalışıyorsunuz ayrıca? Belki de iğneyi kendinize batırarak başlayabilirsiniz.
0
sevenay
(21.01.21)
sanki benim esim yazmis gibi geldi biraz. ben de sanirim boyleyim. telefon/bilgisayar ile internette takilmak disinda bir sey yapmiyorum, kendimi gelistirmiyorum, bir aktivite uretmiyorum, ot gibi yasiyorum. arada bir ufak gaza gelsem de hemen geciyor. ozellikle son donemde cok depresifim. maddi olarak ileri gidiyoruz sadece ama esimin gerisinde kaliyorum artik.

cevap olarak:
kurtarmak gibi bir vazifen yok tabi ki. kendi yolunu cizmek istiyorsan cizmende bir sakinca yok ama bosanmadan da bunu yapamazmissin gibi anliyorum yazdiklarindan, cunku 5 yilda zaten yapmamissin. muhtemelen sikilmissin esinden, ortak bir gelecek de gormuyorsan zorlamaya gerek yok. hem evli kalip hem kendi yolunu cizmek mumkun mu bilmiyorum, o evlilik olur mu ondan da emin degilim. ama bi ihtimal sen kendi yolunu cizerken esin sana uyum gosterebilir (once bunu deneyebilir, olmazsa ayrilabilirsin de). kendi yolunu cizmek baskalariyla birlikte olmak vs. degilse tabi.
0
lemmiwinks
(21.01.21)
Bence var, ama bu kişisel bir şey, evlilikten ne anladığınıza göre değişiyor. Başkası yok der, doğrusu odur falan.

Bahsettiğiniz durum depresyon gibi görünüyor. Sonuçta bir hastalık. Siz hasta olsanız ve o sizi kendi halinize bıraksa ne hissederdiniz, onu düşünebilirsiniz.
0
plutongezegendegilmi
(21.01.21)
kurtarılmak isteyen insan kurtarılır.
talep edilmemiş yardımın altında da büyük bir ego yatar.
zaten ortada bir depresyon olmakla birlikte, kurtarılacak bir şey de yok bence.
yani konuyu o açıdan ele almak bence biraz dönüp kendinizi sorgulamanız gereken bir konu.
anlamaya çalışmaktan çok, beklentili ve yargılayan bir durumunuz varmış gibi geldi bana.
zaman içinde buna dönüşmüş de olabilirsiniz tabii.

ama insan hayatının da evliliklerin de inişleri ve çıkışları oluyor.
eşiniz sizde bir yılgınlık yaratmış olabilir.
bunu konuşup bazı çözümler getirmeniz lazım.
terapiye mi gidilecek, sosyal hayat mı canlandırılacak, artık duruma göre onları siz belirleyeceksiniz.
buna da yanaşmıyorsa, birlikte bir hareket planı yapamıyorsanız, o zaman kendi planlarınızı yaparsınız.
0
blatta hiberna
(21.01.21)
Eşinizi "iyileştiremezsiniz", eğer kurtarmaktan kastınız buysa. Ama iletişim kurmaya çalışabilirsiniz, terapiye yönlendirebilirsiniz, birlikte üretken olmayı ve bir şeyler paylaşmayı önerebilirsiniz.

Eşim bu durumda olsa sırtımı dönüp "ben kurtaramam bu adamı" diyemem. Ama eşime yüzümü döneceğim derken kendime sırtımı dönersem hem kendimi, hem de ilişkiyi tüketirim. Dolayısıyla dengeyi sağlamaya çalışmak gerekiyor. Ve evet "hastalıkta ve sağlıkta, iyi günde ve kötü günde" tam olarak bu.

Edit: Yani eşinizin kalp hastalığı olsa, kalp hastalığını siz iyileştiremezsiniz, doktordan yardım almanız gerekir. Ama bakımına, beslenmesine yardım eder, yürüyüşe yönlendirirsiniz. Bunun gibi düşünebilirsiniz.
0
gmzo
(21.01.21)
e bu şey değil mi ya? evlilik?
0
nuisance
(21.01.21)
seviyorsan var, sevmiyorsan yok. her şey sana bağlı. ben erkeğim, evli değilim ama mesela gerçekten seviyorsam eşimi, zorluk yaşadığında da, bir batağa saplandığında da onu oradan kurtarmaya çalışırım, hatta kurtarmaktan keyif de alırım. gerçi bende biraz kahraman olma hevesi de var ama.

ama tabii kişiyi döndüremeyeceğiniz bir nokta da olabilir. o noktada da o iş biter.

ama ufak bir zorlukta kaçan birinden de hazzetmem.

gerçi siz hala boşanmayı düşünmüyorsunuz. o halde çizin kendi yolunuzu bence.

çok çelişkili şeyler yazdım ama olay detaylarda çok değişkenlik gösterdiği için ve geçen 5 senenizi bilmediğimiz için böyle konuşabiliyorum ancak.
0
ardt
(21.01.21)
@kıyıya vuran dildolar

biraz hızlı ve argo bir giriş ama doğru tespit bravo, bende de pasif agresiflik vardı. gerçi çeşitli delirmeler sonucunda fark ettim ve aştığımı düşünüyorum.
0
🌸denizince
(21.01.21)
cevaplarınız için çok teşekkürler...

açıkçası bırakıp kaçma gibi bir niyetim yok. kendisini seviyorum da, bunun yanında saygı duyduğum pek çok özelliği de var. örneğin, fiziksel olarak ne kadar hantalsa zihni o kadar hareketlidir, keyfi yerinde olunca çok güzel muhabbet ederiz. dünyaya karşı umursamaz olduğu için kaygılı zamanlarımda bana farklı bakış açısı sunar, rahatlarım. çoğu şeyi düşünmüş ve kafasında bir yere oturtmuştur, bu halini seviyorum.

ben bu noktaya kadar onun hayatımdaki varlığını öncelik sıralamasında en üste koydum, şimdi artık önceliği kendime verip, o bana uyum sağlasın diye düşünerek hareket etmek istiyorum. böyle bir hamle yapmamın ilişkimize de iyi geleceğini seziyorum, ama emin değilim. belki de kopmaya sebep olur.
0
🌸denizince
(21.01.21)
"""iyi günde kötü günde"deki kötü gün bu mu""

Değil. O yapı itibariyle böyle. Bu kötü gün değil. Uyuşamıyorsanız ve böyle cidden huzur bulamıyorsan boşanman gerekir.
0
1bir1bir1
(22.01.21)
Birlikte spor yapın. Birlikte video oyunları oynayın. Yeni sohbet topicleri bulun. Cinselliğe yeni fanteziler ekleyin. Sarılın.
0
hasmetizm 2046
(22.01.21)
bence bir ilişkideki en önemli konulardan biri de yaşam enerjisi ve keyfi ile ilgili aradaki makasın aşırı açılması. daha durağan yaşayan çoğunlukla hiç değişmiyor çevreden gözlemlediğim kadarıyla. diğer taraf ya kendinden vazgeçiyor ama içinde bunun yanlış olduğunu bildiği için aşırı mutsuz oluyor. ya da kendini seçiyor ki bu da ilişkinin bitmesine neden oluyor.

iyi günde kötü günde bence tam olarak bu değil zira aynı şey diğer taraf içinde geçerli. o da sizin bu durumlardan etkilendiğiniz için kötü gün kısmında olduğunuzun farkında değil mi? farkında. şayet yine de hayatından memnunsa ve adım atmaya yanaşmıyorsa o zaman bu sizi aşar ve ömür boyu mutsuz olursunuz. ama o da sizin kötü günde olduğunuzun sorumluluğuyla somut ve devamlılığı olan adımlar atacaksa, mesela bir uzmanla görüşecekse, kendisine çekidüzen verecekse, o zaman elbette yanında olmaya devam edersiniz.
0
Phoebe
(22.01.21)
Sorumluluğunuz yok bana kalırsa. Ama birşeyler yapayım diyorsanız şu kitabı tavsiye ederim.
www.kitapyurdu.com
Bu kitapta evliler için bir bölüm var.
0
Anthony McCarten
(23.01.21)
(6)

Dedektif, Gizem, Bulmaca Filmleri

EasyTiger
Merhaba Sn Romalılar,Agatha Christie, Sherlock Holmes kitaplarındaki gibi seyircinin dedektifle birlikte olayı çözmeye çalıştığı filmler arıyorum. Önerilerinize açığım. Doğaüstü olmaması tercihim olur.edit: nedense yanıt yazınca duyuruda görünmüyor. ne kadar öneri o kadar iyi :)shutter ve knives güz
Merhaba Sn Romalılar,

Agatha Christie, Sherlock Holmes kitaplarındaki gibi seyircinin dedektifle birlikte olayı çözmeye çalıştığı filmler arıyorum. Önerilerinize açığım. Doğaüstü olmaması tercihim olur.

edit: nedense yanıt yazınca duyuruda görünmüyor. ne kadar öneri o kadar iyi :)

shutter ve knives güzel filmler. üçüncüyü izlememiştim, bakacağım.
0
EasyTiger
(21.01.21)
son dönemde çekilmiş olanlardan knives out var.
tam dediğiniz tarzda.
0
blatta hiberna
(21.01.21)
Shutter Island
0
himmet dayi
(21.01.21)
alfred
(21.01.21)
The game
A perfect murder
Basic instinct
Usual suspects
Se7en
Arlington road
Hodejegerne

Dizi dersen de müthiş bir kaç örnek bırakayım

The missing
The fall
Bron Broen
Night of
Forbrydelsen
Cardinal
The sinner
0
deer hunter
(21.01.21)
Eskilerden bir Hitchcock klasiği:

Dial M for Murder

Eskiliğinden korkmadan izleyin derim.
0
mr rosebud
(21.01.21)
Dial m tam kalite :)
0
🌸EasyTiger
(21.01.21)
(8)

Dün Yapılan Tavuk

Ryuga
Dün fırında yaptığım tavuk göğüsü fazla geldi. Akşam dolaba koymuştum. Bugün tekrar fırında ısıtsam bir şey olur mu?"Aynı tavuk 2 gün yenmez, çabuk bozulur" klişesi yüzünden soruyorum.
Dün fırında yaptığım tavuk göğüsü fazla geldi. Akşam dolaba koymuştum. Bugün tekrar fırında ısıtsam bir şey olur mu?

"Aynı tavuk 2 gün yenmez, çabuk bozulur" klişesi yüzünden soruyorum.
0
Ryuga
(18.01.21)
üstünü kapatıp dolaba koyduysanız yenir. tamamen bitirmeyecekseniz hepsini ısıtmayın, yiyeceğiniz kadar ısıtırsınız.
0
nimberjack
(18.01.21)
Göm
0
glamdr1ng
(18.01.21)
Ben öyle olunca soğuk yiyorum veya çok az ısıtarak. Tabie belli olmaz gıda bu
0
havadakarada
(18.01.21)
Yedim bakalım. Unutmazsam buraya yazarım yarın bir şey olup olmadığını.
0
🌸Ryuga
(18.01.21)
Ölürsen öbür taraftan yazmayı unutma. Allahım yarabbim yav
0
abor
(19.01.21)
@abor hahshhahahha sırf gülmek için duyuruya giriyorum bazen harika.

ben tavuğu ısıtmak zararlı diye biliyorum. kaynağını bilmiyorum ama öyle yer edinmiş aklımda. 1 veya 2 gün kalmış tavuğu da ısıtmamak şartıyla rahatlıkla yiyebilirim, daha önce yedim de.
0
isveperver
(19.01.21)
Bir şey olmadı. Yiyebilirmişsiniz.
0
🌸Ryuga
(20.01.21)
bozulmuş tavuğu tadından ve kokusundan anlamamanız imkansız, belli olur yani.
elbette fırında ısıtıp yemekten zarar gelmez, buzdolabında saklanmış tavuk ısıtılarak iki gün gayet yenir.

afiyet olsun.
0
blatta hiberna
(20.01.21)
(4)

Kedim çok iştahsız ve neşesiz

frontrow
Aslında oyun oynayan, hareketli ve iştahlı bir kediydi. Son 1 haftadır sürekli uyuyor, zorla mamasını yediriyorum. Uyurken okşuyorum ondan bile rahatsız olup ısırıyor, sanki ona dokunulmasını istemiyor gibi.. Ne yapabilirim, çok üzülüyorum haline..
Aslında oyun oynayan, hareketli ve iştahlı bir kediydi. Son 1 haftadır sürekli uyuyor, zorla mamasını yediriyorum. Uyurken okşuyorum ondan bile rahatsız olup ısırıyor, sanki ona dokunulmasını istemiyor gibi.. Ne yapabilirim, çok üzülüyorum haline..
0
frontrow
(18.01.21)
veterinere götürün
0
bir garip melek
(18.01.21)
hemen veterinere götürün, muhtemelen hasta.
kedilerde iştahsızlık çok ciddi bir durumdur.
0
blatta hiberna
(18.01.21)
ama ben vallahi üzülsem mi şaşırsam mı bilemiyorum artık bu sorulara, bir hafta diyorsunuz, 1 hafta çok uzun. ben kedimi böbrek yetmezliğinden kaybettim, en sinsi kedi hastalığı diyorlar, böbrekler bitene kadar belirti olmuyormuş, şimdi kedilerimin her öğününü önlerine koyduğumda başında bekliyorum gidip yiyecek mi diye. gözüne, ağzına, burnuna bakıyorum, uyurken dudağının kenarını kaldırıp dişine bakıyorum arada, tamam böyle manyak olun demiyorum da iştahsızlık kedide büyük problem. ve muhtemelen bir sebepten canı yanıyor hayvanın. ağzı, dili yok, canları yandığında ses çıkaran hayvanlar değil bunlar. yanlışlıkla ayağına bastığımızda çıkardığı ani sesi midesi kocaman olup ağrıdan kıvranırken çıkarmıyor bu hayvanlar. lütfen veterinere götürün, dilerim bir şeyi yoktur.
0
ofelia
(18.01.21)
uzulmek yerine veterinere goturebilirsiniz. aileden biri hasta olunca uzuluyor musunuz sadece.

1 hafta cok uzun bir sure, her dakika aleyhinize isliyor acil veterinere gidin
0
oscar
(19.01.21)
(7)

Robot süpürgenizi kaç günde bir çalıştırıyorsunuz

aslil
Merhaba. Soru başlıkta. Teşekkürler.
Merhaba. Soru başlıkta. Teşekkürler.
0
aslil
(17.01.21)
Her gün ama bizde kedi var.
0
fraise
(17.01.21)
her gün.
hatta günde iki kere çalıştırdığım da az da olsa oldu.
kedi var +1
0
blatta hiberna
(17.01.21)
2-3-4 günde bir değişiyor. ortalık gözüme pis gözüktüğü an.
0
jelly bear
(17.01.21)
2 günde bir tüm evi 3 cycle süpürme 3 cycle da moblama 3-4 saat sürüyor. temizlesin işi ne. dünyanın parasını verdik.
0
plastic_angel
(17.01.21)
iki günde bir çalışıyor..
0
enesra
(17.01.21)
3-4 günde bir. kedi yok, gündüz evde kimse yok.
0
aseton
(17.01.21)
sık kullanınan odaları 2 günde 1, diğerlerini 3-4 günde bir.
0
nuisance
(17.01.21)
(6)

Kisirlastirilmis kedimiz sabaha dogru miyavliyor

fakyoras
Selamlar,Kisirlastirilmis 2 yasina yaklasan disi kedimiz bazi gunler gece 3-4 , bazi gunler sabah 6-7 gibi saatlerce miyavliyor. Yanina gittigimizde susup normal takilmaya devam ediyor. Yaninda biraz durup sonrasinda yataga gectigimizde yine devam. Bir kere basladi mi biz tamamen uyanana kadar boyle
Selamlar,

Kisirlastirilmis 2 yasina yaklasan disi kedimiz bazi gunler gece 3-4 , bazi gunler sabah 6-7 gibi saatlerce miyavliyor. Yanina gittigimizde susup normal takilmaya devam ediyor. Yaninda biraz durup sonrasinda yataga gectigimizde yine devam. Bir kere basladi mi biz tamamen uyanana kadar boyle devam. Biz uyaninca o uyumaya basliyor :( eskiden de haftada 2-3 kez yapardi ama son iki uc haftadir her gun boyle.

Gun icinde hep evdeyiz onlayiz zaten. Tek birakma gibi bir durum yok.

Sizin akliniza gelen neler var? Neler yapabiliriz/deneyebiliriz?

Yaptiklarimiz/denediklerimiz:

1- veterinere goturduk bir sorun yok dedi (kan tahlili yapmadi)
2- mamasi - suyu gece sinirsiz var
3- gun boyu oynayip yormayi denedik, bunu yapinca mesaiye 3'de degil 6'da basliyor :)
4- gun boyu uyutmamayi denedik, bunu yapinca mesaiye 3'de degil 6'da basliyor :)
5- isigi acik biraktik
6- bizim odaya alip kapiyi kapadik, odada miyava devam
7- bizim odanin kapisini kapadik yine devam.
0
fakyoras
(17.01.21)
bazen kısırlaştırmada eksik bırakılan bir parça olduğunda tekrar kızgınlık haline dönebiliyormuş kediler. benim kedimde ayrıntılı ultrason yapılınca fark edildi. yaşadığınız durum kızgınlık belirtisi gibi ise aklınızda bulunsun
0
serbest gezen koala
(17.01.21)
kapris yapıyor da olabilir. bendeki de telefonla konuşma düşmanı. ne zaman telefon çalsa konuşmalar fonda kedi miyavlamasıyla geçiyor.
tek çözüm daha fazla yormak.
0
tururo
(17.01.21)
Kedi tekir mi yoksa spesifik bir cins mi?
0
otopsicocugu
(17.01.21)
bir şekilde onu strese sokan bir faktör vardır.
kedilerde bu tip davranışlar genelde obsesyona dönüşebiliyor.
yani bir kere bir şeye başladığı zaman onu alışkanlık haline getirmesi çok kolay, geri döndürmesi de çok zor.
şu anda maalesef bu bir davranış bozukluğu halini almış yani.

kedilerimden biri buna benzer bir sorun yaşıyor ama bizimki demansla ilgili, yaşlı olduğu için geceleri biraz kafası karışıyor bazen.
hiçbir yan etkisi olmayan, yaşlı hayvanların da düzenli kullanabildikleri, böbreğe veya diğer organlara zarar vermeyen iki sakinleştirici önerebilirim.
bunlardan biri composure, biri vet expert'in kalm vet adlı ürünü.
composure kuru mama gibi bir yapıya sahip, kalm vet twist off kapsül şeklinde ve jelimsi bir kıvamı var.
yani kalm vet'i kediye vermek daha kolay oluyor.
composure'u havanla toz haline getirip yoğurt ya da yaş mamayla karıştırabilirsiniz.
bir kür kullanın, etkisi oluyor.
sakinleşip o alışkanlığı kırdığı zaman da zaten bir süre sonra unutur.
yani kür sonunda sakinleştiriciyi kesince tekrar kaldığı yerden devam etmez çünkü bu tip davranışlar genelde alışkanlıktır.

bu ürünler antidepresan değil, sakinleştirici etkisi olan bitkisel ürünler.
yani ilaç almak gibi değil, bitki çayı içmek gibi etkileri var.
rahatlıkla deneyebilirsiniz.

bunları istemezseniz başka bir seçenek de feromon.

benimki sakinleştiricinin dozuna artık alıştığı için bir arayışa girince veterinerim tavsiye etti.

www.feliway.com

buradan inceleyebilirsiniz.
ben de yeni kullanmaya başladım, etkisini gördüm.
sizin için prize takılan difüzör daha verimli olacaktır.
sinek ilacı gibi takıp hiç çıkartmıyorsunuz.
bir kartuş bir ay gidiyor.
üstelik mutlu da oluyorlar, güzel bir şey yani.
0
blatta hiberna
(17.01.21)
sizin odanın kapısı hep açık olsa. odaya alıp kapamak pek mantıklı gelmedi bana. odanın dışında kapının yine kapalı olması da. benimkiler de böyle bu arada. bazen yatağın dibine de gelip miyavlıyorlar uyurken sanırım canları sıkılıyor.
0
red g
(17.01.21)
british shorthair, normalde tum odalarin kapilari acik.

@blatta hiberna, tesekkurler bir bakalim.
0
🌸fakyoras
(17.01.21)
(16)

kasvetli, karanlık, ağır vb. dizi aranıyor!

blatta hiberna
merhabalar!şu soğuk kış günlerinde battaniye altında izleyebileceğim tercihen the killing benzeri, yağmurlu, kasvetli, konu olarak da ağır ama bir yandan sürükleyici ya da en azından merak uyandıran dizi öneriniz var mı?ilk aklınıza gelecek seçeneklerin birçoğunu muhtemelen izlemişimdir.bildiğiniz k
merhabalar!

şu soğuk kış günlerinde battaniye altında izleyebileceğim tercihen the killing benzeri, yağmurlu, kasvetli, konu olarak da ağır ama bir yandan sürükleyici ya da en azından merak uyandıran dizi öneriniz var mı?

ilk aklınıza gelecek seçeneklerin birçoğunu muhtemelen izlemişimdir.
bildiğiniz kenarda köşede kalmış bir şeyler varsa iyi olur.

teşekkürler!

@ultranil07, @eileengray, @fraise:
hepsini izledim maalesef ama çok teşekkürler yine de :)
0
blatta hiberna
(16.01.21)
True Detective'in ilk sezonu ve Mindhunter aklıma ilk gelenler. İzlemişsinizdir muhtemelen, bilemedim :)
0
ultranil07
(16.01.21)
Bir de The Sinner geldi aklıma. Onu da iliştireyim şuracığa :)
0
ultranil07
(16.01.21)
Benim aklıma fargo geldi.
0
fraise
(16.01.21)
Üşenmedim, izlediğim ve sevdiğim yapımlara şöyle bir göz attım:

- Broadchurch
- Gracepoint
- Broen
- Dexter (bayılırım, ki önceki önerileri izlemişseniz bunu da mutlaka izlemişsinizdir)
- Twin Peaks (old but gold)
- Lilyhammer

Bunların da tamamını izlemişseniz belki de sizin bizlere tavsiyede bulunmanız gerekiyordur.
0
ultranil07
(16.01.21)
carnivale
0
vonkhar
(16.01.21)
Animasyon olarak Castlevania izle mutlaka.
Patrick Melrose'da izlediğim en sıkıntılı dizilerde ilk 3'e girer.
Luther'de izlediğim en sıkıntılı polisiye diyebilirim. İngiliz polisiyesi sonuçta.
0
philiptraum
(16.01.21)
@philiptraum:
Castlevania'yı izlemedim, listeme ekliyorum, teşekkürler.

@ultranil07:

lilyhammer'a bir türlü elim gitmedi nedense şimdiye kadar.
hep "başlasam mı?" dedim, başka şeylere yöneldim ama madem tavsiye ediyorsunuz izleyeceğim.
onun dışındakilerin hepsini izledim maalesef, evet.

çok uğraştınız, teşekkür ederim :)


henüz izlemediğim için tavsiye edemiyorum ama hbo max'in white house farm diye 2020 yapımı bir mini dizisini buldum, sanırım bugün onu izleyeceğim.
belki sizlerin de ilgisini çeker.

herkese teşekkürler tekrar.
0
🌸blatta hiberna
(16.01.21)
Bron/Broen

www.youtube.com
0
AlsterWasser
(16.01.21)
En iyilerini yazayım
The missing
The fall
Bron Broen
Night of
Cardinal
0
deer hunter
(16.01.21)
bunu da muhtemelen izlemişsinizdir ama;

babylon berlin
0
evanka
(16.01.21)
İzlemediyseniz the Leftovers ve Six feet under
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(16.01.21)
The Killing benzeri değil ama geri kalan her şey ve daha fazlası için Six Feet Under +1
0
pegi
(16.01.21)
kimse de Dark dememiş. ^^

Bron demeye gelmiştim, Dark'ı izlemişsinizdir muhtemelen.
0
amelie poulain
(16.01.21)
the third day. 6 bölümlük mini dizi. jude law oynuyor.
0
sinek kral
(16.01.21)
Knick
0
Mistyimage
(16.01.21)
cardinal
0
bir garip melek
(16.01.21)
(14)

bu zamanda ev almak cok mantiksiz degil mi?

lemmiwinks
ziraatbank'tan 1.2 ve 1 milyonluk kredi hesaplari yaptim, 10 yillik, faiz 1.65. aylik odemeleri ve toplam odemeleri tabloda gorebilirsiniz. kredi cektigim miktari biriktirmek icin aylik biriktirmem gereken miktarlar da belli. faiz, doviz, altin sepet yaptigimizi ve degerini kaybetmedigini farzedelim
ziraatbank'tan 1.2 ve 1 milyonluk kredi hesaplari yaptim, 10 yillik, faiz 1.65. aylik odemeleri ve toplam odemeleri tabloda gorebilirsiniz. kredi cektigim miktari biriktirmek icin aylik biriktirmem gereken miktarlar da belli. faiz, doviz, altin sepet yaptigimizi ve degerini kaybetmedigini farzedelim her ay biriktirdiklerimle.

simdi krediye aylik odeyecegim miktardan, ayni parayi biriktirmek icin kenara atacagim miktari cikardigimda aylik oldukca yuksek bir miktar bana kaliyor. bu kredi ile alacagim gibi bir evde otursam 6-7 bin tl kadar kirasi olur, hadi onu da kalan miktarlardan dusun, o da aylik bana kalan miktar olsun. pesinat da biriktirdigim parayla cebimde kalir.

bu durumda ev almanin mantigi nedir?

i.imgur.com
0
lemmiwinks
(14.01.21)
kesinlikle çok mantıksız.

2000-4000 arası kirayla oturulabilen evleri satın almak için çok fazla paralar ödemek gerekiyor.
ya da sadece "evim olsun" mantığıyla ev alıp standartları düşürmek.

ev almak yerine dediğiniz şekilde birikim yapılsa ve aylık kirayı düşseniz yine kârda oluyorsunuz genelde.
0
blatta hiberna
(14.01.21)
kesinlikle katılmakla birlikte, bu zamanda ev almak için kredi çekmek zorundayım, kötü ev sahibi insanı ev sahibi yapıyor.
0
barabas
(14.01.21)
Problemin şu: 1.65 inanılmaz yüksek bir faiz oranı. Reel faizin altındaki bir faiz oranı ile kredi çekersen rahatlıkla kar edebiliyorsun (mesela 2020 içinde 0.99 ve 0.65 faizleri müthiş bir avantajdı) İnsanlar o dönemlerde ev aldılar yani, şu anda o yüzden konut satışları dipte.

Krediye ödeyeceğin toplam faiz, 10 yıllık kiraya ödeyeceğin rakamdan daha düşük olması lazım mantıklı bir hesap için. Bende öyle mesela, 10 yılın sonucunda kiradan az kredi faizi ödemiş oluyorum + üstüne ev benim oluyor. Yani hesabındaki problem, ev almakta geç kalmış olman.

Bir de kiracı olmanın dezavantajları var, işte eve tadilat yaptıramama, almanyadan oğlum gelicek deyip zırt pırt evden çıkarılma riskin, evin satılması, taşınma masrafları, taşınmanın yıpratıcılığı falan filan. Ev sahibi olmak konforlu bir şey yani. Bir tek bankayla muhattap oluyorsun, adamın biri gelip hadi ben evi sattım yeni ev sahibi çık diyor falan diyemiyor.
0
roket adam
(14.01.21)
Ev fiyatlarını da uzun bir süredir sürekli arttığı için avantajlı geliyor insanlara.

Ödediğiniz kredi aynı kalıyor, ama sürekli verdiğiniz kira artıyor. Bir de kira + birikim yaparsanız ev fiyatları arttığı için yaptığınız birikim de pek işe yaramıyor.

Arada ince bir ayar var işte. Bazıları birini, bazılarını birini tercih ediyor diğer etkenlerden dolayı.
0
burfak
(14.01.21)
su an oturdugumuz ev kendimizin zaten. kredi de 0.88 olarak almistik, son 2 ayi kaldi. simdi iyi bir konumda kiralik ev bakiyoruz ama bulmak zor oluyor. ev alsak nasil olur diye dusundum ama bu faizlerle pek mantikli gelmedi. faizler dustugu zaman tekrar dusunulebilir. simdilik kiralik aramaya devam. bir de bu faiz ve birikim arasindaki farki gorunce acaba kira butcemi artirmali miyim diye dusunmeye basladim. :)
0
🌸lemmiwinks
(14.01.21)
Mantıksız değil. Sizin hatanız evin rayiç değerinin ve kira ücretinin hep aynı kalacağını düşünmeniz. Mesela 5-10 yıl sonra bu fiyata söz konusu yeri satın alamayacaksınız gayrimenkul sürekli kiymetlenen uzun vadeli bir yatırımdır.
0
acebi
(14.01.21)
@acebi: 4 yil once 340bin'e aldigim ev ancak 450bin falan yapiyor su an. dolar alsaydim ayni paraya hem kirayi hem evin yeni degerini cikarirdi muhtmelen.
0
🌸lemmiwinks
(14.01.21)
@acebi: 340000 ile 15 mart 2016'da dolar alsaydim, 117630 dolar yapardi. ben bir de faiz odedim 40000tl yapti mi 380000? o zaman dolar aldigim para bugun 868000tl. kirayi bugunku fiyattan dusunelim yaklasik 2000tl. 48 ay * 2000tl = 96000tl. yani 380000 + 96000 = 466000tl odesem de bugun elimde 868000tl olacakti. yani ev almak genel olarak mantikli degil gibi. cok dusuk miktar faiz odemis oldugum halde boyle.

matematikciyim, sozelciler yazmasin :D
0
🌸lemmiwinks
(14.01.21)
tabi roket adam'in soyledigi gibi kiraci olmanin dezavantajlari ve ev sahibi olmanin avantajlari var. onlari matematiksel hesaba katmak biraz daha zor. tasinma masraflari gibi seyler katilabilse de psikolojik etkileri hesaplamak zor ve anlamsiz olur. tercih meselesi o kisim biraz.
0
🌸lemmiwinks
(14.01.21)
Hesabın şurada yanlış: kredi çektim diyorsun. 15 mart 2016'da elinde 340 bin tl yoktu yani. O zaman "o 340 bin lirayı şurada değerlendirirdim" diyemezsin, çünkü o 340 bin tl sana ev alman şartıyla veriliyor.

Senin dediğin hesabı peşinatı vs dolara çevirip yapabilirsin, o daha mantıklı olur. Zaten o yüzden peşin parayla ev yatırımı yapmanın mantıksızlığıdan bahsediyor herkes, ama kredi ile alacaksan devletin verdiği negatif faizli kredilerle daha mantıklı bir noktaya gelebiliyorsun.

Bu arada 450 bin eden evin kirası şu an 2000 lira ise zaten senin ev yatırım olarak mantıksız bir ev çünkü geri dönüşü 450/2 bin = tam 225 ayda oluyor. Bir fırsat yakaladım diyebilmen için 160-180 ayda kendini döndürebilen bir ev bakman lazımdı.

Yani hocam özetle bu sorunun net bir cevabı yok, evden eve, bütçeden bütçeye değişen bir konu :)
0
roket adam
(14.01.21)
evet, o krediyi ev olmadan cekememe kismini atladim. ama cekebildigimizi varsaysaydik hesap boyle olurdu. benim bu evi alma sebebim de mantikli bir yatirim olmasi degildi zaten. :)
0
🌸lemmiwinks
(14.01.21)
Kar zarari bir kenara birakip konfor satin aldigini dusunmen lazim. Ev kara gecirmez geciremez.

Bi de faiz cidden cok yuksekmis. Dusuk faiz beklemek lazim. Bir diger alternatif de dokulen, it baglasan durmayacak bir daireyi ucuza alip icini yaptirtmak bastan asagi. Hem yepyeni, kaliteli malzemeleri senin sectigin bir evin olur hem de daha ucuza gelir
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(14.01.21)
şu an biraz garip bir dönem.
hem ev fiyatları yüksek hem de faizler.

faizler uzun süre yüksek kalırsa ev fiyatlarında mecburi bir düşüş olur.
yok tam tersine kamu bankaları çılgın faiz oranları yaparsa bu sefer tam tersi iyice pahalanacaktır.
0
nuisance
(14.01.21)
@lemmiwinks dövize yatırım yapmak mantıklı değil verdiğiniz örnekte dolar ABD doları kazandırmış olsa da bunun hep böyle gideceği anlamına gelmez. Gayrimenkul yatırımı uzun vade de her zaman kazançlıdır geçmiş yılların verilerinede bakabilirsiniz her şey düz mantık matematikle anlaşılmaz farklı etkenler var bakın ekonomik kriz dönemlerinde, askeri darbeler ve 2. Dünya savaşı dönemlerinde bile gayrimenkul hep değer kazandırmıştır. Dolar konusu Türkiye'de çok abartılıyor sadece matematiksel olarak bakarsanız haklı olabilirsiniz fakat gelecek 10 yıl içinde ABD dolarının dünyada hegemonyasının bitmesi ve hiç bir değerinin kalmayıp çöp olmasö gibi bir durumda var Türkiye'de ki ve dünyadaki USD kuru şu an gerçek değerinde değil tamamen sanal bir değerde herneyse bu konu çok uzun gayrimenkul yatırımını hesaplarken 10 yıllık süreleri baz alın gayrimenkul uzun vadelidir ve uzun vade de gayrimenkul hep kazandırır.
0
acebi
(16.01.21)
(6)

Hill's C/D mamayı kedilerim yemiyor

zwiegesprach
Selamlar,2 kedim var, kristal tedavisi görüyorlar. Önce 3 hafta Hill's'in S/D modelini kullandık, haftada 1.5 kg'luk paketi bitiriyorlardı. 1 haftadır da C/D'ye geçtik, yaklaşık 1 ay kadar bunu kullanmaları gerekiyormuş. Ancak sorun şu ki, haftada 1.5 kg bitiren kediler bir haftadır bunu yarılamadıl
Selamlar,

2 kedim var, kristal tedavisi görüyorlar. Önce 3 hafta Hill's'in S/D modelini kullandık, haftada 1.5 kg'luk paketi bitiriyorlardı. 1 haftadır da C/D'ye geçtik, yaklaşık 1 ay kadar bunu kullanmaları gerekiyormuş. Ancak sorun şu ki, haftada 1.5 kg bitiren kediler bir haftadır bunu yarılamadılar bile. Zoraki yiyorlar gibi, benzer bir durum yaşayıp çözen var mıdır? Biraz kemik suyu (1 çay kaşığı kadar) gezdiriyorum mamanın üzerinde, o biraz cezbediyor ancak o kısımdaki mamalar bitince yüzüne bakmıyorlar. Başka önerisi olan var mıdır?
0
zwiegesprach
(14.01.21)
benim de 2 kedim var. birisi dobiş ve çok yiyor. ona rağmen konuşuyorum, bence 2 kedinin haftada 1.5 kg mama yemesi hiiç normal değil :) mamaya, kedinin kilosuna ve yaşına göre de değişir tabi ama bir kedi bir günde ortalama 50-60 gr mama yemeli. mamanın arkasında da yazar muhtemelen ne kadar yemesi gerektiği. sizin kediler eski mamayı günde 100 gramdan fazla yiyormuş. şu an anladığım kadarıyla günlük 50 gr seviyelerine gelmişler, bu da çok normal göründü bana.

zoraki yediklerini gözlemlemişseniz muhtemelen pek sevmemişlerdir, ama 1 hafta bir mamaya alışmak için kısa bir süre zaten. madem bu mamayı yemeleri gerekiyor, biraz zaman verin, alışırlar. şu an yedikleri miktar da az değil.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(14.01.21)
Benimki de hills, n&d falan yememişti, sannabelle urinary diye bir şey denemiştim, bayağı severek yedi, sürekli olarak ona devam ettim, problemi de tekrarlamadı. Veterinerinize sorun isterseniz.
0
habarbey
(14.01.21)
S/D'ye özgü bir şey olabilir bilemiyorum ama bu hastalık olayı çıkmadan önce N&D kullanırken ortalama haftada 1 kg falan yiyorlardı. Obez değiller, biri 5 kg diğer 4.8 kg civarındaydı o zamanlar, ikisi de kısır erkek bu arada. Yani mama tüketimleri 1.5 kg'ya kadar normal bence. Kaldı ki götürdüğüm hekim de haftalık 1.5 kg olmasını normal karşılamıştı, neyse konu bu değil bu arada cidden.

Mamaya alışma süresi olacağını sanmıyorum, normal mamalarından S/D'ye geçişte pat diye alıştılar sonuçta

Sannabelle'i bir sorayım, yarın zaten bir arayacaktım hekimi. Başka önerisi olacak mı diye.
0
🌸zwiegesprach
(14.01.21)
mama geçişlerinde oluyor böyle şeyler. daha önceki verdiğiniz mamaya ve beslenme düzenine göre de değişiyor bu. daha dün bir tanıdığım c/d alırken aynı şeyi söyledi. kedisi yemiyormuş az yiyormuş. ben bu tarz durumlarda katı olmak gerektiğini düşünüyorum. mecbur yiyecek o mamayı, kaldı ki sağlığı için verilmesi gereken bir mama. biraz dirayetli durursanız yiyecektir mutlaka.

mamaya alışma süresi de var, evet. s/d lezzetli gelmiştir, c/d lezzetli gelmemiştir. mamaları bu kadar cazip kılan şey neticede içindeki aroma.
0
veritaslibertas
(14.01.21)
bu tür diyet mamaları maalesef gönülsüz yiyorlar ve dediğiniz gibi sorunlarla sık karşılaşılıyor.
hatta genelde yemiyorlar veya bir süre sonra tamamen burun kıvırıyorlar.

vet expert'in urino vet gibi ürünlerinden destek alıyor musunuz?
o zaman kedideki sağlık sorununa uygun oranda tahıl içeren ya da içermeyen bir mamayla kombine ederek yine başarılı sonuç alabilirsiniz.

benim en yaşlı kedimdeki böbrek yetmezliği kronikleşmeden, akut durumdayken yine bu mamalardan verdi veteriner ama kesinlikle yemeyince öyle bir yol seçtik ve şu anda böbrekleri sorunsuz.
veterinerinizle alternatif bir yol aramaya çalışın.
0
blatta hiberna
(14.01.21)
@blatta hiberna
Önerinizi hekime danışacağım teşekkür ederim yanıtınız için.
0
🌸zwiegesprach
(14.01.21)
(3)

Kredi çekip 48 saat sonra kapatma

deer hunter
Enparadan 43 bin TL kredi çekip eline 40 bin TL geçen biri 48 saat sonra krediyi kapatmak istese ne kadar ödeme yapar totalde zararı ne olur?
Enparadan 43 bin TL kredi çekip eline 40 bin TL geçen biri 48 saat sonra krediyi kapatmak istese ne kadar ödeme yapar totalde zararı ne olur?
0
deer hunter
(14.01.21)
Krediyi kapat linkine tıklayıp görebilirsiniz. En fazla 100 lira zarar eder herhalde.
0
gsgsgsgsgsgsgsgs
(14.01.21)
14 gün içinde cayma hakkın var zaten, pek bir zararın olacağını sanmıyorum.
0
etna
(14.01.21)
kredi hesaba yattıktan sonra başka bir hesaba transfer etmediyseniz ya da bir şekilde kullanmadıysanız cayma hakkınız var.
kullandıysanız cayma hakkınız olmuyor sanırım, onu araştırın.
0
blatta hiberna
(14.01.21)
(5)

Uber olayı

ahm1
"Uygulamamız sarı taksilerle İstanbullular’a hizmet vermeye devam edecek."şeklinde mail geldi. Eski siyah büyük araçlara izin vermedi mi devlet? :(
"Uygulamamız sarı taksilerle İstanbullular’a hizmet vermeye devam edecek."

şeklinde mail geldi. Eski siyah büyük araçlara izin vermedi mi devlet? :(
0
ahm1
(13.01.21)
ayrıca taksiden ne farkı var şimdi bunun?
0
isveperver
(13.01.21)
"şirkete bağlı taksi" gibi bir şey olacak herhalde.
siyah büyük araçlara izin verilmedi sanırım ama kesin ve resmi bir bilgim de yok.
0
blatta hiberna
(13.01.21)
Daha önce de vito tarzı araçların yanı sıra sarı taksilerde de kullanılıyordu. Yalnızca sarı taksilerde kullanılınca bitaksi'den bir farkı olmayacak yani.
0
kakam gelmis olamaz mi
(13.01.21)
Garip yani. Madem öyle reddedilseydi başvuruları.

"Hadi o zaman tekrar işe başlayın bari ama bizimkileri çok kızdırmayın, sarı taksi kullanın." olmuş.
0
🌸ahm1
(13.01.21)
taksiden farkı bitaksinin taksiden farkıyla aynı.uber bu alanda tektir.

uber mavi sanırım taksiyle gidiyordum zamanında. benim şoför bir yayaya küfür etti. ben o esnada bir şey yapmadım riske atmadım kendimi :D ubere şikayet ettim ve gerekeni yaptı. bitaksi veya sarı taksi federasyon dernek bu konuda napardı bilmiyorum mesela

siyah araçlar olsaydı keşke :( hiç kullanmadım
0
ShadowOfMoon
(14.01.21)
(14)

Kiranın maksimumu var da aidatın yok mu?

chicha_v2
Aidatımız 450 tl'den 550 tl'ye çıktı da. Kiracıyız pek bi şey diyecek konumda değiliz ama kimse de itiraz etmemiş mi ilginç geldi yani. Bir üst sınırı yok mu bunun?
Aidatımız 450 tl'den 550 tl'ye çıktı da. Kiracıyız pek bi şey diyecek konumda değiliz ama kimse de itiraz etmemiş mi ilginç geldi yani.

Bir üst sınırı yok mu bunun?
0
chicha_v2
(13.01.21)
Herhangi bir üst sınırı yok. İtirazınız varsa yönetim kurulu toplantılarına katılıp orada itiraz etmeniz gerekiyor. Atıyorum üç güvenlik yerine birini çıkarıp 2 güvenlik elemanı tutup aidatı düşürebilirler mesela.
0
roket adam
(13.01.21)
Bi kapıcı var, o da sadece çöp alıyor akşamları. Site değil apartman dairesi. Başka da bi gider yok yani, iş de yok. Yakıtı da ayrı ödüyoruz.

Nereye gidiyor bu kadar para hiç bilmiyorum.
0
🌸chicha_v2
(13.01.21)
Her şeye deli gibi zam geldi, bence bu açıdan normal. Elektrik, temizlik malzemesi, bakım giderleri, asgari ücretteki artış vs. Burada asıl problematik kapıcıya gereksinim olup olmadığı.
0
habarbey
(13.01.21)
24 saat güvenlikli 2 girişli ( daha çok güvenlik demek ) sitedeyim 465 tl ödüyorum.zamlı.
0
jamswety
(13.01.21)
İşte bu yüzden asla bir sitede oturmayacağım. Apartmanda oturuyorum, aidatımız 50 (elli) lira.

Apartman toplantısına katılıp toplantıda o fiyatı belirleyen insanları ikna edemediğiniz sürece hiçbir şey yapamazsınız.
0
hayirsiz
(13.01.21)
yonetici parayi cebe indiriyor.
0
crucio
(13.01.21)
tam zamanlı kapıcı için 200 lira ödüyordum.
üstüne de pay ölçerli merkezi sistem aidatı ekleniyor.

kapıcı emekli oldu, yerine sadece çöp alan yarı zamanlı birini buldular, 50 liraya düştü aidat.

arada bir "bu ay 200 lira" diye yazı asıyorlar, o zaman da apartmanda başka işler yapılmış oluyor.

yöneticinin normalde apartmanın girişindeki panoya veya başka bir yere kalem kalem masrafları yazması lazım.
kapısına gidip kaç daire olduğunuzu, kapıcının maaşını, sigortasını bilmem nesini, her şeyi öğrenin.
kendiniz de hesap yapın, ona göre tepki verirsiniz.
bence de havuzlu ve güvenlikli site değilse çok fazla.
0
blatta hiberna
(13.01.21)
Ya apartmanda boyle bir aidat gelmesi asiri sacma. Bize bu yil 150 lirq geliyor. Kapicimiz var, servise cikar, copi toplar, apartmani temizler vs. 550 lirayla ne yapiyorlar hic anlamadim yani 450 lirayken de cok sacmaymis. İsinma icinde olsa anlayacagim ama o da yok diyorsunuz? Cok az mi daire var?
0
red g
(13.01.21)
oha abi ısınma nasıl yok ya. benim içim acıdı. hiçbir oluru yok bu aidatın.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(13.01.21)
3bini bölmeyeceksiniz arkadaşlar. 5 bini böleceksiniz daire sayısına.

devletimiz maaşın %40'ına kendisi el koyuyor.
0
tchuck
(13.01.21)
2 girişli güvenlikli bahçe bakımlı dairemiz için aylık 80 lira aidat ödüyoruz. daire sayısı 160
0
avatar is back
(13.01.21)
Eskiden yasadigimiz binada yonetici "yedek akce" yapardi, fazla toplardi ve buyuk kalem masraflari millete hissettirmeden hallederdi. Eger normalden yuksekse fazladan topluyor olabilirler. Ya da geriden gelen borc olabilir onu kapatmaya calisiyor olabilirler. Yonetici ile konusmak lazim.
0
cooperr
(13.01.21)
apartmanın gelir-gider defteri olmak zorunda ve bu ücreti ödeyen kişi olarak o defeteri görmeye hakkın var.
0
orpheus
(14.01.21)
Binada 10 daire var.

Asgari ücreti brütten hesaplayınca ve diğer masrafları düşününce bana da mantıklı geldi ücret adfjsjf

Ben ikna oldum arkadaşlar.
0
🌸chicha_v2
(14.01.21)
(6)

Politik dogrucu terimler

kuehles blondes
Arkadaslarla tartisiyorduk da duyuruya da sorayim dedim. Kendisi cingene kelimesinin irkci/yanlis bir terim oldugunu iddia ediyor, ben de diyorum ki, ben bunu hic birisine karsi irkci anlamda kullanmadim. “Cingenelik yapma” bile demem baskasina. Birisininden bahsederken kokeni o konu icin onemliyse
Arkadaslarla tartisiyorduk da duyuruya da sorayim dedim.

Kendisi cingene kelimesinin irkci/yanlis bir terim oldugunu iddia ediyor, ben de diyorum ki, ben bunu hic birisine karsi irkci anlamda kullanmadim. “Cingenelik yapma” bile demem baskasina. Birisininden bahsederken kokeni o konu icin onemliyse cingene diye bu kelimeyi kullanirim.

O da diyor ki, o grupta rahatsiz olanlar varsa “romen” diye bahsederim.
Ben de diyorum ki, rahatsiz olduklarini soylerlerse tabi ki romen diye hitap ederim.

Sonra dedim ki bazi insanlar da (ne yazik ki) Kürt kelimesini irkci ve hakaretvari kullaniyorlar. Böyle bir kullanim var diye Kürt olan kisiye Kürt demeyelim mi yani dedim.

(Evet tartismamizin hicbir bilimsel dayanagi yok :D)

Neyse siz nasil goruyorsunuz?
Sirf cingene, kürt vs icin degil, ibne, dönme vs gibi terimler icin de dusunebilirsiniz
0
kuehles blondes
(13.01.21)
webo olayındaki karmaşa gibi. şimdi çingene/romenlerde şöyle bir durum var. hırsızlık yapan dilenen çingeneler arasında çingen olarak ayrılıyor. yerleşik hayata geçip çalgı çengi yapan hırsızlık yapmayanlara romen diyorlar. hırsızlık yapan çingene, çingen diyince de kızıyorlar; ben çingen değilim romenim diyor. yani çingen demek tr de sıkıntı.

weboya zenci diyemiyorsak siyahi diyoruz. siyahi de blacke çıkıyor. bu iş harbiden zor. kürde kürt desen ağır kaçıyor,doğulu desen o da ağır kaçıyor. valla bir sözlük yapılsın kime ne diyeceği yazsın.
0
mikahakkinen
(13.01.21)
ya benim babam mesela ırkçı bir adam diyemem. kimseye kötülüğü olmadı ya da ırkı yüzünden dışlamadı. ama adamın diline pelesenk olmuş bazı ifadeler var. mesela korkak yahudi, ermeni karısı gibi gülmek ya da kürt çalar çingene oynar gibi. bunları çok kullanıyor ama en yakın arkadaşları da musevi, rum, ermeni.
anlamıyorum cidden. sanırım dille alakalı sosyolojik bir durum değil.
0
wild honey suckle
(13.01.21)
valla bizim toplumda çingene kelimesi olumsuz maksatla kullanılıyor. insanlarımızı bilmesek "yauv çok alıngansınız" laflarına inanacağız yani... en basitinden günlük hayatta kullanılan sözler var; çingenelik yapmak, çingene gibi giyinmek vs.
0
candide
(13.01.21)
Evet bazı kelimeler pejoratif anlamda kullanılabiliyor, burada bağlam ve bahsedilen grubun bu kelimeye yaklaşımı önemli

Örneğin çingene kelimesini romanlar kabullenip bu pejoratif kullanımı dönüştürme kararı almış olabilirler fakat siyahiler zenci kelimesinin kullanımını politik olarak asla kabul etmemeye devam edebilirler

Bunlar halen gruplarda tartışılan ve kaynayan tartışmalar o yüzden her grup için tek bir fikre varamayız

Şu da olabilir, örneğin bir gay için ibne kelimesi kişisel olarak aşağılayıcı gelmiyor, kişisel olarak bunu kullanıyor olabilir fakat bu kelime gruptan başka birinin hayatını olumsuz etkiliyorsa bence başkaları tarafından kullanılmamalı

Her grubun dinamiği tartışmaları politikası farklı, bunlara göre kullanılmalı
0
freebird5406_2
(13.01.21)
r evolution +1

ayrıca çingenelik veya çingenelik yapmak diye yerleşmiş sözler, deyimler vb. de var.
çingenelik yapmanın anlamı, iki kuruşun hesabını yapmak, aşırı pazarlıkçı olmak falandır mesela ve karşımdaki bunu yaptığında "çingenelik yapma" da derim gayet.
bunun ırkçılık olduğunu da düşünmüyorum.

bence çingene çingenedir ama çingeneye çingene olduğu için özellikle haksızlık, hukuksuzluk yapmak, dışlamak vb. ırkçılıktır.
yani bana göre birine sadece o biri olduğu için kötü bir davranışta bulunmak ırkçılıktır ve bu durumda ırkçılık davranışla gerçekleşir.
ama birine sadece bir şey söylemenin ırkçılık sayılması çok aşırı ve bu yüzden günümüzde hiçbir sorun çözülemiyor zaten.
kimse düşüncelerini adam gibi dile getiremiyor "aman öyle demeyeyim, böyle söylemeyeyim" diye düşünmekten.

dediğiniz gibi kürt olana kürt demenin nesi ırkçılık ben de anlamıyorum.
zaten kim birinin yüzüne "sen çingenesin" falan diyor ki?
normal kullanım içinde bir kesimden bahsederken roman/romanlar falan denir.

bu tabii ki derin bir tartışma ama özetle; politik doğrucu değilim.
olanları da samimiyetsiz buluyorum.
bunlara alınıp tartışma konusu yapmak tamamen zaman kaybı.
0
blatta hiberna
(13.01.21)
Çingene olan birine "çingene misiniz?" diye sormakta bir sakınca yok. Ama "ne o be çingene gibi bağırıp çağırıyorsun" derse o zaman hakaret olur.

Çingeneler kendinelerine "ben çingeneyim" diyor onda sıkıntı yok. Ama çingene kelimesini olumsuz anlamda kullanırsan olmaz. Bu dangalak da o anlamda kullandı. "Çingenelik yapmak" dedi.
0
alperz
(13.01.21)
(4)

Kedilerde pire dışkısı

agreas
Sokakta baktığım kediyi eve getirdim ama pireliymiş, ense damlasını yaptık bayerin advantage damlasını . 4 gün geçti ama siyah /kahverengi dışkıları hala dökülmedi, hareket eden bir şey yok gibi üzerinde. Bu pire dışkılarını nasıl temizliyoruz? Yardım acil :/
Sokakta baktığım kediyi eve getirdim ama pireliymiş, ense damlasını yaptık bayerin advantage damlasını . 4 gün geçti ama siyah /kahverengi dışkıları hala dökülmedi, hareket eden bir şey yok gibi üzerinde. Bu pire dışkılarını nasıl temizliyoruz? Yardım acil :/
0
agreas
(12.01.21)
onlar yalanmayla, taranmayla filan gider ancak.
0
red g
(12.01.21)
bir keresinde toz kir zannedip nemli kedi mendilleriyle temizlemeye kalkmıştım bembeyaz kedi bok rengine dönmüştü. çok fazlaysa ve kedi yavruysa yıkayabilirsiniz belki. yalanarak çok uzun sürer temizlenmesi.
0
theseachange
(12.01.21)
pire tarakları var, onlarla alıp küvet gibi bir yerde tüylerini tarayabilirsiniz.
çok küçükse kendini temizlemeyi daha tam bilemeyebilir.
0
blatta hiberna
(12.01.21)
Yıkadım, suyu görür görmez eriyip kahverengi pis bi renk oldular, akmaya başladılar eriyerek, tam temizleyemedim ama sanırım, yine de hayvanı kendini yalamaya teşvik ettim kalanını kendisi halleder diye umuyorum. Kedi küçük değil ama neyse ki sudan korkmuyor.
0
🌸agreas
(12.01.21)
(1)

Yemekleri saklama?

mutekebbir
Merhaba,Pişmiş et gruplarını (köfte, tavuk vs) buzlukta saklayıp sonra mikrodalgada çözüp ısıtıp yesek sorun olur mu?İş yerinde yapılacağı için pişmemiş halde saklayıp çözdürme ve pişirme olayı zor oluyor. Günlük olarak pişirip dondurmak olmayacağı için bir haftalık sayıyı pişirip saklamak istiyorum
Merhaba,

Pişmiş et gruplarını (köfte, tavuk vs) buzlukta saklayıp sonra mikrodalgada çözüp ısıtıp yesek sorun olur mu?

İş yerinde yapılacağı için pişmemiş halde saklayıp çözdürme ve pişirme olayı zor oluyor. Günlük olarak pişirip dondurmak olmayacağı için bir haftalık sayıyı pişirip saklamak istiyorum.

Teşekkürler.
0
mutekebbir
(12.01.21)
sanırım hiç pişmiş et dondurup çözdürmedim, şimdi düşününce bilemedim.
ama sağlık açısından soruyorsanız sorun olmaz.
sadece lezzeti için bir şey diyemem.

bir de, sorunuza ne kadar cevap olabilir bilmiyorum ama kuru köfte buzlukta değil de, dolapta 2-3 gün rahat dayanıyor.
hatta iyi bir buzdolabıysa 3-4 güne de uzayabilir.
soğuk da yenebildiği için belki pratik olabilir sizin için.

ek olarak, buzluktan randıman alamazsanız ızgara et türü değil de salçalı biftek, haşlama vb. tarzı "et yemeği" gibi şeyleri yine buzdolabında bir süre muhafaza edebilirsiniz.
yani tekrar ısıtıp yemek açısından ızgara ya da sotelenmiş ete göre daha verimli olur.
0
blatta hiberna
(12.01.21)
(3)

hukuk sorusu (veraset ilamı)

kibritsuyu
veraset ilamı için mahkemeye açılan davalar duruşmalı mı oluyor? yoksa hasımsız olduğu için duruşma görülmeden karar mı çıkıyor?çetrefilli bir iş. 1800'lerden itibaren 80 küsur kişiye veraset ilamı çıkarılıyor. dosya bilirkişide imiş. yani bilirkişi rapor yazdıktan sonra duruşma tarihi bekleme gibi
veraset ilamı için mahkemeye açılan davalar duruşmalı mı oluyor? yoksa hasımsız olduğu için duruşma görülmeden karar mı çıkıyor?

çetrefilli bir iş. 1800'lerden itibaren 80 küsur kişiye veraset ilamı çıkarılıyor. dosya bilirkişide imiş. yani bilirkişi rapor yazdıktan sonra duruşma tarihi bekleme gibi bir durum var mı, yoksa rapor mahkemeye ulaştığı anda incelenip karara varılıyor mu?
0
kibritsuyu
(11.01.21)
Normal şartlarda hasımsız olduğu için duruşmasız yapılır. Ancak dediğiniz gibi çetrefilli bir işmiş gerçekten. Bilirkişi raporunu taraflara (raporda yer alan bütün mirasçılara) tebliği gerekir mi? Yoksa hakim rapor doğrultusunda doğrudan karar verir mi bilemedim...
0
arpaci kumrusu
(12.01.21)
bütün mirasçılar hep birlikte aynı avukata vekalet verdi. yani henüz ulaşılamayan, vekaleti alınamayan vardır belki de, verenlerin hepsinin avukatı aynı. bilmiyorum bu bilgi işe yarar mı.

yani hakim bilirkişi tayin ederken "duruşma haziran'a ertelenmiştir" gibi bir şey diyip geçmiş midir tutanağa? bilirkişi raporu yarın verse bile, hakkında karar verilmesi için haziran ayını beklemek mi gerekir?

yoksa rapor gelir gelmez müsait olduğunda okuyup kararı yazar mı?
0
🌸kibritsuyu
(12.01.21)
veraset ilamı normalde noterden sorunsuzca çıkartılabilen bir şey olduğu için mahkemeye yansıyan veraset ilamı davaları genelde çetrefilli olanlar oluyor ve duruşma da yapılıyor.
hasımsız olsa da mirasçı olduğunuzu kanıtlıyorsunuz sonuçta hakime.
0
blatta hiberna
(12.01.21)
(4)

Sevgilinin Ailesi İle Tanışmak

Ven
Merhaba, Ankara'da ilk tanışma için yer/fikir önerebilir misiniz?
Merhaba,
Ankara'da ilk tanışma için yer/fikir önerebilir misiniz?
0
Ven
(09.01.21)
E kapali her yer?
0
mor oje
(09.01.21)
Hafta içi güneşli bir günde Kuğulupark, Kurtuluş Parkı gibi yeşillik ve düzenli bir yere çay-kurabiye yaparsınız. Samimi bir ortam olur.
0
1bir1bir1
(09.01.21)
bir ay daha bekleyin, restoranlar falan açılsın öyle tanışırsınız.
0
blatta hiberna
(10.01.21)
bu soğukta ciddi misiniz siz? yasak falan var paket servis dışında her yer kapalı?

dışarıda bir yerde oturun denilse de hava soğuk. anlamak güç.
0
siyahliadam
(10.01.21)
(11)

Kaç lira kira veriyorsunuz?

msb
Şehir/semt de belirtirseniz iyi olur.
Şehir/semt de belirtirseniz iyi olur.
0
msb
(09.01.21)
Maslak 4500
0
stewie
(09.01.21)
ortakoy'de 2.600 aliyoruz.
0
ateistanbul
(09.01.21)
İzmir Buca 1+1 1000TL
0
Denton
(09.01.21)
Ankara - Yüzyıl - 1750 tl
0
Tam1Hi0n3
(09.01.21)
Göztepe 2000 alıyoruz
0
silah taciri
(09.01.21)
Ankara/ a.ayranci 1650
0
mirty
(09.01.21)
2500 moda
0
rewlack
(09.01.21)
besiktasta 2650 veriyoruz, gecen ay guncellendi fiyat.
0
in vino veritas
(09.01.21)
şenesenevler, eski kiraci ust komsumuz 3200 veriyo.
0
sanfransister
(09.01.21)
Kendi evimizdeyiz. Kadikoy’de ev bakiyoruz kiralik. 6000tl’ye raziyiz ama aradigimiz gibi bir ev o fiyata bulamiyoruz. :(

Not: fenerbahce, goztepe, erenkoy, caddebostan tarafinda 3+1 veya 4+1, biraz genis mutfakli, balkonlu, 2 banyolu evi olan ulassin. :)
0
lemmiwinks
(09.01.21)
idealtepe 2450.
aralık ayında artış yaptık.
0
blatta hiberna
(09.01.21)
(5)

kedicimi kısırlaştırmak veya kısırlaştırmamak

herkesgider
Merhaba sevgili yazarlar,Ben yaklaşık 2,5 yaşında bir erkek kediyle yaşıyorum. Kendisini sokakta hasta bulduğumuzda feline corona virus testini yaptırmıştık ve pozitif çıkmıştı. Geçtiğimiz yılın başında kızıştı ve oraya buraya fışkırtmaya başladı. Veteriner hekime gittiğimizde operasyonun riski olab
Merhaba sevgili yazarlar,

Ben yaklaşık 2,5 yaşında bir erkek kediyle yaşıyorum. Kendisini sokakta hasta bulduğumuzda feline corona virus testini yaptırmıştık ve pozitif çıkmıştı. Geçtiğimiz yılın başında kızıştı ve oraya buraya fışkırtmaya başladı. Veteriner hekime gittiğimizde operasyonun riski olabileceğini söyledi, anestezi sebebiyle bağışıklığı düşer ise FIP'e çevirebilirmiş.

Şimdi aradan bir yıl geçti, çocuk mutsuz gibi, oraya buraya attırıyor hala. Bir aydır da aralıksız kızgınlıkta. Sorum biraz şu aslında, uzun yıllar kısırlaştırılmamış bir erkek kediyle yaşayan kişilerin deneyimleri nasıl? Bir yaştan sonra sakinliyorlar mı? Yoksa hep bağır çağır attır şeklinde mi ilerliyor? Başka bir yol var mı? gibigibi.

Teşekkürler şimdiden.
0
herkesgider
(08.01.21)
kısırlaştırmazsanız bir yolunu bulur evden kaçar benden söylemesi:(
0
suicides underground
(08.01.21)
Erkek kediyi çiftleştirseniz bile haftasi dolmadan yeniden kizişabilir demişti bizim hekim. Ben olsam bikaç yere daha götürür fikir alırdım. Sonuçta hayvan eziyet çekiyor.
0
elorelia
(09.01.21)
daha yeni arkadaşımın dişi kedisi kısırlaştırılacağı sırada corona+ çıktı. ameliyattan vazgeçtiler ama hemen bir süre sonra vet ameliyat kararı verdi. sanırım ilaç dozunu vs. ayarlayıp yapılabiliyor. erkek kedinin operasyonu çok daha kısa sürüyor, o yüzden başka veterinerler ile görüşmekte fayda var.
0
surprise
(09.01.21)
Çok teşekkür ediyorum sevgili @surprise,@elorelia ve @suicides underground :)
0
🌸herkesgider
(11.01.21)
başka veterinere danışın +1
ev kedileri de dahil, kedilerin yüzde 80'inden fazlasında corona var zaten.
kısırlaştırmayla fip'e dönseydi, ohoo...
asıl bu şekilde hayvan sürekli stres içinde ve bağışıklığı için bu durum çok daha kötü.

kapalı devre anestezi sistemi (damardan ilaçla değil, gazla uyutma sistemi) olan bir veteriner kolaylıkla ameliyatı yapabilir.
normal şekilde de yapılabilir aslında da, bu yöntem yaşlı ve hasta hayvanlar için de son derece güvenli, boşuna damardan ilaç almasının anlamı yok.
artık birçok veterinerde de var.
0
blatta hiberna
(11.01.21)
(2)

Kedim severken isiriyor

overdose
Kedim elimi gorunce cildiriyor. Severken bile mirlarken falan isirabiliyor. Zimba gibi iki delik aciyo baya da derin yani kan falan cikiyor. Bugun severken isirilinca can havliyle bagirip kapidan disari attim bana tisladi. Ben bu kediye gercekten gicik olmaya basladim. Acaba sokakta daha mutlu olur?
Kedim elimi gorunce cildiriyor. Severken bile mirlarken falan isirabiliyor. Zimba gibi iki delik aciyo baya da derin yani kan falan cikiyor. Bugun severken isirilinca can havliyle bagirip kapidan disari attim bana tisladi. Ben bu kediye gercekten gicik olmaya basladim. Acaba sokakta daha mutlu olur? Disari mi gitmek istiyor? ( 6 aylik kisir erkek tuxedo) 2 aylikken annesiz sokaktan bulmustum.
0
overdose
(08.01.21)
yaşı için normal hareketler, anlam yüklemeyin.
dışarı çıkmakla falan ilgisi yok.
tepki gördüğünde tıslaması da normal, bir şey olmaz.

"sokakta daha mı mutlu olur?" diye bir şey yok.
asfalt üzerinde, çöp konteynerinin içinde, hastalık kaparak, arabaların altında mutlu olmaz tabii ki.
olsa da, öyle yaşamasını isteyeceğinizi sanmıyorum.
nereye alışırsa orada mutlu olur.

ısırdıkça elinizi kaçırırsanız avlanma güdüsünü iyice kamçılarsınız.
elinizi ısırdığında "hayır" diye bağırın ve elinizi çekmeyin, reflekslerinize hakim olun.
öyle yaparsanız kendiliğinden bırakır.
ama elinizi çekmeniz onun için oyun, siz çektikçe yakalamak ister ve daha sert ısırır.
ayrıca bunu oyun olarak görmesi yetişkinliğe de taşımasına neden olur, ki bu hoş olmaz.
o yüzden eğitmeniz lazım.
bol bol oyuncak alın, oltalı oyuncaklarla birlikte oynayın.
atlasın, koştursun, kudursun, ısırsın, deşarj olsun.
0
blatta hiberna
(08.01.21)
nasıl büyüttünüz? hırçın ve mıncıra mıncıra mı sevdiniz? sürekli el şakası yapar gibi mi sevdiniz? küçükkken tatlı geldi mesela o size patisiyle minik minik karşılık verirken savunma pozisyonuna geçtiğinde ani el hareketleri yapıp, dokunup elinizi çektiniz mi?

saldırmayan kedi büyütmenin bence en güzel yolu 2. bir kedi ile büyütmek bu mümkün değilse elinizi, ayağınızı oyun arkadaşı olarak görmesini engellemek. bunun yolları da kesinlikle hırçın sevmemek, yavruyken ani el hareketleri yapmamak, elinizle onunla oyun oynamamak.

bu saatten sonra ne yapılabilir? olta ile oynatın, kovalayabileceği top, üstüne atlayabileceği bir peluş oyuncak alın. elinize saldırmak için davrandığında yüksek sesle "şiişşşttt" deyin, rahatsız olup ortamı kendi terketmeye başlayacak bu sesten sonra. cezadan anlamazlar atmayın bir yerlere. canınız yandığında bunu da belli edin yine sesle. sadece yorulduğunda ve yatarken sevin en azından başlangıç olarak. sevdiniz ısırmadı uslu durdu ödül maması, macun verebilirsiniz. kediler eğitilemez deniyor ama koşullanabilirler.
0
ofelia
(08.01.21)
(20)

Evde bardak kullanımı

kaptan maydanoz
Evde içecek içerken hangisini uygularsınız? 1- bir bardak içecek içince onu makineye koyarım, tekrar iceceksem yeni bardak alırım. 2- ikinci bardağı hemen iceceksem aynı bardak, arada zaman gececekse (örnek: 10 dakikadan fazla ara varsa) ikinci bardağı temiz alırım. 4- gün boyu aynı bardağı kullanır
Evde içecek içerken hangisini uygularsınız?

1- bir bardak içecek içince onu makineye koyarım, tekrar iceceksem yeni bardak alırım.
2- ikinci bardağı hemen iceceksem aynı bardak, arada zaman gececekse (örnek: 10 dakikadan fazla ara varsa) ikinci bardağı temiz alırım.
4- gün boyu aynı bardağı kullanırım.

Edit: 3.secenegi size bıraktım farklı fikirler için.
0
kaptan maydanoz
(07.01.21)
4
0
yarey
(07.01.21)
4
0
freebird5406_2
(07.01.21)
Tezgahın üzeri bardaklarla doluyor aynısını kullanmayı unutuyorum
0
scholes
(07.01.21)
2
0
stewie
(07.01.21)
Su içerken: 4
Kola içerken: 2
0
himmet dayi
(07.01.21)
2
0
ala09
(07.01.21)
su icin 4, cay icin 2 ama 1 saatten fazla ara varsa.

3 nereye gitti?
0
lemmiwinks
(07.01.21)
2

(3. şık nerde? :D )
0
lcha
(07.01.21)
4.
0
logisticsmanager
(07.01.21)
2
0
baldur2
(07.01.21)
4
Bıraktığım yerden milim hareket edince ölümcül hastalık taşıyan biri tarafından kullanıldığını düşünerek tezgahı yeni bardaklarla doldurduğum için, ilk kullandığımı buzdolabının üstüne koyarak bu şüphelerden kurtuluyorum.
0
IncredibleMau
(07.01.21)
4
0
mattiadestro
(07.01.21)
3. bu sorunu çözmek için cam matara aldım
0
asbe
(07.01.21)
2.
0
irene
(07.01.21)
2
0
blatta hiberna
(07.01.21)
4.

Calkalayip ayni bardagi kullanirim genelde. Zaten sicak iceceklerde bardagi isitmayi severim, icine kaynar su koyup calkalayinca da benim kriterlerime gore yeterince temiz oluyor.

Kokulu seyler haric, ayni bardagi ayni amac (icecek) icin defalarca kullanirim sikinti yok.
0
icim urperiyor
(07.01.21)
3- şekerli içecekten sonra tuzlu içecek içeceksem farklı bardak alırım, aynı türden ise suyla çalkalar aynı bardağı kullanırım. şekerli ya da tuzlu içecek içtiğim bardağa su doldurup içemem, su içeceksem temiz bardak.
0
nonik
(07.01.21)
Su için 4, diğerleri için 2.
0
auroraaurora
(07.01.21)
Su: 4
Digerleri icin: 3 (1-2 saat icinde ayni seyi iceceksem ayni bardak)

Cevreye daha az zarar vermeye calisiyorum, artik elimden ne gelirse. O yuzden cok bulasik cikarmamaya calisiyorum
0
mor oje
(07.01.21)
3- Her içecek için ayrı bardak kullanırım. İçtiğim ne ise onu peş peşe içeceksem aynısından devam ederim. Araya zaman girecekse yeni bardağa geçerim.
0
mutekebbir
(07.01.21)
(6)

Kediyi sokağa alıştırmak (tasmayla)

hayaletimsi
4 aylık erkek bir sarman kedim var. (https://www.instagram.com/kedicamur/)Tasma aldım, sokağa çıkartmaya, hava aldırmaya çalışıyorum. Sürekli evde durmasın sıkılmasın. Ama dışarı çıkarttığım anda (tasma bağlı iken), korkudan titremeye başlıyor. Kucağımdan yere inemiyor, kalp atışları öyle hızlanıyo
4 aylık erkek bir sarman kedim var. (www.instagram.com)

Tasma aldım, sokağa çıkartmaya, hava aldırmaya çalışıyorum. Sürekli evde durmasın sıkılmasın.

Ama dışarı çıkarttığım anda (tasma bağlı iken), korkudan titremeye başlıyor. Kucağımdan yere inemiyor, kalp atışları öyle hızlanıyor ki kalp krizi geçiricek sanıyorum.

Nasıl alışır? Ne yapmalı?
0
hayaletimsi
(06.01.21)
Kedi evde durunca sıkılan bir hayvan değil. Bazı kediler sokağı seviyor ok ama sizinki korkuyorsa alıştırmak için zorlamayın. Ne gerek var?

Hem sokakta fiv'li coronalı kediler var, pire var, hayvanın hastalanması ya da eve pire getirmesi riskini artırıyorsunuz.
0
kobuzchu kiz
(06.01.21)
Bence gürültüsüz yerleri tercih etmelisiniz. Kimsenin olmadığı ağaçlık alanlar-parklar olabilir. Kediler seslerden dolayı ürkerler-titrerler. Sessizliği severler.
Araba gürültüsü-insan/çocuk sesleri olan yerlere hiç çıkmasın daha iyi bence.
0
megalomaniac
(06.01.21)
kobuzchu kiz +1

hayvanı zorlayıp korkutmayın.
evde yaşasın, gayet mutlu oluyorlar evde.
dışarıda çok fazla hastalık ve hayati risk var.
sokak köpeğinden arabasına, zehrinden sapık komşusuna.
sokak kedilerinden hastalık kapmaması imkânsız gibi bir şey.

çok tatlıymış, güle güle büyütün.
0
blatta hiberna
(06.01.21)
çok tatlı ya, bayıldım resmen.

bizimki de sürekli camdan dışarıyı seyrediyor. ben de hep dışarı çıkarıp koşup oynatmak istiyorum ama bir iki kere denedik çok korkuyor hayvan. eziyet oluyor. bir de ben tasmasından tutarken eşim az ilerden gelse hayvan tanıyamıyor, panik oluyor hatta. dışarıyı bilmeyen kediler için bence bu sevdadan vazgeçmeliyiz.
0
elorelia
(06.01.21)
bence başınıza bela aramayın:) hem dışarısı riskli, ani köpek çıkar tasmadan kurtulup kaçar vs. ayrıca virüsler de var hem de dışarı alışırsa evdeyken başınızın etini yiyebilir çıkar beni diye. böyle devam edin, düzeni bozmayın. sarman candır.
0
surprise
(06.01.21)
haftasonları sabah erken saatlerde parka götürüyordum ben, orada korkmuyor sakin olduğu için. şimdi hafta sonu yasaklarından beri çıkarmıyorum. ama sokağa çıkarsam tenha da olsa arada araba geçince falan aşırı panik yapıyor. dediğim gibi parkta alışır. tasmayla yönlendirmeyin, o yürüsün siz sadece tasmayı tutarak takip edin. ben 8-9 aylıkken başlamıştım parka götürmeye, haftada bir bu şekilde yarım saat çıkarınca davranışlarında iyileşme de gördüm. daha az yaramazlık, huysuzluk yapıyor. yalnızca başka hayvanlarla çok teması olmamasına dikkat edin. başka kediyle dip dibe gelirse hastalık kapabilir. öyle olunca diğer kediyi kovabilir ya da kedinizi kucağınıza alabilirsiniz. taşıma kutusunda götürüyordum ben. köpeklerin olduğu bir parka götürmeyin tabi.
0
slow like honey
(06.01.21)
(3)

Korku filmi önerisi

Fiyu
2018 ve sonrası çekilmiş film önerisi alabilir miyim?Beğendiğim tarzlar aşağıda.The conjuringSinisterİnsidious
2018 ve sonrası çekilmiş film önerisi alabilir miyim?
Beğendiğim tarzlar aşağıda.

The conjuring
Sinister
İnsidious
0
Fiyu
(05.01.21)
Us

Ben beğendim.
0
aslil
(05.01.21)
Hereditary
0
ryhmer
(05.01.21)
hereditary +1
0
blatta hiberna
(05.01.21)
(5)

bonus kredi karti almak icin ne yapmaliyim?

nefertarii
hicbir sekilde kredi karti ve hatta kredi alamadigima dair duyuru acmistim bi ara.durum hala ayni sayilir bu arada; gecenlerde garanti bankasi aradi (okulum calisiyordu dolayisiyla 7 yildir kullanmadigim bir hesabim var; kart filan nerde allah bilir) kredi karti ister misiniz dedi; ben de verirseniz
hicbir sekilde kredi karti ve hatta kredi alamadigima dair duyuru acmistim bi ara.

durum hala ayni sayilir bu arada; gecenlerde garanti bankasi aradi (okulum calisiyordu dolayisiyla 7 yildir kullanmadigim bir hesabim var; kart filan nerde allah bilir) kredi karti ister misiniz dedi; ben de verirseniz alirim dedim :)

tamam dedi iki saat telefondan islem yapti filan, sonra bi cevap geldi reddedilmis...

- yurt disina freelance is yapiyorum, sahis sirketim var, dolayisiyla surekli doviz akisi oluyor hesabima. hos bu para yapi kredi'de duruyor maalesef ki ama yine de hicbir banka bana ne kredi ne de kredi karti vermiyor.

-kredi notum ortalamanin hafif altinda, yukseltmek icin kredi kullanin diyorlar kredi vermiyorlar.en son zor bela teb'den yok yere kredi cektim bu ay 2. taksidi odeyecegim (aylik 2.000 taksit).

-halihazirda bir de enpara kredi kartim var 3250 tl limitli o da limit arttirmiyor.

bu neden boyle ya?
bu arada duyuru acmamin esas sebebi sanirim bonus en avantajli kartmis (miles & smiles, 24 taksit filan) onu nasil alabilirim ya?
sirket hesabimi garantiye tasimayi dusunmustum mobil arayuzu vs daha iyidir diye, onu da pek tavsiye etmediler nedense...

siz ne onerirsiniz?
0
nefertarii
(05.01.21)
ben de sizinle benzer şekilde çalışıyorum.

hem garantinin, hem denizbank'ın bonus'unu kullanıyorum (bireysel ve ticari).
bence world bonus'tan çok daha iyi.
bonus yerine world'e başvurun derim, zaten paranız da yapı kredi'ye yatıyormuş.
illa bonus diyorsanız, ticari hesabınızı denizbank'a alıp bonus business alın.
zaten hesap açarken hemen elinize tutuştururlar ama iyi bir şubeye denk gelmeniz lazım.
yine de bireysel olarak en iyi kart world bence.

enpara çok saçmalıyor.
ben de yurtdışından gelen paralar için enpara'yı kullanıyorum, bana kredi kartı bile vermiyor, ona boş verin.
0
blatta hiberna
(05.01.21)
186 tl aidat ödemek istiyorsan bonus al.
0
jamswety
(05.01.21)
garanti bonus pişmanlıktır. 186 lira nedir ya iptal edicem bende.. bu devirde kullanım bedeli almak kalmadı.. biraz araştırıp doğru kredi kartı seçicem..
0
hunharca ben
(05.01.21)
Enpara kartınıza birkaç ay ara ödemeler yaparak fazladan harcama yapın. Gerekirse nakit alınacakları da kartla alın, arkadaşın satın alacağı şeyi kartınızdan alın vs.
1.500 liralık limitimi güç bela 2.000 lira yapmıştım geçen sene.

Geçtiğimiz aylarda iki üç ay arka arkaya karttan 4 bin lira, 5 bin lira vs. harcama yaptım sonunda limitimi kendileri artırmayı teklif ettiler. Bilgisayar alacaktım apple kredi kartı kabul ediyor, hesabımda para var ama satın alamıyorum, şaka gibi bir durumdu, kendileri karar veriyorlar ancak.
0
kullanıcıadımbuolsun
(05.01.21)
Mobildeyim editleyemedim, enparadan limit artınca akbank arayıp(sadece eski bir burs hesabım vardı 10 senedir kullanılmayan) kredi kartı teklif etti. Önce mevcut kartınızın limitini yükseltmeye çalışın bu iş böyle yürüyor nedense. Sonra garanti de yeşil ışık yakabilir size.
0
kullanıcıadımbuolsun
(05.01.21)
(28)

Hangisine Abonesiniz?

oekuklu
Aşağıdaki platformlardan hangilerine abonesiniz?NetflixBlutvAmazon primeExxenS Sport PlusBein Connectedit:mubi'yi eklemeyi unutmuşumAyrıca ücretsiz olan Gain ve puhutv yi de kullanıyor musunuz?Sizce de çok fazla platform yok mu? Ki şubatta disney+ da gelecekmiş, HBO hiç yok bile
Aşağıdaki platformlardan hangilerine abonesiniz?

Netflix
Blutv
Amazon prime
Exxen
S Sport Plus
Bein Connect

edit:mubi'yi eklemeyi unutmuşum

Ayrıca ücretsiz olan Gain ve puhutv yi de kullanıyor musunuz?

Sizce de çok fazla platform yok mu? Ki şubatta disney+ da gelecekmiş, HBO hiç yok bile
0
oekuklu
(04.01.21)
netflix = yancıyım
amazon prime = aboneyim
bein connect = digitürk üyeliğim var.
youtube premium var bide.
0
false pretension
(04.01.21)
Netflix, amazon prime, disney plus.

Hbo Fransa'ya geldiginde onu da alacagim.
Sporu izleyecek zamanim olsa onu da alirdim ki bir dönem bein connect de aldim.
0
logisticsmanager
(04.01.21)
Netflix.
Prime'ı kargo için aldım ama sadece Fleabag izledim.
0
black holes in the sky
(04.01.21)
Hiçbiri. Yine de tercihimi Netflix'ten yana kullanırdım.
0
IncredibleMau
(04.01.21)
netflix
blutv (bu ay çıkacağım abonelikten)
amazon prime
bein connect (evde digiturk olduğu için)
youtube premium

çok fazla ama bir şekilde hepsini kullanıyorum öyle ya da böyle.
0
blatta hiberna
(04.01.21)
Hiçbiri
0
epitaf
(04.01.21)
ben de hiçbirine üye değilim. bir tek kardeşimin netflix'i var ama ona da aylardır girmiyorum.
0
ahm1
(04.01.21)
sadece bein connect'te spor paketi alıyorum. süper lig'i içermeyeninden. aylık 24 lira mıydı neydi.

televizyonum yok. televizyonda bir şeye bakmak istersem tüm kanallar açık olduğu için izleme şansım oluyor. onun dışında euroleague, avrupa ligi ve şampiyonlar ligi için de ideal. çok nadiren takılıyor. s sport plus'ta yayınlanan ligleri ve süper lig'i kaçak izliyorum.

netflix denen şeye üye olacağımı hiç sanmam. eğlenceyi bile tektipleştirip ekmek satar gibi dizi çekiyorlar. hiçbir içeriği ilgimi çekmiyor. eminim tek tük güzel olan da vardır ama onları yine filmlerle birlikte torrentten çekerim zaten. mesele para değil, netflix'e verecek param var ama bu tarz oluşumlara destek olmak istemiyorum.

"o zaman çektiği filmi de izleme" diyen olursa gitsin devlete verdiği parayla, vergiyle falan uğraşsın netflix'i savunacağına. şimdi durduk yere niye kendi kendime kimse bi şey dememişken kavga çıkardım bilmiyorum, hoş olmadı ama öyle yani.
0
der meister
(04.01.21)
Netflix ve Amazon prime
0
inheritance
(04.01.21)
Netflix
Blu vardı kapadim ama belki tekrar açabilirim

Bein de var
0
all girls dream
(04.01.21)
hiçbiri.
0
candide
(04.01.21)
hiçbirine üye değilim.

puhutv'de Şahsiyet'i izledim.

ileride amazon prime düşünebilirim.
0
late viper
(04.01.21)
Netflix
0
paramolacak
(04.01.21)
netflix, blu, amazon üçüne üyeyiz.

gain'i indirdim, telefondan bir şeyler izlemeyi sevmedim. eğer bu her şeye para ödeme çılgınlığı devam ederse hepsini iptal ettirip sadece kargo için amazon, müzik için spoti tutar, torrente geri dönerim.
0
roket adam
(04.01.21)
-Netflix kullanıyprum
-Gain indirdim terapist ve 10bin adım için. Tüm bölümler yayınlansın topluca izlerim diye bekliyorum şimdilik içerik izlemedim
-amazon prime almayı düşünüyorum bu aralar
-puhu da şahsiyeti ve babili izledim bir tek
-blu tv de izlemek istediğim bir kaç içerik var belki onların izlerim diye birkaç ay almayı düşünüyorum bir ara
-exxen hiç ilgimi çekmiyor
-disney+ loki için düşünmüyor değilim.
0
yazdonumu
(04.01.21)
Netflix
S Sport Plus
Bein Connect (Digiturk uydu yayını olduğu için bedava verilen connect üyeliği)

Puhu'dan Şahsiyet'i izlemiştim sadece.

Ek olarak IP TV var. Yukarıdakilerin çoğu, hatta Exxen içerikleri bile var. Ama arada takılıp beni delirttiği için S Sport Plus aldım F1 izlemek için.
0
himmet dayi
(04.01.21)
netflix var 3 kişi kullanıyoruz
blutv var, bozkır için aldım ilk, yerli dizi severim, sonra da behzat için kaldım, şimdi özel yapımları hoşuma gidiyor
amazon prime, alışveriş kısmını kullanmak için aldım esas, ucuz diye devam ediyorum
bein connect- digiturk var

puhu da şahsiyet ve dip'i izledim o kadar sonra girmedim.
exxen deneme üyeliği başlattım ücretsiz 1 hafta, iptal edeceğim.
0
fezagezgini_4
(04.01.21)
netflix, blutv, youtube premium şirket veriyor yan hak olarak

amazon prime, bein connect üyesiyim kendim ödüyorum

s sport plus f1 varken almıştım ama sezon bitince yenilemedim
0
ayin yazari
(04.01.21)
Sadece Netflix üyeliğim var. Gain’i de indirdik ama hiçbir şey izlemedim henüz.
0
ms brownstone
(04.01.21)
hiçbirine değilim.
dizi-tv-spor yayını izlemiyorum.
filmler için de torrent kullanıyorum.
mubi trial denedim. komedi gibiydi.

platform üyesi olsam içeriğe mahkûm olurdum. bir süre sonra kanepeye yayılıp "amaan x platformda ne varsa onu izleyeyim" gevşekliğine teslim olacağım da kesin gibi bir şey.

torrent daha zahmetli ve daha çok zaman alıyor ama özellikle biraz sinema tarihine eğileyim, az bilinen dünya sineması örneği izleyeyim filan diyorsan hiçbir platform torrent alternatifi olamaz.
0
filteria
(04.01.21)
torrentsporluyuz
0
alperz
(04.01.21)
Benim aboneliklerim ve önem sıram şu şekilde
Spotify
YouTube premium
Netflix
Amazon
Mubi
Blu tv(iptal edilecek)
0
kaderimse np
(04.01.21)
Strem.io Türkçe içerikler zayıf olsa da para verdiğiniz ve buraya gelmediği için veremediğiniz bütün içerikler var ve bedava.Netflix yancıyım ama izlemeyi planladığım film oradaysa açıp izliyorum aksi halde açmıyorum. Gain telefona indirdim ama TV app i yapmadıkları sürece asla açıp izlemem.
0
guitarissimo
(05.01.21)
Hiçbiri
0
Ven
(05.01.21)
sifir aboneligim var. netflix ve amazon prime'i arkadastan kullaniyorum.
0
hot potato
(05.01.21)
netflix aile hesabı
amazon prime
beinconnect iki arkadaş ortak aldık, herkes kendi takımının maçlarını izliyor.
spotify aile hesabı

puhu ve gain kullanmıyorum.
0
reanarchy
(05.01.21)
Netflix
Youtube premium

Hergün yeni birşey çıkıyor, netflix'i de ayda 1-2 sefer ya kullanıyorum ya kullanmıyorum, 2-3 arkadaşta var onlar takılıyor
0
birbilsem
(05.01.21)
netflix ve amazon prime duzenli uyeyim; ben arada netflix izliyorum sadece
0
sweetoffice
(05.01.21)
(6)

Yavru köpeklerimiz araba yolculuğunda kusuyorlar

nihannihan
2 tane 5 aylık yavru köpeğimiz var, araba yolculuklarında kusuyorlar, yarım saat içinde bile 1-2-3 kez yani o derece. Kusmalarını engellemenin bir yolu var mıdır, hap vs?
2 tane 5 aylık yavru köpeğimiz var, araba yolculuklarında kusuyorlar, yarım saat içinde bile 1-2-3 kez yani o derece. Kusmalarını engellemenin bir yolu var mıdır, hap vs?
0
nihannihan
(03.01.21)
evet, kusma önleyici bir ilaç veriliyor genelde ama adını unuttum.
veterinere danışın.
küçük oldukları için dozu önemli, buradan alacağınız tavsiyeyle hareket etmemenizi öneririm o nedenle.
0
blatta hiberna
(03.01.21)
Veterineriniz kopeklerin cinsine, kilosuna vs gore uygun olan yontemi size yazacaktir.
0
kuehles blondes
(03.01.21)
Maalesef bazı yavruşlarda bu oluyor. Yolculuk öncesi yemek yememelerine, camların aralık açık olmasına, yolu direkt olarak izlememelerine dikkat edin. Haplardan hiç kullanmadım ama bu söylediğim yöntemler işe yaradı bende.
0
wild honey suckle
(04.01.21)
kafessiz ve arka koltukta seyahat ettiklerini varsayarak eger imkaniniz var ise kafes almaniz ve seyahat esnasinda kafese koymanizi, eger kafes imkaniniz yoksa bir sekilde oturduklari alanin sert, duz bir zemin olmasini saglamanizi tavsiye ederim. dogrudan koltuk uzerinde oturduklarinda yumusak zemin fazlaca sarsilmalarina sebep oluyor. ayrica aracinizda kopeklerin bulundugu bolume ayrica serin hava verme imkani var ise kullanmanizi, yok ise usb veya cakmaliktan guc alan ek bir fani onlarin bulundugu bolume dogru dusuk seviyede calistirmanizi tavsiye ederim, genel olarak sicaga biz insanlar kadar dayanikli degiller bunu goz ardi etmeyin.
0
quietman
(04.01.21)
benim köpeğim de bazen bunu yapıyor. bi forumda birkaç mama tanesini tarçına bulayıp vermenin işe yarayacağını okumuştum. tesadüf mü bilmiyorum yaramıştı da.
0
pide
(04.01.21)
Training gerekiyor, epey sabır ve zaman istiyor. Güvenli şekilde sabit bir yerde olacaklar, hep aynı şekilde bindirip indirecekseniz, sıfır panik içinde.

Arabaya oturacaksınız 3-5 dakika asla motoru çalıştırmadan, onların sakin sakin oturmasını bekleyecekseniz. İlk on-on beş gün hep böyle olacak.

Sonra motoru çalıştırıp bekleyeceksiniz. Yine uzun tutmadan.

İnip binerken, ödül maması verin.

Sonra bir iki sokak ileriye gidip geri geleceksiniz.

Uzun yol çok iyi geliyor. Sadece uzun yolda veterinerden ilaç alın. Hiç kusmadan yol gitmiş olmaları onlara güven veriyor. Sonrasında daha kolay.
0
buf-e kür
(04.01.21)
(1)

Kedi Zehirlenmesi

aic
Kedimiz dün zehirlendi, sokak kedisi gibi dışarda da gezen bir hayvandı. Fare zehirinden şüpheleniyoruz veterinere de gösterdik. Bugün 24 saat geçti ilk belirtilerinin üzerinden. kasılma, körlük gibi belirtileri var. Ne kadar sürer, veya iyileşir mi? aklınıza gelen yapılacak bir şey var mı?
Kedimiz dün zehirlendi, sokak kedisi gibi dışarda da gezen bir hayvandı. Fare zehirinden şüpheleniyoruz veterinere de gösterdik. Bugün 24 saat geçti ilk belirtilerinin üzerinden. kasılma, körlük gibi belirtileri var. Ne kadar sürer, veya iyileşir mi? aklınıza gelen yapılacak bir şey var mı?
0
aic
(03.01.21)
veterinere de gösterdik diyorsunuz, veteriner zaten acil müdahalede bulunmadı mı?
hâla veterinerde değil mi?
nasıl bir müdahale yapıldı?
veteriner bilgi vermedi mi?

veteriner kontrolü altındayken bu şekilde kötüleştiyse tablo iyi görünmüyor maalesef.
veterinerde değilse acilen başka bir veterinere götürün.
0
blatta hiberna
(03.01.21)
(2)

Hasta kedi/ Ne yapmalıyım

eatpraylaw
Merhaba arkadaşlar. Geçen sene yavruyken kardeşimin arkadaşı tarafından sahiplenilen bir kedi var. Aşılarını biz yaptırdık bir gece bizde kaldı çok sevdim ama bana vermedi ve bodrumda baktı. Bu sene yavrulamış ve yavrulardan sadece biri yaşamış. Artık bakamayacağını ev sahibinin istemediğini söyledi
Merhaba arkadaşlar. Geçen sene yavruyken kardeşimin arkadaşı tarafından sahiplenilen bir kedi var. Aşılarını biz yaptırdık bir gece bizde kaldı çok sevdim ama bana vermedi ve bodrumda baktı. Bu sene yavrulamış ve yavrulardan sadece biri yaşamış. Artık bakamayacağını ev sahibinin istemediğini söyledi anne kediye talip oldum geçen seneden ısındığım için. Ama..

Geçtiğimiz salı gecesi geldi. Gözleri ve burnu akmıştı ağladı korkuyor falan dediler. Yemek yemedi, ortamı yabancıladı dediler. Sürekli uyuyor, kediler çok uyur dediler. Geldiğinden beri garip sesler çıkartıp kafa sallıyordu onu da ben tüy kusacak sandım. Bu garip hareketlerin git gide süresi uzadı ve sıklığı arttı. Dün apar topar veteriner aradım bulamadım. 4 gündür yemiyordu biraz yaş mama yiyince içim rahatladı ama ancak bugün götürebildim bir yere.

Bana otoimmun hastalığı olduğunu ağız bölgesinin sürekli böyle iltihaplanacağını, asla geçmeyip sık sık tekrarlayacağını iğneyle baskılanabileceğini ama giderek daha sık tekrarlanacağını ve en son haftada bire kadar düşüp maksimum 2-3 yıl yaşatılabilindiğini (bunu başaran da veterinermiş, muhakkak ben o kadar bakamam) söylediler. Halini hareketlerini görseniz içiniz acır ve gözüme uyku bile girmiyor. 8 ay kadar önce kuşumu aynı şekilde boğulmasını izleyerek kaybettim. Sakat olsa ya da geçecek bi hastalık olsa bakardım ancak gerçekten psikolojim elvermiyor sürekli ağlamaktan günlük işlerimi yapamıyorum.

Uyut diyenler oldu, barınağa bırak diyenler oldu. Sahiplendir diyen de oldu. ama kimse hasta ve öleceği kesin hayvana bakmak istemez. Çelik gibi sinir lazım. Uyutmak merhametli bir seçenek olabilir ancak bunun kararını ben veremem. Barınağa içim el vermiyor ama sürekli veteriner gözetiminde olacak olması belki onun için daha iyi olabilir.

Gerçekten ne yapacağımı bilmiyorum. Yarın tedavisinin devamı için tekrar veterinere götüreceğim. Sonrasında ne yapmalıyım karar veremedim.
0
eatpraylaw
(03.01.21)
barınak veteriner gözetiminde olacağı değil, muhtemelen bakımsızlıktan öleceği yer olur diyerek moralinizi bozacağım öncelikle.
üzgünüm ama gerçek bu maalesef.

ikincisi, otoimmun hastalık nedir?
hangi otoimmun hastalık?
ağız bölgesi dediğiniz için gingivitis mi mesela?
iğneyle baskılamadan kasıt kortizon mu?
kortizondan bahseden veterineri hemen değiştirin.

bunlar çok yetersiz açıklamalar, yani hastalığın adı ve tedavi yolu bilinmeden yorum yapmak zor ama anlattıklarınızdan bunları çıkardım.

hasta olduğu için sürekli uyuyordur, belli ki bir enfeksiyonu var.
kesinlikle doğru düzgün bir veterinere götürün, üzgünüm ama sizinkinde pek iş yok gibi geldi bana.
ağız enfeksiyonu yüzünden kedi uyutulmaz.
benimkilerden birinde var gingivitis, iyi bakarsanız yaşatırsınız.
iyi bakmaktan kastım evde düzgün besleyerek, yeterli ilgiyi göstermek.

daha çok bilgi verirseniz ben de daha çok yardımcı olmaya çalışırım ama şu an bu kadarını söyleyebiliyorum.

geçmiş olsun.
0
blatta hiberna
(03.01.21)
kesinlikle barınak ve uyutma birer seçenek olmamalı. Barınaklar sanıldığı gibi yerler değil ne yazık ki. Ya @blatta hiberna'nın dediği gibi bakımsızlıktan ölür ya da stresten zaten. Barınak veterinerleri ve çalışanları çok küçük bir kısım dışında işlerini gönül bağıyla, sevgiyle yapan insanlar olmuyorlar.
Bunun yanı sıra öleceğini bilerek bakmak psikolojik olarak çok büyük bir yük haklısınız ancak bu bütün evcil hayvanlar için geçerli emin olun ki. 4 kedi sahibiyim ve bir gün ölecekleri gerçeği bazen benim de uykularımı kaçırıyor. bu nedenle bunu düşünmeden, evcil hayvanınızla olabildiğince iyi vakit geçirip onun için elinizden geleni yapmanız gerektiğini düşünüyorum. ölüm hayatın gerçeği bunu kabullenip şunları sormanız lazım kendinize. Ben bu kediye iyi bakabilir miyim, gerekli ilgiyi gösterebilir miyim, tedavi sürecini yönetebilir miyim yoksa benden daha iyi bakabilecek biri var mıdır? eğer ikinci seçeneği uygun görüyorsanız sahiplendirin ancak sahiplendirme sürecini de titizlikle yürütmeniz, gerçek bir hayvansevere emanet etmeniz gerekli.
0
mtfbwy
(03.01.21)
(19)

bebek büyütmek cidden bu kadar zor mu yahu?

jonestown
ya da madem bu kadar zor neden bunu sürekli söyleyenlerin 2 3 çocuğu var..2 buçuk ay sonra anne olacağım, süreci rahat atlattım diyebilirim ve sonrasını da cidden kafaya takmadım hiç, uykusuz kalmak sürekli onunla ilgilenmek vs hiç stres oluşturmadı üstümde. ama cidden bişeyden çok bunaldım artık..y
ya da madem bu kadar zor neden bunu sürekli söyleyenlerin 2 3 çocuğu var..

2 buçuk ay sonra anne olacağım, süreci rahat atlattım diyebilirim ve sonrasını da cidden kafaya takmadım hiç, uykusuz kalmak sürekli onunla ilgilenmek vs hiç stres oluşturmadı üstümde. ama cidden bişeyden çok bunaldım artık..

yakın ya da uzak etrafımdaki çoğu insan sürekli normal muhabbet arasında bile benim için dünyanın sonu geliyormuş gibi hayatım bitmiş mahvolmuş gibi yorumlar yapıyorlar. en basiti uykuyu unut, hiç uyuyamayacaksın. bunlar iyi günlerin bol bol uyu.. yahu bu bebek hiç mi uyumuyor günde 7 8 saat uyku beklentim zaten yok bebekle ama 24 saat nasıl hiç uyuyacak vakit olmaz ki?

kendini unut hayatın tamamen ona göre olacak diyorlar, nailart çok severim mesela, tırnaklarıma bakıp onu bırak saçını taramaya vakit bulamayacaksın diyolar. yahu saç taramak kaç saniye, duş almak kaç dakika? tamam yeni doğan döneminde belki olabilir ama iddia ettikleri süre 2 3 yıl.

çalışma hayatımda aylarca günde 18 saat çalıştığım, 2 3 saat uykuyla hayatıma devam ettiğim zamanlar oldu. öyle çıtkırıldım bi bünyem yok. yaklaşık 1 sene kendim bakacağım sonrasında çalışma hayatına döneceğim. madem bebek böyle bişey annesi bakamıyor başkası nasıl bakacak bu bebeklere?

bebek tecrübesi olanlara soruyorum, bu iş cidden bu kadar zor mu yoksa insanlar laf olsun diye mi söylüyorlar, onlar mı işbilmez ben mi fazla rahatım?

ha bi de şey var, herşeyi sayıp, ama bi kere gülünce herşeyi unutursun demeleri.. unuttuğun şeyi bana niye anlatıyorsun madem..
0
jonestown
(03.01.21)
doğan çocuğun bir rahatsızlığı yoksa hepsi gereksiz abarti. 6. aydan sonra zaten kendi düzeni olan bir canlı. hayatını çocuğa endeksleyenlerin sorunu kendi hayatlarından vazgeçip bunu bir amaç gibi görmeleri. oysa zaten temel ihtiyaçları sağlandıktan sonra çocuk kendi büyüyen bir canlı.
0
helenart
(03.01.21)
Yeni nesil ebeveynlik zor malesef. Ben, annemler, arkadaşlarım, tanıdığım herkes bir şekilde, sokakta okulda büyüdük. Ama şimdi arkadaşlarımdan kimi görsem çocuğu için sürekli projeler hazırlıyor, her şeyi araştırıyor, TUS'a hazırlanır gibi çocuk bakıyorlar. Biz büyürken bu kadar külfet olmadık. Uykusuzluk konusu doğrudur. Çocuklar gece açıkıp falan uyanıyorlar. Kariyerist değilsen çok da büyük mesele değil. Ama etrafındakilerin senden beklentisi büyük olunca 24 saatin de o çocuk olabilir. Hayırlı olsun. Umarım rahat büyütürsün.
0
prole
(03.01.21)
bebeğim yok, olmasını da istemiyorum. çünkü gerçekten çocuk "yetiştirmek" zor.

sırf uyku değil sorun, stresi var. bebeğin sağlığından endişeli olacaksın, kendi evebeynliğinden şüphe ediyor olacaksın (neden ağlıyor, neden susturamıyorum...), iş stresi, eşinle gerginlikleriniz, artık çocuğum var kendi hayatımı ona göre yaşamak zorundayım, bireyliğim kalmadı... bebek de hep bebek kalmayacak, şimdiden maması var bezi var, para yetiştirmek zor. ileride büyüdükçe derdi masrafı artacak. o ana odaklanmak zor, geleceği de düşündüğünden stres iyice artacak. ya çok hastalanırsa, bir yerine bir şey olursa, kaybolursa, öğrenmede zorluk yaşarsa, doğru ahlakı öğretmezsem, arkadaşlarından derslerde veya maddi durumda geri kalırsa... travma yaşarsa, ya onu kaybedersem...

he çalışan annelere daha zor tabii de çalışmıyorsan daha çok vakit bulabilirsin hobilerine.

bu stresi göze alıp, cesaret edebilenlere tebriklerimi iletiyorum.

hiç iyi yetiştirilmemiş, hep ihmal edilmiş, kötü muamele görmüş bir çocuk olarak çocuk yetiştirmenin gerçekten çok zahmetli ve fedakarlık isteyen bir şey olduğunu düşünüyorum. ay bunları yazarken bile afakanlar bastı.

----
edit: çocuk bu büyür demek yanlış. büyür ama doğru yetişir mi? insan gibi insan olur mu? onun hayatından sen sorumlusun ve tabii ki her şeyini detaylıca düşünüp hesaplayacaksın. oyuncak değil bu, canlı.
0
batlegolas
(03.01.21)
eşinin desteği oldukça önemli. ancak ilk 6 ay neredeyse sadece anneye bağımlı olarak yaşıyor çocuk.

yukarıda aktarılanların da abartı olmadığını ayrıca söyleyeyim. yaşadıkça göreceksin. ancak bir şekilde üstesinden geliniyor.
0
tantunisultansuleyman
(03.01.21)
Eğer çocuğa mama vermeyeceksen(ki verme her annenin sütü bebeğine yeter bu konuda çok netim) evet çok zor. Devamlı emmek istiyor, hiç uyumuyor, hep bir sorun vs.
4.5 yaşında çocuğum var 4 senedir psikoloğa gidiyorum. Doğum sonrası depresyonum hala geçmiyor. Bana çok zor geldi çünkü 2 sene hiç uyumadan emzirdim 1 kere bile biberon ve emzik kullanmadım. Hala doğrusunun bu olduğunu düşünüyorum ama zorluyor işte :)
0
sta
(03.01.21)
konuşanların bir garip psikolojisi var, onu ben bu güne kadar anlayamadım. daha çok laf olsun torba dolsun diye konuşuyor insanlar. veya başlarından geçen zorlu tecrübeleri durmadan anlatmayı severler ya, onun gibi birşey galiba. umarım azalarak biter bu muhabbet, zira hiç hoşlanmıyorum. madem tecrübelerimizi anlatmaya bayılıyoruz, ilk kez anne olacak birine tecrübelerden süzülen olumlu, yapıcı, faydalı sözler söylemeleri gerektiğini düşünüyorum. insanın zihnine baştan olumsuzluklar yüklenince zamanı geldiğinde olaylarla karşılaşınca kötümserliği artıyor. ben bu anlamda anne itiraf sayfalarını da sevmiyorum. kafamızda büyütüyoruz, başkalarında da aynı isyanları görünce iyice kurban psikoljisine giriyoruz. ben böyleydim yani, çok zorlandım ama zorlanmama gerek yokmuş. şimdi geriye bakınca anlıyorum. bebekle evde olmayı planladığım 2 yıl için başka hedefler koymadan kendimi bebeğin ritmine bıraksam daha az sinir stres sahibi olurmuşum.

hiç uyumayacaksınız diye birşey yok, bebek uyudukça uyursunuz. ama bebeğin uyku düzeni beslenmek için 2-3 saatlik periyodlara ayarlı olduğundan biz yetişkinler böyle bölük bölük uykuyla uykumuzu alamıyoruz. o yüzden hiç uyunmamış gibi geliyordur o söyleyenlere :) bakım için de aslında zaman var ama hormonlardan mıdır nedir eskisi kadar elzem olmuyor sanki. o lohusa topuzu illa ki yapılacak, o pijamanın dizleri çıkacak :)
bakınca bebekle ilgilenmek atla deve değil, dediğiniz gibi iş hayatımızda ne projeler yetiştirmişizdir, ne streslerle baş etmişizdir. bence insanı tüketen özellikle bebek çok minikken mekana kısılmış olma hissi.. çevrenizde yardım alabileceğiniz birileri olursa daha mutlu ilerlersiniz süreçte. zaten sonra da bir düzen oturur, alışırsınız.

neticede rahat bir yapınız varsa çok güzel, umarım böyle devam edersiniz. hem siz hem bebeğiniz için en güzeli bu.. sağlıkla sevgiyle büyütün..
0
evanka
(03.01.21)
1. aydan sesleniyorum, uykusuzluk vs. alisiliyor öldürmüyor yani. yalniz hamileyken verilen tavsiyelerden birini ciddiye alacak olsaydim kesinlikle gogus uclari icin hamileyken bakim yapmak gereksinimini ciddiye alirdim. ne dogum ne uykusuzluk, hicbiri gogus ucu yaralari kadar yipratip can yakmadi. gumus kapaktir, kremdir vs.dir hamileyken basla sonra cok canin yaniyor diyen kimseyi dinlemedim asiri pismanim. 1 aylik aglayarak emzirme surecinden sonra ancak iyilesti yaralarim. o konuya odaklanmani tavsiye ederim. firsat buldukca uyu diyenlere de cok aldirma bence, uyku depolanabilen bisi diil sonucta, ne kadar uyursan uyu bebekten sonra yine uykusuz olacaksin ama dedigim gibi öldürmüyor. hamileyken ben de senin gibiydim, dogum sonrasi da ayni kafadayim hala (gerci 1 ay oldu daha sonra delirirsem simdilik bilemiyorum :)) ). bir diger tavsiyem de kimseyi, kimsenin anneligini, kimsenin bebegini kendinle kiyaslama. herkes kendine ozgu cunku. eyyorlamam bu kadar. simdiden hayirli olsun, saglikla gelsin, mutlu bir bebek olsun.
0
in vino veritas
(03.01.21)
Kan değerlerini sürekli kontrol altında tut çünkü özellikle magnezyumun ve vitaminlerin eksikse sağlık sorunları ve depresyon insanın peşini bırakmaz. Mutlaka mutlaka bunlara dikkat edecen.

En önemli şeyi söylüyorum mutlaka bunu yap. Bebeğe sen bakıyorsan kocan da eve baksın. Evle ilgilenen biri mutlaka olsun çünkü annenin iş yükü ilk yıllarda azaltılmalı ki anne tükenmişlik yaşamasın, özellikle gerginlik, kaygı, öfke gibi duygular çoğalmasın, bebeğe sütü aracılığıyla bu duyguları yüklemesin. Bunun için annenin bebeğe odaklanması ve bunu yaparken bakımının sağlanması (hiç değilse evin temizliği düzeni ve çamaşırı ütüsü babanın işi olsun yemek ve bebeğin bakımı ve babaya ve bebeğe olan manevi destek annenin işi olsun) çok çok önemli.

Bunu mutlaka sağla. Mutlaka. Yoksa o bebek babanın gözünde kıymetsiz olur, sen de "doğal görevini yapmış" olursun, ortada ailenin ve bebeğin huzurunu önemseyen bir erkek olmaz. Bunu mutlaka yap. Evet ilk aylarda biraz zorlayacaktır bebek ama senin bakımına dikkat edildiğinde hepsi kolaylaşacaktır.

Yalnız kalma. Her işi sırtlanma yüklenme her şeyi ben yapayım diye atlama her şeye. Bebeğine bak kendini sağlam tut moralin halin sağlığın iyi olsun gerisi kolay.
0
1bir1bir1
(03.01.21)
çocuk sahibi değilim ama bebeği olan 30'larındaki arkadaşlarımın söylemlerinden hareketle konuşuyorum, kesinlikle kendi hayatlarının kalmadığından şikayet ediyorlar. tüm hayatları bebeğe endeksli bir şekilde yaşıyorlardı. bu tabii ki iş hayatında proje yetiştirmekten farklı çünkü iş hayatında her zaman yemişim işini abi ya diyebilirsiniz, bi seferlik sallayabilirsiniz, çocukta öyle değil, bir kere bile atlama şansınız yok. her şeyi sürekli mükemmel şekilde yapmak zorundasın, bi kere yanlış yaptığında ufacık bebeğin hayatı söz konusu oluyor. bu sebeplerden ötürü evet çocuk sahibi olmak zor diye hissediyorum ben de. bir de bebeğin çiftlere yüklediği ekstra sorumluluk, hayatın tekdüzeleşmesi, cinselliğin azalması - bitmesi ve çiftlerin birbirinden uzaklaşması gibi bir sorun da oluşuyor, zaten o yüzden belli bi yaştan sonra evlilikleri çocuk yürütüyor diyorlar.

ben de 30'unda evli bir birey olarak çocuk yapmayı ancak "tüm hayatımı bebeğe endekslemeye karar verdikten" sonra planlıyorum açıkçası olursa tabii, yani gezme tozma kendim için yaşama işlerini bi kenara bırakıp sadece çocuk için yaşamayı kabul etmem lazım önce. çünkü en az bi 10-15 sene çilesi var bu işin, sonra da 50 yaşına geliyorsun zaten.
0
roket adam
(03.01.21)
Kesinlikle çok haklısınız, ben de çok rahatsız oluyorum bu sürekli söylenenlerden ve açıkçası çoğunun hazır olmadan, erkenden, mahalle baskısıyla ya da ezberden çocuk yapanlar olduğunu düşünüyorum. Henüz çocuk sahibi değilim ama kardeşlerimle aramızdaki yaş farkı çok olduğu için hem annemlerin gözlemledim, hem de kendim bakımlarında aktif rol aldım. Dolayısıyla iyi bir fikrim var nasıl bir şey olduğuna dair.

Özellikle eltim ve kaynım çok fenaydı bebekleri doğduktan sonra ilk sene. Yok hiçbir yere gidilmiyor, yok gezilmiyor, yok her şey bebeğe göre oluyor. E herhalde yani ne bekliyordunuz? Kenara atacaktınız, siz gezecektiniz de kendi kendine büyüyecek miydi? Kaldı ki eltimin anne ve babası da üst katlarında yaşıyor yani.. Ne zaman isteseler bırakıyorlar çocuğu.

Bilmiyorum bana çok tuhaf geliyor. Kolay değil, elbette çok zor özellikle ilk aylar ama insan kendini hazırlamış olmalı buna. Henüz kendisi yeterli olgunluğa erişememiş insanlar çocuk sahibi olunca böyle oluyor bence.
0
gmzo
(03.01.21)
çocuk algınızla ilgili bir şey ama helenart'a daha çok katılıyorum.

etrafımdaki kendi yaşıtım annelere bakıyorum (ki çok yakın arkadaşlarım da var, dışarıdan bakmıyorum yani) dediğiniz gibi saç baş ayrı yerde.
manikür, pedikür gibi şeyler zaten yok.
perişanlık, devamlı çocuk çocuk çocuk düşüncesi ve tamamen ona endeksli bir yaşam.
hayatları mahvoldu resmen.

diğer yanda, kendi bebeklik resimlerimde annemin lohusayken bile kırmızı ojeli olan elleri, bebekliğim boyunca fönlü ve röfleli saçları ve normal bir hayat.

iki yıl boyunca meşhur bir bebek maması markasında çalıştım, annelerle birebir muhataptım ve bilgi verebilecek konumdaydım.
çocuğun belli bir düzeni olur, "mama saatinde yemiyorsa zorlamayın ve elinizde kaseyle/biberonla peşinde koşmayın ya da her istediğinde emzirmeyin, sonraki mama saatine kadar bekleyin." derdik, dilimizde tüy biterdi.
bunu uygulayan anne yok gibi bir şey.

yakın çevremde "ama istiyor" diye 15 dakikada iki kere bebeğin ağzına meme dayayan anne var.

daha emekleyemeyen bebek için salon eşyalarını salondan çıkartıp, ortasına kocaman yorgan seren var.

çevremdekilerden birinin dört buçuk yaşındaki kızı hâlâ bezine kaka yapıyor.
bir başkası da "belki öğretmenler disiplin verir biraz" diye iki yaşını geçince kreşe göndermeyi planlıyor.

ilk altı ay zordur, uyku düzeni, emzirme veya süt yoksa mama düzeni oturtmak gibi şeyler bazı bebeklerde gerçekten zor olabiliyor.
ama sonrasında bebek ev hayatına uyum sağlamalı, sağlayacak şekilde büyütülmeli.
bebeğin ya da çocuğun her istediğine evet demek, her istediğini yapmasına izin vermek ve hayatınızı ele geçirmesine göz yummak çocuk büyütmek değil, uzun vadede çocuğa zarar vermek demek zaten.

bir de şunu görüyorum.
instagram'da kendini çocuğuna adamış anneleri takip ettikçe, yemek yapmak için çocuğu bir saat parkına koyduklarında bile "kötü anneyim" hissine falan kapılıyorlar.
sürekli bebek bakımı ve annelik forumu okuyup, devamlı sosyal medyadan bu konuları takip ediyorlar.
bunun annelerin psikolojisini aşırı olumsuz etkilediğine birebir şahidim.
0
blatta hiberna
(03.01.21)
5 yasinda bir velet sahibi olarak bildiriyorum: evet zor. evet uyumuyorlar.

oyle incik cincik ilgilerini cok cekecek o yuzden onlar ayaktayken yapamayacagin hobilerini unut. nailart kullum imkansiz yani kendin yapmayi seviyorsan. nerede vakit bulacaksin?

ki bebesini 40 gunlukten itibaren aksam ezani okunur okunmaz yataga dehleyen bir anne olarak soyluyorum bunu. bir de dusun esin etrafindakiler falan cocuklari geceyarisina dek oturtan tiplerdense hepten bitti gun.

esinden destek gormezsen etrafindakiler sinir yuku olursa evet yani soylenenler hakli. dus aliyorsun ama nasil aliyorsun. o sac taraniyor ama nasil taraniyor. yani surekli sana yapisik bir yasam formu. cocuksuz halindeki kafa rahatligi ile bunlari yapman imkansiz.

5 yasindaki danam hala gecenin bir koru uyanir ve yanima gelir salona orada devam eder uykusuna. bu bile arka planda bir tab aciyor beyni surekli mesgul ediyor. o surekli hazir olda sorumluluk hali insani bu kadar yoran sey zaten.
0
2oda1salon
(03.01.21)
@

olumlu düşünceler ve tavsiyeler içim teşekkür ederim, diğerlerine de elbette fikir verdikleri için ayrıca teşekkür ederim.

elbette zor olacak, saatlerce kendime ayıramayacak saçımı başımı yapamıycak her duştan sonra nailart yapamıycak her istediğimde özgürce çıkıp gezemeyeceğim. bunların bilincinde ve biçok şeye doymuş olarak bu bebeği yapma kararı aldık. zaten bebek düşüncesinden önce de eşimle aylar öncesinden çılgın gibi devam eden sosyal hayatımızı frenlemiş bazı insanların hiç yapamayacağı çoğu şeye doymuş durumdaydık. hayatını tamamen başka şeye odaklamak konusuna gelirsek de, hangi insan hayatının hangi döneminde bunun için yüzde yüz hazır hisseder ki zaten? güçlü bi psikoloji ve kabullenmeyi fedakarlık yapmayı bilen bir bireyin bunu da aşılmayacak bir sorun haline getireceğini düşünmedim hiç. bu yüzden de dediğim gibi kafam hep rahattı stres yapmadım ama insanların bunu bu kadar zor yansıtmaları beni cidden geriyor maalesef.

çocuk büyütmek elbet büyük sorumluluk, büyük bilinç isteyen iş ama sağlıklı düşünen her birey o çocuk olduktan sonra bunu yoluna koymayı, delirmeden atlatmayı bilir gibi geliyor hala..
0
🌸jonestown
(03.01.21)
Bebekten bebeğe değişir.
Bir arkadaşım ilk oğlan bebeği hiç uğraştırmadığı için ikinciye cesaretlendiğini, ama sonra ikinci bebekle pişman olduğunu söylemişti.
Ben tek bebekle pes ettim mesela. Çalışma koşullarım kötüydü, mobbing vardı.
Eş ve aile desteği varsa daha kolay olabilir.
0
pro9it9is9
(03.01.21)
doğuma bu kadar az süre kala böyle şeyleri düşünmeniz size yarar değil daha çok zarar getirir. eğer şu durumda değil de çocuk yapmayı düşünme aşamasında olsanız çok daha farklı yazardım ama siz artık annesiniz. bu çocuk dünyaya gelecek ve siz ömrünüz boyunca ona kendinizden daha çok bakacaksınız. bu korkulacak bir şey değil. ben anne değilim ama vakti gelince olmayı çok isterim. siz gerçekten kıskanılacak bir azınlıktasınız. anlattığınız kadarıyla tüm zorlu aşamaları aşmış, sağlıklı bir birey yetiştirecek sağlıklı bir annesiniz. hadi insanların düşüncelerini vazgeçin ve kendi gerçekliğinize odaklanın. bundan 3 ay önce köpek sahiplendim. küçüklüğümden beri istediğim bir şeydi ve o bile bazen işlerimi aksatmama sebep olabiliyor. ama böyle bir durumda asla onu atmayı veya başkasına vermeyi veya ya keşke yapmasaydım tüh dedikleri gibi oldu köpek almak çok büyük sorumlulukmuş demiyorum. çünkü onu seviyorum ve bu bana yük gelmiyor. evet bazı günler uykusuz kalacak, bazı günler duş bile alamayacaksınız çok doğru. ama bunları dünyaya getirdiğiniz yavruyu görünce unutacaksınız çünkü o sizden bir parça.

ayrıca dedikleri kadar abartan kadınlar gerçekten tembel :) işten eve gelip ayaklarını uzatıp yemek bekleyen bir kocanız yoksa, ve en azından yanınızda 3-4 saat duracak bir kişi anneniz/kayınvalideniz veya bir bakıcınız varsa gerçekten abartıldığı kadar zor olduğunu düşünmüyorum. siz de öyle düşünmeyin ve zor olmasın. şimdiden hayırlısı olsun.
0
melina
(03.01.21)
@jonestown

Sevgili arkadaşımız, insanların bu işi bu kadar abartmalarına bakma. Bence dengesizce şikayet ettikleri ve sürekli olumsuzluğa odaklı yaşadıkları için böyleler. Halbuki şöyle bir söz var ki doğaya baktığın zaman da bunun %100 uygulamasını görebilirsin:

"Çocuklarınızı eğitmek için büyük çabalara girmenize gerek yok. Çünkü onlar sadece sizi taklit ederek öğrenirler. Siz kendinizi eğitin yeter."

Bu minvaldeki o yazıyı Üstün Dökmen'in ağzından yazan da var başka kişilerin ağzından yazan da. Ama bu yazı %1500 doğrudur.

Ayrıca anne babalık bir insana hayatı öğretmek demek. Hayatta şimdi ve burada nasıl yaşanacağını öğretmek demek. Sen istemez misin o da evladı olduğunda kendini kendi hayatından tamamen soyutlamak yerine kendi hayatına evladını da onun faydasına olacak seviyede dahil etsin, mesela hobilerini yapmak istediğinde onunla birlikte yapsın, ona yeni şeyler katsın... istemez misin? Bence çocuk büyütmek o kadar da ağır bir yük değil, biz neysek yavrumuz da en az o olacak, ona göre davransak yeterli gibi.
0
1bir1bir1
(03.01.21)
çocuğum yok ama bunun zor olduğunu bilmek için çocuk sahibi olmaya gerek yok bence. o 2-3 tane yapanların bilerek yaptığını düşünmüyorum:) bana kalırsa çok büyük sorumluluk, insanların farkında olmadığı kadar büyük.
0
nothing in my way
(03.01.21)
Çocuğum yok, ama ikiz yeğenlerim var.
Bana göre bebeklik döneminin en büyük zorluğu gaz çıkarmada zorlanan yeğenimin bazen saatlerce ağlamasıydı. Sinir harbi.
1-3 yaş dönemi süper; ama düşmesinler, kendilerine zarar vermesinler diye sürekli takip etmeniz lazım.
3-6 yaş döneminde sürekli oyun ve ilgi istiyorlar. Benim pilimi 2 saatte bitiriyorlar. Onların enerjisi bitmiyor. Öğlene kadar kreşe gidiyorlardı kapanana kadar. Öğleden sonra birkaç saat öğretmenlerinin verdiğini aktiviteyi yapıyorlar. En geç 22.00’de uyuyorlar. Bu da 7-8 saat birlikte oyun oynamanız veya site bahçesinde arkadaşlarıyla oyun oynarken gözlemeniz demek.
Abimin eşi çocuklar 1 yaşındayken çalışmaya başladı. Ev işleri ve çocukların bakımını annem ve kayınvalide üstlendi. Onlar hiç şikayet etmiyorlar, ama ben dayanamazdım valla. Çalışan annenin bakım için desteği olması şart bence. Abimler sosyal hayatlarına son sürat devam ettiler. Allah tüm yeni ebeveynlere benim annem gibi birini nasip etsin. :)
0
auroraaurora
(03.01.21)
Çocuğum yok ama biri bebek iki çocuk bakımı deneyimim var. Zorlukları da var güzellikleri de. Önemli olan sizin kendinizi buna hazır hissetmeniz. Hayatınız değişecek ona göre şekillenecek. Bu bir gerçek. Hayatınızdan kariyer olsun, sosyal hayat olsun doyum almışsanız ve anlayışlı, sorumluluk sahibi bir eşe sahipseniz çok endişe etmeyin. Annelerinde gözlemlediklerim bunlar. Mutluluklar dilerim
0
skywalker.anakinn
(04.01.21)
(7)

Hediyelik viski

etna
Alkolle arası iyi olan Egeli bir aileye yılbaşı hediyesi olarak viski alayım diyorum. (Yılbaşını orada geçireceğim evet)Viskiden pek anlamam. Ne almam gerekir? Ve hangi boy? Veya başka önerilere de açığım.
Alkolle arası iyi olan Egeli bir aileye yılbaşı hediyesi olarak viski alayım diyorum. (Yılbaşını orada geçireceğim evet)
Viskiden pek anlamam. Ne almam gerekir? Ve hangi boy? Veya başka önerilere de açığım.
0
etna
(31.12.20)
en büyük boy bi tane jack daniels al gitsin
0
reanarchy
(31.12.20)
single malt. mesela talisker, coal ila, lagavulin, laphroaig. 70cl. bunlar pahalı daha ucuz bişey var mı diye bakarsan bulabilirsen ardbeg. hatta 5 yıllığı tr'ye gelmiş diye okudum daha uygundur diye düşünüyorum.
0
emininsel
(31.12.20)
ben gentleman jack almıştım.
0
blatta hiberna
(31.12.20)
Woodford reserve şık durur alabilirsin.
0
wild honey suckle
(31.12.20)
Chivas 12 yıllık al geç
0
silah taciri
(31.12.20)
Grappa alin degiisklik olsun
0
mirafiori
(31.12.20)
tamamen butcen ile alakali; bende az once hediyelik icki alisverisi yaptim en uygunlarindan yine de 4.500 gibi bir rakam tuttu.

single malt 12 ya da 18 yillik guzel bir sey alabilirsin (talisker ya da lagaluvin olabilir) para muhim degilse blue label oneririm
0
sweetoffice
(31.12.20)
(14)

izlerken en çok keyif aldığınız,sürükleyici,kaliteli dizi hangisiydi?

neoluyokardesimnebutantantana
2-3 tane de yazabilirsiniz tabii.
2-3 tane de yazabilirsiniz tabii.
0
neoluyokardesimnebutantantana
(30.12.20)
Bosch, justified, mandalorian, true detective, mindhunters.
0
logisticsmanager
(30.12.20)
Dexter
0
stewie
(30.12.20)
The Sopranos
0
ms brownstone
(30.12.20)
Breaking Bad, cok yavas baslasa da inanilmaz surukleyici bir hal aliyor ilerleyen sezonlarda.

Fringe (son sezon haric), nefis bilim kurgu

The Good Place, surukleyici olmayabilir ama kesinlikle cok kaliteli, dusunmeye iten bir felsefe/komedi dizisi.
0
taurina
(30.12.20)
benim için "en" dizi the sopranos.
0
sanat guresi
(30.12.20)
Mindhunter
Escape at Dannemora
Killing (usa - ilk sezon)
Bosch (ilk sezon)
House of Cards (ilk 2 sezon)
0
sadegazoz
(30.12.20)
lost'tan aldigim tadi hic bir diziden alamadim.
0
in vino veritas
(30.12.20)
Dexter
0
suicides underground
(30.12.20)
Dexter.
0
komando kani var bende
(30.12.20)
breaking bad
dexter
sons of anarchy

dexter manevi olarak ayrı bir yerde ama yine de üçünü ayıramıyorum.
0
blatta hiberna
(30.12.20)
better call saul yazılmamış, olacak şey değil. better call saul dunyanin en iyi dizisi.
0
hazen
(30.12.20)
konu keyif ise peep show ve curb your enthusiasm. hakikatten keyif icinde izleyip güldüm.
0
duster
(30.12.20)
the sopranos
six feet under
the shield
0
nothing in my way
(30.12.20)
diziler ile ilgili sorduğunuz cevabı lost'tur. ben hiç bir diziyi bu hafta ne olacak diye beklediğimi hatırlamıyorum.
0
co2s2
(30.12.20)
(5)

bu işler nasıl yürüyor?

cosmicgadin
diyelim ki kafanızda kendinize uygun bir televizyon programı için bir fikir var. Bununla ilgili doğru kişilere ulaşma nasıl sağlanır? Elini kolunu sallaya sallaya gitsen ya da internetten ulaşsan kimsenin muhatap olmayacağı kesin. Hadi ulaştınız bu sefer de fikrinizi değerlendirip size yol verebilir
diyelim ki kafanızda kendinize uygun bir televizyon programı için bir fikir var. Bununla ilgili doğru kişilere ulaşma nasıl sağlanır? Elini kolunu sallaya sallaya gitsen ya da internetten ulaşsan kimsenin muhatap olmayacağı kesin. Hadi ulaştınız bu sefer de fikrinizi değerlendirip size yol verebilirler.

Hiç bi fikrim yok, bu işler nasıl ilerler? Bilenler bi aydınlatsın lütfen.
0
cosmicgadin
(27.12.20)
Çok anlamam ama programın formatını mantığını bir kağıda döküp sonra gidip notere onaylatırsan olur gibime geliyor. Ondan sonra her yere faks da çeksen sıkıntı çıkmaz muhtemelen.
0
prizmatik
(27.12.20)
Gerçi biraz değiştirip yine çalabilirler ama dava edip hakkını ararsın.
0
prizmatik
(27.12.20)
tam olarak bu süreç (tv için proje hazırlama) bizde seçmeli ders olarak vardı ama ilgilenmediğim için almamıştım.

sinema-tv öğrencileri ya da fakülteleriyle iletişime geçebilirsin.
0
filteria
(27.12.20)
bir yapımcıya veya yapım şirketine ulaşacaksınız.
ama fikri kağıda döküp notere tasdik ettirdikten sonra götürmeniz daha doğru olabilir.
gerçi çalan yine çalar ama...
televizyona direkt gidilmez, yapım şirketleri diziler ve bu tip şeyler geliştirir, kanallar da bunları satın alır veya onaylar ve bütçe verip finansmanını sağlayarak kanallarında yayına sokarlar.
0
blatta hiberna
(27.12.20)
fikrinizin ya da senaryonuzun patantini alacaksınız.
epats ya da tc kültür bakanlığı telif hakları gnl md.
sonra bu işi yapan yapımcı şirketlere ulaşıp pazarlamaya çalışacaksınız.
0
ankarakecisi
(27.12.20)
(13)

Çoğu kişinin sevdiği ama sizin sevmediğiniz türkçe şarkılar neler?

kostüm çok güzel prenses misiniz
Sb..Hani bazı şarkılar vardır çoğu kişi bilir ve çok sever, ama sevmeyeni de illaki vardır. Mesela, sen benim şarkılarımsın bu kategoride benim için. Sizden de örnekleri bekliyorum *-*Teşekkürler
Sb..

Hani bazı şarkılar vardır çoğu kişi bilir ve çok sever, ama sevmeyeni de illaki vardır. Mesela, sen benim şarkılarımsın bu kategoride benim için. Sizden de örnekleri bekliyorum *-*

Teşekkürler
0
kostüm çok güzel prenses misiniz
(27.12.20)
tam olarak soruda kastedilen şey olmadığının farkındayım ama şu "çırpınırdı karadeniz"i duymaya tahammül edemiyorum. normalde zaten instagram'da "prim yapıldı, vatan kurtarıldı" tarzı bomboş videoların arka planı haline geldiği için ön yargılıydım. sonradan araştırınca çok şaşırdım, esasında bu tip aptallıklara meze edilmemesi gereken önemli bir eser olarak değerlendirildiğini gördüm.

yine de kendisine dair fikrim maalesef değişmedi. inanılmaz rahatsız edici bir ses, duymaya tahammül edemiyorum.
0
der meister
(27.12.20)
www.youtube.com Cogu kisi seviyor mu emin degilim ama oyle bir cringe oluyorum ki, olecem o derece:)

Bir de Ibrahim Tatlises guzellemeleri, essiz sesi varmis, saygi duymaliymisiz falan. Bildigin aniriyor gibi geliyor bana.
0
neverletyougodown
(27.12.20)
tarkan, nazan öncel, sezen aksu şarkıları.
0
battal gemalmaz
(27.12.20)
bir kıvılcım düşer önce
0
regina phalange
(27.12.20)
şarkı bazında örnek veremeyeceğim, genel olacak ama...

-türkçe rap genel olarak asla benlik değil, ki türkçe olmayan da ne kadar benlik tartışılır zaten.

-sezen aksu bana göre sadece sevgiliden ayrıldıktan sonra melankoli yaparken dinlenilecek biridir mesela.
sevdiğim şarkıları olsa da, normal hayatımda oturup dinlemem.

-şebnem ferah'ın şarkıları ne kadar güzel olursa olsun, ki yani ortalama bence, en fazla bir kere, bilemedin iki kere üst üste dinleniyor, tam bir dişi yakarış vakası.
"yıkılmadım ayaktayım" arabeski.

-türkü sevmem. arada istisna olabilir ama aklıma gelen bir şey de yok şu anda.

-2000'den sonra meşhur olmuş popçuların şarkıları +1
0
blatta hiberna
(27.12.20)
Yeni nesil Türkçe rap şarkıları dinlemiyorum.
Ya şu ara böyle böyle burnundan konuşarak şarkı söyleyen kızların şarkısına asla aşka asla tahammül edemiyorum. Misal cennetten çiçek veya şunlar
youtu.be
youtu.be
Irmak arıcı ve Tuğçe Kandemir’in sesini duyunca sinir krizlerine giriyorum. Şu şarkıları atarken açmak zorunda kaldım o bile beni çıldırttı. O derece.
0
Hallegadola
(27.12.20)
Müslüm Gürses'in hicbir şarkisini sevmem ama 2000'lerin başında ayrıca söylediği teoman soylerken cok begendigim ama kendisinin yorumunu beğenmediğim paramparça şarkısı. O dönem herkes nasil begendi hala hayret ederim.
0
eylul
(27.12.20)
sezen aksu sarkilarini neden begendiklerini anlamiyorum.
0
damba
(27.12.20)
bütün türkçe rap parçalar +1
0
nothing in my way
(27.12.20)
sezen aksunun sarkilarini genel olarak severim ama sari odalari bie turlu sevemedim sinirimi bozuyor o sarki. ahmet kaya'yi oldum olasi sevmem, hicbir sarkisini sevemedim bugune kadar. yeni donem turkce pop ve hiphop sarkilarin hicbirini sevmiyorum.
0
in vino veritas
(27.12.20)
Sezen aksu, yıldız tilbe ve tarkan’ın hiçbir şarkısını ve kendilerini bir türlü sevemedim.
0
suicides underground
(27.12.20)
sezen aksu, kalbim egede kaldi haric hepsi
yildiz tilbe, delikanlim
nazan öncel
linet
kenan dogulu, cakkidi
0
wishmaythşngs
(27.12.20)
Sezen Aksu'nun sesinden, şarkılarından, Türkçe poptaki diğer şahıslara yazdığı şarkılardan, kendisinden ve tüm müzik külliyatından nefret ediyorum.

İbrahim Tatlıses'in bi iki şarkısını geyiğine arada açıp dinlerim, ama kendisinden nefret ediyorum, sesinin de abartıldığı kadar iyi olduğunu düşünmüyorum. Klasik doğulu arabeskçi sesi işte.

Bunlar dışında kesin vardır. Aklıma gelirse eklerim
0
nundu
(27.12.20)
(4)

Yılbaşı şekillerinden oluşan kurabiye kalıplarını nerden bulabilirim?

pikap
*istanbul'da yaşiyorum.*pasta malzemesi satan dükkanlar ve online siteler dışında bulabileceğim market var mı? Bugün birçok yere baktım bulamadım. Migros, carrefur vs
*istanbul'da yaşiyorum.
*pasta malzemesi satan dükkanlar ve online siteler dışında bulabileceğim market var mı?

Bugün birçok yere baktım bulamadım. Migros, carrefur vs
0
pikap
(25.12.20)
1 milyonculara bakabilirsiniz
0
nahtoderfahrung
(25.12.20)
Migros ve macro center’a çam ağacı, kar tanesi ve kurabiye adam kalıpları gelmişti ama hemen bitti. Trendyoldan alabilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(25.12.20)
@ruhen hastyim ben
Tam da aradiklarimdi:/ Daha da güncellenmez heralde stoklar.
0
🌸pikap
(25.12.20)
tchibo'da vardı sanki ama emin değilim.
0
blatta hiberna
(25.12.20)
(13)

Bartu ben

black mamba
Sizce şu sahne 10 üzerinden kaç komik?
Sizce şu sahne 10 üzerinden kaç komik?
0
black mamba
(25.12.20)
Sahne yok
0
clones
(25.12.20)
🌸black mamba
(25.12.20)
0
0
ehti
(25.12.20)
Ben bir şey anlamadım ve hiç komik gelmedi.

"What are you doing step-dayı?"
tadı aldım
0
yarey
(25.12.20)
sıfır valla neye güleceğim diye 2 3 kere izledim. (snob durma çabasında değilim hakikaten bir şey anlamadım)
0
amugochi
(25.12.20)
Buna nasıl gülmezsiniz ya :( acayip saçma komik olan da o.
0
🌸black mamba
(25.12.20)
mimik oynamadı.
0
rose parks
(25.12.20)
hafif gülümsedim diyeyim, 10 üzerinden puanlamam biraz zor.
ama bence bu sahneyi anlamak için bartu ben'i izlemiş olmak lazım.
dayıyı tanımadan, diyalogları bilmeden, tarza alışmadan bundan bir şey anlamak biraz zor.
0
blatta hiberna
(25.12.20)
Bu şahıs ve beraber program yaptıkları mütemmim cüzü şahsiyetten aşırı derecede irrite oluyorum. Komik değiller, eğlenceli değiller, sempatik desen hiç değiller. İsteyen oturur izler, zamanını bunları izlemekle geçirir, eğlenir, mutlu olur tabii ki. Ama benim notum 10 üzerinden sıfır.
0
pass
(25.12.20)
ne bu şimdi :/
0
top_secret
(25.12.20)
Komik değil de KALT'in kirli konusmalar serisine gönderme mi var acaba
0
olaylar olaylar
(25.12.20)
Ya diziyi izlemeyince hic anlami yok. Diziyi izledim bence komik. Dayi bastan sona komik zaten. Bu arada dizi de cok iyi bence turkiye icin.
0
red g
(26.12.20)
Çalıntı/alıntı/esinlenme. Cem yılmazdan. "post ejaküleyşın sendrom" espirisinde vardı, yatakta hanımına diyodu ki "bandırmadaki yazlığı satıcam".

komik değil. ama çok güzel oyunculuk var. sırıtmıyor.
0
esref
(26.12.20)
(6)

Kurumsal icin TEB nasil bir bankadir? Ya da hangi banka olsun sizce?

nefertarii
Yapi Kredi'den gecmeyi dusunuyorum. home-office sahis sirketi ve bir tek ben calisiyorum.Dijital bankaciligin yeterince isimi gormemesi, sundugu limitler vs nedeniyle yapi kredi'den hic memnun degilim. TEB icin ne dusunuyorsunuz? Ya da hangi banka olsun?
Yapi Kredi'den gecmeyi dusunuyorum. home-office sahis sirketi ve bir tek ben calisiyorum.

Dijital bankaciligin yeterince isimi gormemesi, sundugu limitler vs nedeniyle yapi kredi'den hic memnun degilim.

TEB icin ne dusunuyorsunuz? Ya da hangi banka olsun?
0
nefertarii
(25.12.20)
işin gereği vergi mergi mevzularında da olacaksın. ben olsam kamu bankasıyla çalışırdım
0
silah taciri
(25.12.20)
yapacağınız işle ilgili bizim bilmediğimiz vergiler harçlar vardır. bunlar da sadece bir bankaya yatıyordur. mümkünse o banka.

ya da kısa süreçte kredi alacaksanız krediyi veren banka.
0
co2s2
(25.12.20)
benim çalıştığım şirket teb ile çalışıyor. bu durumda çok düzgün bir banka değildir bence. düzgün olsa biz teb ile çalışmazdık. :)
0
reanarchy
(25.12.20)
@silah taciri @ co2s2, vergiler ziraat ve diger kamu bankalarindan yatiyor evet. benim ziraat mobil hesabim var su an ve zaten vergileri ordan odeyebiliyorum. ama hesabimi ziraat veya diger kamu bankalarinda tutmaya hic niyetim yok acikcasi.

sirf yurt disi ile calisiyorum, dovizle odeme aliyorum mumkunse yari veya tumden yabanci sermayeli banka ariyorum.
0
🌸nefertarii
(25.12.20)
yarı veya tam yabancı bankalar yine bizim bddk'ya ve bizim ülkenin yasalarına bağlı. işleyiş vb. olaylar diğer bankalara göre hemen hemen aynıdır. Bankalarla görüş, zırt pırt için masraf kesiyor kamu/özel bankalar. kazık konusunda en insaflı hangisiyse o bankayla çalış.
0
silah taciri
(25.12.20)
blatta hiberna
(25.12.20)
(4)

ablamın kilo sorununu nasıl çözeriz?

m orak
selamlar, ablamın kilo sorunu var ve bu moralini çok bozuyor, kendisi daha önce diyetisyene gitti ve aman aman Bi sonuç alamadı, şuanda 165cm 97 kilo ve bu beni de üzüyor, çok kafaya takıyor bu sorunu, evde çok kalabalığız diyet yapmak istese çok çeşitli sorunlar çıkabiliyor, endokrine de gitti Bi ç
selamlar, ablamın kilo sorunu var ve bu moralini çok bozuyor, kendisi daha önce diyetisyene gitti ve aman aman Bi sonuç alamadı, şuanda 165cm 97 kilo ve bu beni de üzüyor, çok kafaya takıyor bu sorunu, evde çok kalabalığız diyet yapmak istese çok çeşitli sorunlar çıkabiliyor, endokrine de gitti Bi çözüm bulamadı, tavsiyeniz var ise açığım yardımcı olursanız sevinirim.
0
m orak
(23.12.20)
İradesini kullanabilirse -önce doktora gidip bütün kan değerlerine baktırması şartıyla- eğer durumu uygunsa ketofasting ve yürüyüş yapsın. Eğer ağır gelirse if ve yürüyüş ve mutlak karanlıkla gece uykusu ve d vitamini ve magnezyum takviyesi ile bi denesin. Muhakkak işe yarayacaktır.
0
1bir1bir1
(23.12.20)
tavsiyelerinizi dikkate alıp uygulatmaya çalışacağım başka tavsiyelerinizi de dikkatle bekliyorum hepinize teşekkür ederim.
0
🌸m orak
(23.12.20)
psikolojik destek alması iyi olur.
kilonun psikolojik ya da travmaya bağlı bir nedeni muhakkak vardır.
bazısı kendi kendine aşılabilir, bazısı aşılamaz ve yardım gerekir.
"psikolojik değil, hormonlar, xler, yler, zler" diyenler olabilir ama o sebepler de psikolojik bir nedene bağlı oluşabiliyor zaten.
0
blatta hiberna
(23.12.20)
@blatta hiberna +1234567890

Psikoterapi çok çok iyi gelebilir. İmkan varsa iyi anılan bir yerle görüşse çok iyi olur.
0
1bir1bir1
(23.12.20)
(13)

Akşam dişlerinizi kaçta fırçalıyorsunuz?

berkes2
Evde olduğum için sürekli bişey yeme ihtiyacı olduğunda anca yattığım an fırçalayabiliyorm o da gece 1 falan oluyor.Siz ne yapıyorsunuz
Evde olduğum için sürekli bişey yeme ihtiyacı olduğunda anca yattığım an fırçalayabiliyorm o da gece 1 falan oluyor.

Siz ne yapıyorsunuz
0
berkes2
(23.12.20)
yatmadan önce 12-3 arası.
0
jelly bear
(23.12.20)
Şu anda fırçalıyorum.
0
stewie
(23.12.20)
Bir şey yiyip içtikten sonra dişlerimi fırçalarım. Küçük bir şey atıştırsam bile. Yemek yemeyi de genelde 18.30-19.00 gibi kesiyorum. Ama uyumadan önce yine fırçalıyorum. Hatta evimde biri varsa daha sık fırçalıyorum.
0
ruhen hastayim ben
(23.12.20)
Yatarken fırçalıyorum, herkes yatarken fırçalamıyo mu?
0
buff
(23.12.20)
Eskiden tam yatmadan önce fırçalıyordum ama zaten çok zor gelen uykumu kaçırdığı için yatmama daha zaman varken fırçalıyorum bir süredir. 11-12 gibi oluyor genellikle.
0
ms brownstone
(23.12.20)
ben de 18.00-19.00 arası son lokmamın üstüne fırçalıyorum. sonrasında bir şeyler atıştırmamayı da kolaylaştırıyor.
0
harfitarif
(23.12.20)
ben su hariç gece 11 den sonra bir şey içmiyorum yemiyorum. o yüzden 11 gibi dişlerimi fırçalıyorum.
0
elektr10
(23.12.20)
günde iki defa fırçalıyorum. kahvaltıdan sonra ve yatmadan önce.
0
sir gawain
(23.12.20)
Yatmadan önce.
0
Hallegadola
(23.12.20)
yemekten birkaç saat sonra yatmadan bikaç saat önce. 9-10 gibi
0
naksidil
(23.12.20)
yatmadan önceki bir saat içinde fırçalıyorum ama şarjlı diş fırçası, ağız duşu falan derken apartmanda gece gece gürültü yaptığım için daha erken saatlere çekmeye çalışıyorum son zamanlarda.
0
blatta hiberna
(23.12.20)
yatmadan once
0
yoggi
(23.12.20)
yatmadan 23:00 00:00 civarı
0
basond
(23.12.20)
(9)

Yemek yaparken temizlik takıntılarım

Filinta61
Ben kendi yemegini kendi yapan biriyim. Disaridan sadece ayda bir lahmacun alirim bildigim bir yerden. Yesillik asla yemem kendim hazirlamadigim surece.Simdi soyle seyler kafama takilmaya basladi. Misal musluk suyuyla kuru fasulye nohut islatmiyorum. Hazir su kulllaniyorum. 9nlarin sabaha kadar musl
Ben kendi yemegini kendi yapan biriyim. Disaridan sadece ayda bir lahmacun alirim bildigim bir yerden.

Yesillik asla yemem kendim hazirlamadigim surece.

Simdi soyle seyler kafama takilmaya basladi. Misal musluk suyuyla kuru fasulye nohut islatmiyorum. Hazir su kulllaniyorum. 9nlarin sabaha kadar musluk suyunun icinde kalmasina takiliyorum. Makarnayi da hazir su ile hasliyorum. Yemekleri de hazir su ile hazirliyorum.

Bir de yogurma islemleri oncesi elleri sabunluyorum ama acaba elimde sabun kalintisi kaliyormu diye takilmaya basladim.

Ispanak ,kivircik filan yikamak artik eziyet olmaya basladi. Maydanozu filan tek tek yika sirkeli suda beklet. Valla bi salata yapacam eziyet oluyor.

Ispanagi superfresh almaya basladim ama yine icim rahat olmuyor.

Ben ne yapayim ya? Cok mu takiliyorum.

Lokasyon istanbul
0
Filinta61
(22.12.20)
Böyle mutluysan devam et ben senin taktıklarına takılmıyorum mesela o şekilde mutluyum
0
basond
(22.12.20)
Aslinda disarida salas bi kebapcida kebabin yanindaki salatayi kasiklamak mutlu edecek beni ama yapamiyorum. Misal domates salataligi kabuguyla asla yiyemem.
Boyle Mutlu muyum bilmiyorum. Rahat ediyor muyum? evet
0
🌸Filinta61
(22.12.20)
Bence çok takılıyorsun. Biraz bakteriye virüse maruz kalmak da iyidir, bağışıklık sistemin güncel kalır. Aşırı sterilize yaşayarak hasta olma riskini artırıyorsun aslında.
0
plutongezegendegilmi
(22.12.20)
Çok takılıyorsun, kontrol altına almazsan ağır temizlik hastası olabilirsin. Bu potansiyel aynı şekilde bende de olduğu için kendimden biliyorum.

Bu yıkama temizleme işi beni de çok bunaltır, karbonatlı suda 12 dk bekletme hadisesini keşfettim. İstediğin kadar suya 1 tatlı kaşığı kadar karbonat atıp karıştırıyorsun, sonra temizlenecek sebzeleri içine atıp 12 dk bekletip istediğin şekilde duruluyorsun, ki brn yine tek tek yıkamayı tercih ediyorum, eskisi kadar uzun sürmüyor, en azından o 12 dk'da bi çorba bişey koyabiliyorum.
0
1bir1bir1
(22.12.20)
vesvese (okb)halini almış. Kurtulmak için mesela ortalama 20snlik veya 1 dk dklık işi o an bırak, acaba diyerek tekrar başlama aynı şeye. bunu alışkanlık haline getir.
Dışarı çıktığında kapıyı kilitleme konusundaki şüpheye düşmen de buna dahil . Kilitle bırak arkana dahi bakma .
0
Erva
(22.12.20)
Hanıma okudum, ilaca başlasa rahat eder dedi.
0
baal
(22.12.20)
ıspanak yıkamak zaten büyük bir eziyettir her zaman.
donmuş değil de, hazır ayıklanmış ve paketlenmiş olanlardan alıyorum bulursam.

evde bazen su paslı gibi akabiliyor, makarnayı, çayı falan ben de içme suyuyla yaparım.

toplu market alışverişi yapınca yeşilliklerin hepsini yıkar, sirkeli suda bekletir, kurutur öyle kaldırırım saklama kaplarıyla.
özellikle roka gibi şeylerden çok toprak ve böcek çıkıyor.

ama buna "takılmak" sorun biraz bence.
bugün sandviç yaparken hiç yıkanmamış marulun iki yaprağını alıp sudan geçirdim sadece mesela.
bunun gibi şeyleri yapamıyorsanız ve o işi yaparken geçen sürenin dışında da bunu düşünüyorsanız, biraz takıntı haline gelmiş olabilir.
0
blatta hiberna
(22.12.20)
hepsi okb belirtisi. tüm bunlar sadece hayatınızı zorlaştırır, başka bir işe yaramaz. ufak ufak normale dönmeye çalışın. atıyorum bir şeyi 10 dk yıkıyorsanız 5 dk'ya düşürün. sonra 3 dk. böyle böyle normale dönebilirsiniz. ayrıca 5 dk yıkayıp yedikten sonra kendinize "bak 10 dk yerine 5 dk yıkadım hiçbir şey olmadı" diyerek bunu beyninizde normalleştirmeye çalışın. zor olacak ama hepimiz 1 dk yıkıyoruz, dışarda yemek yiyoruz vs. bir şey olmuyor gördüğünüz gibi. hep bunu aklınıza getirin.
0
rose parks
(22.12.20)
bi su arıtma cihazı al, hayatın biraz kolaylaşır.
0
antihero
(23.12.20)
(15)

Büyük bir aşk bittikten sonra tekrar aşık olabilmek

dragons
Var mı bunu yaşayan? Bir daha aynı şeyleri bir başkasına hissedemeyecrğim diye korkuyorum.İyileşme, tekrar aşık olabilme süresi ne kadardır?
Var mı bunu yaşayan?
Bir daha aynı şeyleri bir başkasına hissedemeyecrğim diye korkuyorum.

İyileşme, tekrar aşık olabilme süresi ne kadardır?
0
dragons
(22.12.20)
Aynı şeyleri hissetmeyeceksin zaten, eğer çok genel hislerden bahsetmiyorsan. Bunun yerine farklı şekilde güzel şeyler hissedeceksin. Aynılarını arama o yüzden, farklı insanların sana farklı şekilde iyi hisswttirebileceği ihtimalini gözardı etme.
0
Jux
(22.12.20)
Mümkün. Korkma. Bir ilişkiden ne istediğini daha iyi bilecek hale geleceksin zamanla. Ve iyi ki ondan ayrılmışım dediğin bir gün bile gelecek. Dediydi dersin :)
0
sevenay
(22.12.20)
Mümkün mümkün. Hem de gayet olası. Normal endişeler, geçecek.
0
kisa
(22.12.20)
3 sene sonraki sen su anki senden cok daha farkli bir insan olacagi icin (oyle olur diye umalim) baska birine asik olabilir. (bkz: aynı nehirde iki kez yıkanamazsın) hesabi.
0
hot potato
(22.12.20)
Yalan dostum aşk diye bir şey yok... Ben aşka inanmam da, o güzel hisler, sevmek güvenmek vs. mevzusu oluyor ya.

İyileşme süresi ise değişken, 6 ay da süren var, 6 yıl da..
0
lcha
(22.12.20)
aşktan sonraki süreci "iyileşme" olarak kodlarsan, o zaman "hastalık" gibi yaşarsın o dönemi. hayatın olağan akışı için bir süreç olarak ele alırsan, o zaman kendi doğal akışı içinde yaşarsın aynı süreci.

"iyileşme" süresi de ihtimali de yine tamamen sana bağlı. "aşk acısı mağduru" olma haline tutunursan, yıllarca aynı kısır döngü içinde cebelleşip durursun. yıllar içinde ilişkilerle, bağlanmayla, güvenmeyle ilgili anksiyete geliştirirsin ve bu seferde bu nedenlerle ilişki girişimlerini sabote edersin.

ayrıca aşk sadece duygulardan ibaret değil. nörolojik ve hormonal nedenlerini de araştırırsan büyük aşk dediğin şeyin aslında ne kadar dürtüsel olduğunu anlar, rahatlarsın.

her şey gelip geçer, hayatta her şey insana dair.
0
Phoebe
(22.12.20)
var.

insan herkese aynı şekilde aşık olmuyor, herkesi aynı şekilde sevmiyor.
yani hisler biraz da karşımızdakiyle ilgili gelişen şeyler.
normal süreçler bunlar.

ama aşk acısı yaşayacaksanız yaşayın.
bu tip süreçleri bastırmak, geçiştirmek çok yanlış.
gerekiyorsa sürünün biraz.
bu süreçlerden geçebilmek önemli.
süresi tamamen kişiye, kişinin hayata bakışına bağlı.
0
blatta hiberna
(22.12.20)
süreci bilmiyorum ama muhtemelen aşık olabileceğin kişiyle karşılayacağın süre kadardır.
bir süre yas tutman normal ama "tekrar aşık olunur mu" diye kendini şartlandırma ve insanlardan soyutlama. olabilecek güzel şeyleri oldurmazlık etmiş olursun.
gayet de olunur.
0
tabudeviren
(22.12.20)
o kadar üzüntünün hemen ardından birinin kaşında gözünde hayatın anlamını bulacak kadar duygusal olarak salak varlıklarız. acını ciddiye al ama baki kalacak sanma. bi müddet sonra para verseler o acıyı sürdüremezsin.

bugün dinlen yarın koşarsın.
0
IncredibleMau
(22.12.20)
var. 3 yıl.

2012 Nisan gibi biten ilişkimde aşıktım. Ama herhalde 2011 Kasım Aralık gibi aşk kalmamıştı, ya da 2011 Temmuz da olabilir. 2015 Şubat'ta tekrar aşık oldum. arada geçen 3 yıl boyunca ilişkilerim oldu ama hoşlanma ve sevgiye dönmesi oldu, aşk ve sonra sevgiye dönmesi değil.
0
stewie
(22.12.20)
ben, valla olunuyormus. her noktası tamamen aynı his değil, ama bu daha az aşık olundugu anlamına da gelmiyor, aynısı olacak diye bir şey yok
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.12.20)
korkunç derecede büyük bir aşktan sonra 5 yıl.
0
Pranarian
(22.12.20)
Sizi mutlu eden, tam size göre, aşık hissettiğiniz biriyle olduysanız bu bir daha olacaksınız anlamına gelir. Çünkü dünyada aşık olabileceğiniz sadece bir kişi yok. Size uyan birden fazla kişi var.

www.ayrilikacisi.org yazının son bölümünü okumanızı tavsiye ederim.
0
Anthony McCarten
(22.12.20)
İlk olarak elbette mümkün diyerek başlayacağım.
15-16-17 yaşlarımdayken baya kara sevdaya tutulmuştum ve o çocuğa aşırı derecede zamanla aşık olduğumu fark etmiştim ve 2 yıl birlikteliğimizde olmuştu niye bitti yada kim bitirdi diye sorarsan ben bitirdim çünkü aldattı. Sonrasında yaklaşık 2 yıl filan boş boş takıldım muhabbet flört yani öyle şeylerle ve bir daha aşık olamayacağımı düşündüm. Karşıma birisi çıktı baya düzgün mesleğini filan eline almış adam baksan dört dörtlük dersin yaşım 18-19 gibiydi ve biz flörtleşmeye başladık. Tabi ben ilk 6 aya kadar sadece konuştuğum biri olarak gördüm ve pek bişey hissedemedim sonrasında yavaş yavaş bişeyler hissettiğimi düşündüm ve 4 yıl birlikteliğimiz sürdü. Ama tabi önceki gibi asla hissedemedim ona yaptığım şeyleri buna yapamadığım zamanlar olmuştur. Neyse.... Ne mi oldu? nişanlandık ve :):) aldatıldım .. ayrıldım bunun üzerine baya bi yorucu süreç geçirdiğim için tekrardan elbet biri gelir istendiği zaman ama ben o kadar yoruldum ki sanmıyorum delidivane aşık olabileyim... kısacası artık sadece gözümde konuşmaktan ve öylesine muhabbet etmekten öteye gidemeyeceğimi düşünüyorum karşı cinsimle... tabi bu bir süreç :) kısacası bu benim seçeneğim istersem aşık olabilirim fakat artık istemiyorum :)
0
yeni ve işsiz
(08.01.21)
her ay aynı duyuruyu açan birisi olmasaydın ciddiye alırdım da kusura bakma bu haliyle çok ciddiye alamadım. sen yine aşık olursun birine merak etme.
0
der meister
(08.01.21)
(11)

Bir psikoloji kitabı tartışması

hlot
"Hayati Yeniden Kesfedin" kitabini okuyorum. Bir arkadasim tavsiye etti, psikologu onermis ona da. Bestseller olmak icin yazilan bir kisisel gelisim kitabi degilmis. Kitapta şema terapi anlatiliyor. Sanirim yazarlari, şema terapiyi icat edenler. 92'de yazilmis. Kisisel gelisim kitabi hayatimda hic o
"Hayati Yeniden Kesfedin" kitabini okuyorum. Bir arkadasim tavsiye etti, psikologu onermis ona da. Bestseller olmak icin yazilan bir kisisel gelisim kitabi degilmis.

Kitapta şema terapi anlatiliyor. Sanirim yazarlari, şema terapiyi icat edenler. 92'de yazilmis.

Kisisel gelisim kitabi hayatimda hic okumadim. Dolayisiyla elimdeki kitabi, o tarz sacma kitaplardan ayirt edecek gorusum yok. Ben bu kitabi, bir nevi ders kitabiymis gibi, icinde yazanlar yuzde 90-100 dogru seklinde okuyorum (tespitler ve tedavi şekilleri vs.) ama hata mi ediyorum acaba?

Bir an "Cok onemli bir kitap. Herkes okumali, herkese tavsiye edeyim. İlla ki kendilerinden bir sey bulacak insanlar" dedim ama ya icinde yazanlar yanlissa? Acaba bazi seyler yanlis mi? Yanlislanmis mi? İleride yanlislanabilir mi?

Kitap ozelinde bu kitabi okuyanlara sorum: acaba bu kitap ne kadar dogru?
ve bu tarz kitaplar genelinde soruyorum: bu tarz kitaplara nasil yaklasmam lazim?
0
hlot
(22.12.20)
Ben uzak duruyorum .
Böyle biraz olsun ufuk açan cümleler içeren analiz odaklı metinler okunabilir.mesela:

i.hizliresim.com
0
Erva
(22.12.20)
@erva: dedigim gibi bu kitap salak bir kisisel gelisim kitabi degil. Potansiyelinden falan bahsetmiyor. "bugun şu şu durumdaysan cocuklugunda şunlari şunlari yasamissindir" diyor ve dedikleri de sahsimda dogru. Sonra da cozum icin yol gosteriyor.

Dolayisiyla alintiniz bu tarz kitaplar icin yazilmis bir sey degil, kisisel gelisim kitaplari icin yazilmis bir sey.
0
🌸hlot
(22.12.20)
kitabı okumadım ama psikoloji üzerine olan kitaplarla kişisel gelişim kitapları aynı şey değil.

bu tip terapi yöntemlerinin anlatıldığı kitaplarda artık bilinçaltı, bilinçaltının işleyişi ve aile dinamikleri gibi konular birçok farklı terapi yöntemi ve psikiyatri açısından bazı ortak paydalarda buluştuğu için bunları yüzde 90-100 doğru olarak kabul etmek normal.
92'de yazıldıysa belki eksikleri vardır ama yanlışları olduğunu sanmıyorum.
çünkü artık psikolojinin işleyişi olarak birçok farklı yaklaşım, bazı ortak paydalarda buluşuyor dediğim gibi.

sadece hangi kitabın ne olduğunu ayırt edebilmek önemli çünkü artık freud, adler gibi isimlerin dışında kalan psikolojiyle ilgili birçok kitap da kişisel gelişim başlığı altında toplanıyor.
0
blatta hiberna
(22.12.20)
Bu kitabı okumadım. Ama bu tarz kitaplar çevremden birkaç kez bana önerildi. İstisnasız hepsi kişisel gelişim kitabı çıktı. Anlaması çok kolay bence. Kitap size vaatlerde bulunuyorsa bu bir kişisel gelişim kitabıdır. İkna etme çabası, bir pazarlama taktiğidir.

Örnek olarak şu 'iyi hissetmek' kitabını verebilirim. Arkadaşım, tamamen bilimsel bir kitap olduğuna inanarak, okumam için bana verdi. Tipik bir kişisel gelişim kitabıymış. Hatta oldukça tehlikeli bir örneği diyebilirim. İnsanları gerçekleri umarsamamaya ve kendi beyninde farklı bir realite oluşturmaya itiyor. Arkadaşıma anlatmaya çalıştım ama maalesef ikna olmadı. Gerçeklerle yüzleşmemiz gerekirken, yok saymak veya farklı görmek çözüm olmayacaktır.
0
the coon
(22.12.20)
Bu kitabı kişisel gelişim degil self help olarak degerlendirmek daha dogru. Kisisel gelisim kitaplarında genellikle konu ile ilgili bilimsel egitimi olmayan insanlar tarafindan verilen ve 3 gun sonra sonecek hayali bi gaz varken, self help kitaplarinda kitap bittikten sonra da sana kalan bilimsel temellerle desteklenmis bir seyler kalir, ihtiyacın olunca aklina gelir vs. Kitabi bana da psikologum önermişti, terapi sürerken okumuştum. Sema terapi ve semalarin davranislarimizi nasil etkilediği konusunda guzel farkindalik saglayan guzel bir kitap ama ne kadar fayda saglayacagi her seyde oldugu gibi kisiye bagli.
0
passive aggressive
(22.12.20)
Blatta hiberna yine haklı. Bu yayınevi bu tarz kitaplar çıkarıyor. Psikoloji ilgimi çektiği için bu kitap da dahil bu yayınevinden çıkan 6 tane kitabı okudum buna benzer iletişim yayınlarının da 3-4 tane kitabını okudum. Ben ders kitabı olarak bakıyorum ancak şu şekilde işliyor okuma sürecim. Örneğin bir cümlenin sonunda bir makaleye atıfta bulunuyor diyelim. O cümlede anlatılan şey bilgi olarak derinleşmek istediğim bir konuysa, gidip makaleyi buluyorum onu da okuyorum. Makaleyi ararken karşıma çıkan farklı görüşte yazılar varsa onu da okuyorum.
İçinde yazanlar zaten doğru, yanlışı yok ancak eksiği olabilir. Çeviriler de güzel. Kişisel gelişim kitabını kütüphaneme sokmam, bu kitapların onlarla alakası yok.
0
irene
(22.12.20)
İyi hissetmek kitabı gibi bu kitap bir kendine yardım kitabı. Faydalı da. Kişisel gelişimle ilgisi bulunmuyor.
0
EasyTiger
(22.12.20)
Hem bu kitabı hem de aynı yayınevinden çıkan ve diğer yorumlarda bahsedilen "iyi hissetmek" kitabını okudum.

Bu iki kitap da kişisel gelişim değil, self help kitabıdır. Zaten şema terapi "bildiğim kadarıyla" üzerine çok fazla araştırma yapılmış bir terapi modelidir.

Kendi adıma ben iki kitabı da çok seviyorum, ne zaman ihtiyacım olduğunu hissetsem açar okurum, bana cidden daha iyi hissettiriyor.
0
aynenbencede
(22.12.20)
bunlar kişisel gelişim kitabı değil, kendine yardım kitabı + 1

bu tarz kitaplar illa herkese iyi gelecek diye bir kural kaide yok. şu an kafanızda böyle soru işretleri oluştuysa ya kitabı kendiniz için doğru zamanda okumuyorsunuz, ya da sizde çıkması olası şemalarla yüzleşmek istemiyorsunuz. o zaman bırakın bir kenara, başka bir döneminizde yeniden okumayı deneyin.

iyi hissetmek, bağlanma, hayatı yeniden keşfedin kitaplarını pek çok defa arkadaşlarıma hediye etmişliğim vardır. hepsinden de çok olumlu geri dönüşler aldım. kendimde geçmişte bu kitapları okudum, çok faydalandım, kitaplığımda durur, arada açar kafama takılan konularda bilgimi tazelerim.
0
Phoebe
(22.12.20)
Kitabı dediğini gibi kılıkırk yararak okudum ve bana terapi sürecinde ne kadar yardımcı olacağını biliyordum. Kitap zaten bilgi tüketmiyor size, doğru soruları sorup içinizde ne olduğunu buluyor. Doğru soruları sormasında bi sakınca yok sanki?
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(22.12.20)
"Hayati yeniden kesfedin" veya ne bileyim "iyi hissetmek" vs. gibi kitaplar bilmemne gurularinin yazdigi self help kitaplari gibi degil, klinik psikolog ve psikiyatristlerin ve bir cok klinik / populasyon testleri sonucu gelistirilmis tekniklerin halkin anlayacagi dilden aciklandigi oldukca faydali kitaplardir. Psikolog / psikiyatriste gitseniz size anlatacagi / yaptiracagi seyler var iclerinde. O yuzden hem referans olarak hem de direk yardimci kaynak olarak guvenle takip edebilirsiniz.
0
robokot
(22.12.20)
(7)

robot süpürge kullananlar. mop özelliği kullanışlı mı?

mr.goodcat
bazı modellerde mop özelliği de var biliyorsunuz. bazıları sürekli mopluyor bazılarına da şurayı mopla burayı moplama falan diyebiliyorsunuz..sormak istediğim bu mop özelliği kullanışlı mı? yani beklenen performansı veriyor mu yoksa sadece yeri nemlendiriyor mu? yani olmasa da olur mu? süpürme ve çe
bazı modellerde mop özelliği de var biliyorsunuz. bazıları sürekli mopluyor bazılarına da şurayı mopla burayı moplama falan diyebiliyorsunuz..

sormak istediğim bu mop özelliği kullanışlı mı? yani beklenen performansı veriyor mu yoksa sadece yeri nemlendiriyor mu? yani olmasa da olur mu?

süpürme ve çekme işlemleri zaten bilindiği gibi tavsiye ediliyor ama fiyat farkı vererek mop almaya gerek var mı onu öğrenmek istiyorum.

bir de sorguladığım nokta ne kadar çok özellik o kadar çabuk bozulma olduğundan moplu alıp da sonra başıma dert almak istemiyorum.

teşekkürler.
0
mr.goodcat
(21.12.20)
bizim ev halılı ve halılar beyaz. o mob halıların kenarlarını pisletti ve 1-2 defadan sonra hiç kullanmadık. alırken çekiş gücü iyi olduğu için s5 max almıştım, yine olsa yine alırım çünkü süpürme kalitesi benim için önemli olan.

özet: mob özelliğini kullanmıyoruz.
0
trajikomix
(21.12.20)
Silme özelliği gereksiz. Benimki de siliyor ama toz alma gibi bir silme düşünün yani illa ki tertemiz olmuyor ve benim üstünden bi daha silmem gerekiyor. Şimdiki aklım olsa sadece süpürme özelliğini alır geçerim. Üstelik evimde halı da yok. Buna rağmen silme özelliğini beğenmiyorum.
0
sacrilegious
(21.12.20)
aynı pis suyla dolanıyor mopta, bi de halıları kaldırmak lazım geliyor bence kullanışlı değil. sadece süpürmesini kullanıyorum ben
0
rayde
(21.12.20)
ben kullanıyorum ve gayet kullanışlı buluyorum.
evde çok halı yok, sadece salonda ve yatak odasında var.
halı olmayan yerlerde çok rahat oluyor.
evet, sadece toz almak gibi, yani öyle leke falan çıkarırcasına bir silme söz konusu değil.

ben xiaomi vacuum mop aldım (mop pro değil) ve evde beş kedi var.
gündelikçi de geliyor ama makineyi de her gün, bazen günde iki kere kullanıyorum.
su haznesine biraz da yüzey temizleyici ekliyorum, yerler en azından silinmiş gibi oluyor ve parlıyor, daha temiz görünüyor, daha temiz kokuyor.
ben çok sık kullanıyorum mop özelliğini, bence tozlanmayı da azaltıyor.
özellikle parkelerde pronto gibi bir yüzey temizleyici kullanırsanız daha güzel oluyor.

sonuçta altındaki mikrofiber bez de kirleniyor, yani öyle ya da böyle bir şekilde toparladığı bir toz oluyor.
evet, bu mop özelliği de yeterli değil ama hiç yoktan iyi bence.
0
blatta hiberna
(21.12.20)
Ben kullanıyorum ve memnunum. Vacuum mop pro kullanıyorum, büyük su haznesi aldım ek olarak, bol su seçeneği ile kullanıyorum ve lekeleri de çıkarıyor. Ev 110 metrekare, sadece salonda halı var, sileceği zaman halının olduğu yere sanal duvar ekliyorum ve işin yarısında makineyi durdurup, mopu lavaboda yıkayıp (simsiyah su çıkıyor) geri takıyorum. İçine az yüzey temizleyici de koyuyorum mis gibi oluyor.
0
gmzo
(21.12.20)
Ekleme yapayım: Vacuum mop pro mop yaparken her harekette Y şeklinde bir yol çiziyor, yani ileri geri yapıyor, böylelikle lekeler de çıkıyor. Diğer modellerde bu yok, çok araştırarak aldım.
0
gmzo
(21.12.20)
Bazı modeller moplama konusunda daha iyi. Fakat genel itibari ile biraz daha geliştirilmesi gerekiyor moplama özelliğinin.

Benimki dümdüz süpürür gibi giderek mop yapıyor.

Haftada bir süpürmeden sonra mop yapıyorum. 30 dakikada bir bezi çıkarıp temizleyip yeniden takın diyor. Yıkadığımda bezden akan su çok çok da temiz olmuyor.

Fakat çok lazım mı hayır, pişman mıyım hayır çünkü evim halısız hiç yoktan iyidir, halı olsa uğraşmam.
0
denizgonen
(21.12.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.